bölüm 19

30 2 0
                                    

Polis ve itfaiye siren sesleri uzaktan geliyordu. Ali'yi salonun kanepesine yatırdım ve son bir defa pencereden Kemal'in evine baktım. Bütün mahalle sakinleri oraya toplanmıştı. Kısa süre içerisinde evin yangınına müdahale edildi.

Ertesi gün... 09:00 sabah...

Ali bir ara uyandı ama sonra gözlerini kapatır kapatmaz uyuyakaldı. Yorgun ve rengi soluktu. O dinlenirken, ben beslenmek için dışarı çıktım. Böylece gücümü tekrar toplayabilirdim, Ali aç hissetmediğim sürece güvendeydi.

Birkaç saat sonra...

Hazırladığım iksir Ali'nin kollarındaki yaraların iyileşmesine yardımcı olacak. Kanımı içmektense iksiri içmeyi tercih edeceğini düşünüyorum.

Bir anda, telefonum çalmaya başladı.

Selin arıyor!

Ben: selam Selin!

Selin: merhaba, Ayla. Herşey yolunda değil mi?

Ben: evet, herşey yolunda. Ali burada onunla ilgileniyorum.

Selin: Ali ne kadar yaralı?

Ben: çok ciddi değil... Sadece birkaç yarası var o kadar. Ama yangın dumanından bayılmış...

Selin: iyi olacak, bundan eminim. Bize yakın zamanda katılmanı bekliyoruz.

Ben: nereye? Nerede olduğunuzu söylemedin ki?

Selin: detayları daha sonra vereceğim.
Ali'yle ilgilen.

Ben: peki Kemal ve Leyla nerede?

Selin: şu an burada, benimle birlikte değiller...

Ben: ama... Oh... Peki.

Selin: onların da senin gibi temel ihtiyaçlarının olduğunu unutuyorsun, ki hiç böyle birşeyin olmadığını varsayıyorum.

Ben: tamam, görüşürüz.

Selin: görüşürüz güzelim.

Ali'yi iksiri içmesi için uyandırmalıyım.

Yatağın yanına geldim ve alnına dokundum. Yüzünden acı hissettiğini anladım ve diğer tarafa döndü.

Ben: Ali, beni duyuyor musun?

Ali: hmm... Çok soğuk...

Ben: yanıyorsun! Ateşin var!

Ali: beni yalnız bırak Ayla...

Ben: senin için hazırladığım iksiri içirir içirmez seni yalnız bırakacağım.

Ali: artık hiçbirşey içmek istemiyorum.

Ben: tartışmaya açık bir konu değil bu! İçmelisin!

Ali: içir de görelim!

Ali her zaman inatçıydı ve normalde onu fazla zorlamazdım, ama konu sağlığına gelince risk almamalıydım. Bu yüzden üzerinde hipnoz yeteneğimi kullandım... Bu onun iyiliği içindi, iksir şişesini alıp içti.

Ben: şimdi dinlenmelisin... Seni bir daha rahatsız etmeyeceğim.

Sadece birkaç dakika sonra, sakince nefes almaya başlamıştı. Acı içindeki yüzü gitmişti ve normale dönmüştü.

Bu arada, ben de gidip Kemal'in yanmış evini görebilirim. Umarım beni gösteren herhangi bir delil kalmamıştır. En azından kasabayı terk edene kadar bulunmaz İnşallah.

09:00 sabah...

Uzun zamandır ilk defa sokakta tek başıma endişeli olmadan yürüyordum. Selçuk ölmüştü, ama yinede, bu herşeyin daha da iyi olduğu anlamına gelmiyordu. Kemak'in yanan evinin tam karşısında durmuş, evden geriye kalanlara bakıyordum.

VAMPIRE LOVE STORY (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin