The Baby

682 51 19
                                    

            Birden ona doğru döndüm. Yüzünde kötü bir gülümse vardı. ‘’Bizi özledin mi? ‘’ Yavaşça ona doğru yaklaştım. ‘’Hayır özlemedim. ‘’ dedim. Biraz daha gülümsedi. ‘’Biz de seni. ‘’ ‘’Beni sinir ediyorsun Chloe. ‘’ dedim arkamı dönerek. ‘’Ne zaman karşılaşacağımızı merak ediyordum. O gün bugünmüş. ‘’ dedi. ‘’Lütfen gider misin? ‘’ dedim sinirlenerek. ‘’Sen bizden önce kaçtın. Şimdi de mi kaçmak istiyorsun? Doğru senin işin hep kaçmak. ‘’ dedi. Ona doğru döndüm. ‘’Evet sizin gibi bir arkadaşlarım olduğu için kaçtım. Dünyanın en kötü arkadaşlarına sahip olduğum için. Arkadaş demek yerine kuzen mi deseydim? Çünkü artık arkadaş olduğumuzu düşünmüyorum. ‘’ dedim. ‘’Senin yanına illa geleceğim. Ailen ile hiçbir sorunun yok ama diğer insanlar? ‘’ dedi. ‘’Hiçbirisiyle sorunum yok. Artık gidebilir misin? ‘’ dedim derin bir nefes alarak. ‘’Öyle olsun ama bir gün yine buluşacağız. ‘’ dedi gülümseyerek daha sonra çıktı. Cidden şuanda iyi hissetmiyorum. Yüzümü yıkayıp dışarıya çıktım. Çocukların yanına gittiğimde pizza yemeğe başlamışlardı. Yerime oturdum. ‘’İyi misin? ‘’ diye sordu Ashton. Gülümsedim hafifçe ‘’Evet iyiyim. Hadi yemeye devam et yoksa kaybedersin. ‘’ dedim. O sırada Luke bağırdı. ‘’Pes ediyorum! ‘’ Önündeki tabağı görünce nerdeyse çeyreğini yemiş bulunuyordu. ‘’Pek ediyorum. ‘’ diye tekrarlamaya başladı.

  Hafifçe güldüm. ‘’Michael hadii yapabilirsin! ‘’ diye bağırmaya başladım. Michael ağzına daha büyük pizza dilimleri sokmaya başladı. Bir yandan da Calum’a vuruyor bir yandan da yemeye çalışıyordu. Ashton’ın pizzasından bir dilim alarak ben de yemeye başladım. Calum zar zor konuşarak ‘’Adil değil bu. ‘’ dedi. ‘’Evett ama olsun. ‘’ dedim gülerek.

   Yaklaşık 10 dakika sonra Calum da ‘’Pes ettim. ‘’ diyerek sandalyeye geri yaslandı. Luke ona doğru gülüyordu , bir yandan da telefonda takılıyordu. ‘’Siz ikiniz devam edin. ‘’ diyerek ben de yemeği bıraktım. Ashton hemen ‘’Ama bitiremem. ‘’ dedi. ‘’O zaman Michael kazansın. ‘’ dedim gülerek. Ashton’ın o anki bakışını hiçbir yerde görmedim. ‘’Seni öldürürüm. ‘’ temalı bir bakıştı kesinlikle. Ashton yemeğe devam etti en sonunda ‘’Ben de pes ettim. ‘’ dedi öksürerek. Michael ‘’Michael Clifford kazandı. Tebrikler Michael Clifford. ‘’ diye kendisini alkışlamaya başladı. Ben de alkışlamaya başladım. ‘’Ben iyi değilim. ‘’ diyerek Ashton hızlıca lavaboya doğru koştu. Çocuklar gülmeye başladılar. ‘’Büyük ihtimal kusuyor. ‘’ dedi Calum. Gözlerimi hafifçe kıstım. ‘’İğrençsin. ‘’ dedim.

‘’Gerçeği söyledim. ‘’ diyerek ellerini havaya kaldırdı. ‘’Ben bakayım ona. ‘’ diyerek Luke yanına gitti o sırada garson gelip tabakları aldı. Michael bir eli karnında sandalyeye yapışmış duruyordu. ‘’Öldüm galiba. ‘’ dedi. O sırada Ashton ve Luke yanımıza geldiler. ‘’İyi misin? ‘’ diye sordum Ash’e. ‘’Evet evet. ‘’ diyerek yanıma oturdu. ‘’Artık gitme vakti geldi çocuklar. Çok yoruldum bugün. ‘’ dedi Luke. ‘’Bence de artık gitme vakti geldi. ‘’ diyerek yerimden kalkıp çantamı aldım. Michael ile Calum da kalkmaya çalışıyorlardı.

  O sırada Ashton’ın telefonu çaldı. Uzaklaşıp telefonu açtı. Biz de dışarı çıktık. Ashton yanımıza geldi ‘’Annem aradı. Bir işleri varmış da. ‘’ dedi. ‘’Hı , anladım. Ne zaman geleceklermiş? Yemek yapacaktım ben size daha. ‘’ dedim elimle saçımı düzelterek. ‘’Bilmiyorum. ‘’ dedi , daha sonra devam etti çocuklara karşı ‘’Bize gelmek isteyen var mı? ‘’ diye sordu heyecanlı heyecanlı. Calum ‘’Hayır , dostum. Şuanda kendimi hiç iyi hissetmiyorum. ‘’ dedi bir eliyle karnını tutarak. Michael da ona katılıyormuş gibi başını salladı. Luke ‘’Beni biliyorsunuz zaten. ‘’ dedi dudaklarını bükerek.

The Only Reason // irwinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin