Jeon Jungkook:
Bilinmezlik hissi tüm bedenimi ele geçirmişti.
Ne olduğunu,ne olabileceğini hiçbir şekilde kestiremiyordum.Daha kısa süre önce gördüğüm hyungumun hali gözümün önünden bir türlü gitmiyordu.Başımı hyungumun sıcak göğsünden kaldırarak tekrar komodinin üzerindeki dijital saate baktım.
6.35'di.Daha okula gitmeme bir buçuk saat olduğu için kafamı tekrar sıcak göğüse koydum ve hyungumun saçlarımı şevkatle okşamasına izin verdim.Ara sıra kondurduğu küçük buseler suratımda buruk gülümsemeler meydana getiriyordu.
Herne kadar huzurlu olsam da kafamda ki binlerce soru hiç durmadan içimi kemiriyordu. Nasıl olurda beni öldürebilecek tek kişi hyungum olurdu?Hâlâ anlayabilmiş deyildim.
Peki ya hemen hemen bir buçuk saat önce gördüğüm kotkutucu hyunguma ne demeliydik?Onu bu hâle ne getirmişti hiç bilmiyordum, fakat artık hiçbirşey yolunda olmayacaktı bunu hissedebiliyordum.
"Jungkook ne düşündüğünü biliyorum ve inan ki bende senin kadar meraklıyım."
Hyungum derin bir nefes aldığında anlatmakta zorlandığı belliydi.Ancak buna rağmen devam etmişti."Bu olayı daha önce hiç yaşamadım. Duymuştum fakat...inanmamıştım, bir yenilmezin bu hâle gelebileceği gülünç gelmişti.Gerçi hâlâ daha ne olduğunu tam olarak kestiremiyorum."
Saçlarımı okşayan eli bir saniyeliğine dursa da tekrar okşamaya devam etmişti.Ben ise pür dikkat onu dinliyordum.Bu daha önce başına gelmediyse neden şimdi gerçekleşiyordu?Hem bu olanlar neydi ki?
"Biliyorsun her tuhafın güçlerini kontrol etmekte zorlandığı anlar olur."
Tıpkı bende olduğu gibi..."Bir çoğumuz bu durumu zor olsa dahi engelleyebiliyor,ancak çok kötü bir durum gerçekleştiğinde en güçlümüz bile kontrolden çıkabilir."
Tekrar derin bir nefes çekmiş ve ufak bir öpücük bahşetmişti sürekli okşadığı saçlarıma.
"Her soyun kendine göre farklı özellikleri ve elbette bu özelliklerin de zorlukları var.Biz yenilmezler soyu olarak güçlerimizi kontrol etmekte ustayız,zaten çoğu konuda öyle olduğumuz söylenir."
Sanki kendisi bir yenilmez soyundan gelmemiş gibi konuşması sinirlerimi bozuyordu.O benim tanıdığım en iyi yenilmezdi!Bazı yenilmezler her işte başarılı oldukları için burnu havada geziyor.Ama benim Jin hyungum kesinlikle öyle biri değildi.
"Herneyse...Ancak bizim de güçlerimiz ne kadar iyi olursa olsun yaşadığımız acılar ve kontrol kaybı da o kadar büyük oluyor.
Eğer bir yenilmez kontrolünü kaybederse...içindeki tüm sinir ve öfkesi yada üzüntüsü zehir olarak dışa çıkar.
Off nasıl anlatmam gerektiğini bilmiyorum Jungkook."Elini saçlarımdan çekip kendi saçlarına daldırdığında içim yanmıştı yaşadıkları onun için çok zor olmalıydı.
"Karşımızda yada yanımızda kim olursa olsun onu kendimize çekeriz.Ve eğer bize gelirlerse...bu o kişinin yada kişilerin sonu olabilir."Söyledikleriyle tüm olanlar kafamda oturmaya başlamıştı.
Demek bu yüzden ona doğru gitmeyi bu kadar çok istemiştim.Ve o an bir şeyi daha fark ettim.Ya hyungum beni uyarmasaydı ve ona gitseydim,o zaman ne olacaktı.
"Peki beni nasıl uyardın?Yani kendinde değilmişsin gibi gözüküyordun."
Sorumu yönelttiğimde buruk bir gülümseme sunmuştu."Kendimde değildim zaten.O an için tek düşündüğüm...birilerini öldürmekti.Ah o duygular öyle güçlüydü ki kendime engel olmam çok zordu.Sen geldiğinde ise beynim her ne kadar işlemini yitirmiş olsa da içimdeki sana karşı olan korumacı duygularım harekete geçip seni engellememi sağladı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hell Diving//Yoonkook\\
FanfictionJeon Jungkook bu dünyadaki bir 'tuhaftı'. Min Yoongi ise düzenli bir hayata sahip olan, sıradan bir psikolog. Jungkook diğer insanların aksine mistik güçlere sahipti. Peki bu tuhaf çocuk normal bir insan olan psikoloğa aşık olursa ne olurdu? Bunu i...