The Wedding Dress.

350 41 7
                                    

   Sabah kalktığımda her zamankinden farklı hissettim. Cidden farkli. Bazı şeyler farklıydı. Yanımda yatan Ashton'a baktım. Sonra da yatağın yanındaki dolabın üstüne koyduğum yüzüğe. Bazı şeyler ciddi anlamda değişmişti.
 
  Yatağımdan yavaşça kalkıp banyoya gittim. Yüzümü yıkayıp , dişimi fırçaylayıp içeri geçtim tekrar. Ashton uyanmış telefonuyla uğraşıyordu.
"Cidden yataktan kalkarken bu kadar sesli miyim? Yani seni uyandıracak kadar. " dedim yeni kıyafetlerimi bavuldan alarak.
  "Hayır ya da belki." dedi gülerek sonra devam etti. "Ama buna alışmam lazım. "

Gözlerimi devirdim. "Çok kötüsün." diyerek yanına gittim ve onu öptüm. Daha sonra "Evet aşağı inme vakti. Bugün farkli bir konser var. Biliyorsun sen bir gruptasın. Hızlan. " dedim ve elimdeki kıyafetleri alarak banyoya geçtim.
O sırada onun bağırışını duyabiliyordum. "Jess! Bugün işin var!"

Üstümü değiştirip banyodan çıktım. "Ne işi var?" dedim saçlarımı karıştırırken. "Kıyafetler. Yani kiyafet. Demek istediğim gelinlik." dedi ve gülümsedi.
"Evet o var. Yani evlenirken giymem gerek. Sonuçta evleniyoruz." dedim.
 
  Galiba bu işleri bilmeyen en kötü gelin olacagım. Erken yaşta evlenmenin zararları.

  "Peki kimle gideceğim?" dedim. "Bilmiyorum. Belki ikizlerle. Ya da senin istediğin birisiyle. Bilmiyorum. Ben gelmek isterim ama.." dedi. "Evet sen gelmemelisin. Danielle ve Nicole'ya sor sen. "
Yataktan kalkıp yanıma geldi. Ellerini belime sardı. "Tamam söylerim. Bunların olacağına inanmiyorum." dedi.
"Ben d-" derken kapı çaldı. Oteldeyiz ve birileri kapıya vuruyor. Ashton "Kim acaba?" diye düşündü. "Belki çocuklardır." dedim. Kapıyı ben açmaya giderken Ashton üstüne birşeyler giymek için banyoya gitti. Bu sırada kapıyı açtım.

  Evet haklıydım. Çocuklardi ve bir konu hakkında konuşuyorlardi. Calum'ın elinde bir ufak kitap vardı. Luke "Bu güzelmiş ama benim fikrim hala aynı." dedi. Onlara sadece baktım.
  "Evet geçebilirsiniz." dedim. Michael "Günaydın Jess. Ash nerede? Biz de size birşey söylemek ıstiyordum ya da birşeyler." dedi ve yatağın üzerine oturdu , elinde telefon vardı.
  "Ne konu hakkında?" dedim kaşlarımı çatarak.
  "İsim. " dedi Luke. Efendim?
"Ne ismi?" diye sordum.
"Yeni 5SOS'un üyesi için isim arıyoruz." dedi Calum gülerek.
"Grup 5 kişi mi oluyor ve onun için özel isim mi arıyorsunuz?" dedim.
O sırada Ashton gelmişti aramıza. Calum heyecanlı bir şekilde "Ashton , Robin ismi nasil?" dedi. Ashton şaşırmış gözüküyordu ve sonra yanıt verdi. "Bir tane Robin Hood var. " dedi. Calum ağzını oynatarak 'senden nefret ediyorum' dedi.
 
  "Ciddi anlamda ne için isim arıyorsunuz?" dedim.
Luke telefonundan kafasını kaldırarak bana baktı. "Doğuracağın bebek için." dedi.
"Ne?" dedim birden. Şaşırmıştım.
Michael "Yoksa siz seçtiniz mi? Yoksa doğurdun ve ismini koydun mu?" dedu gözlerini sonuna açarak. Calum devam etti. "Eğer cocugunuz olursa evlenmeden önce bu kötü olurdu. Ya düğünden önce ayrılırsaniz. O çocuğa ne olacak?" Luke hemen araya girdi. "Bu yüzden simdi çocuk yapmanın zamanı değil. Evlendikten sonra yapın. Yani en azından bi babası olur." dedi. Calum araya tekrar girdi. "Eğer ama öyle birşey olursa. Yani babasız kalırsa. Çocuğu yemek için satın." dedi. Bir an herkes Calum'a baktı. Bu yüzden Calum bir baba olamaz.

Ashton kahkaha attı. "Siz çocuklar harikasınız." dedi Michael sessizce "Hayranin değiliz." dedi. Ashton devam etti."Evet isim listesini alabilir miyim?" dedi. "Sizinle işim bitti. Tesekkuler tanıştığımız için. Sizinle iyi vakitler geçirdim." dedim iki kelimi de havaya kaldırarak.

"Jessica. Gel isim bulalım. " demeye devam etti Lucas. Calum hızlı bir şekilde sayfaları çevirdi. "Logan , Tommy , Jared , Andersen , Zack , Calum.." derken sözünü kestim. "Bunların hepsi neden erkek ismi? Ya kız olursa." dedim.
"Hı sanırım o ihtimali hiç düşünmedik. Hemen bulmam lazım." dedi Michael.

The Only Reason // irwinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin