bölüm 20

27 3 0
                                    

Yerde oturmuş gelinliği elimde tutuyor ve yakından inceliyordum. Mükemmeldi.

Ama... Erkek arkadaşım henüz evlenme teklifi etmemişken bunu ne yapacağım ki...

Şimdi o kendime güvenmediğim ve emin olamadığım zamanları hatırladığımda gülmekten kendimi alamıyorum. Aşk için her türlü desteği ve onayı alabilirdim, ama yinede kaderimden korkarım. Rahatlayıp yeni bir hayata başlamak için yılların geçmesi gerekiyordu.

Sadece tek birşey içimi acıtıyor... Annem beni gelinlik içerisinde göremeyecek.

Gelinliği dikkatlice katladım ve aldım. Selin'in gizli odasının girişini tekrardan gizledim.

Günün devamında...

Biraz zaman harcadıktan sonra Selin'in açıklamaları sağolsun, sonunda evini bulmuştum. Orada Kemal ve Leyla'yı göreceğim için ne kadar heyecanlı olduğumu tarif bile edemem. Birbirimizden ne kadar farklı olursak olalım,bir gerçek vardı; onlar benim ailemdi.

Eve doğru yavaşça yürüyordum, etrafa bakıyordum, çok sessizdi - gizemliydi aslında. Sonrasında gözlerim evden çıkmış bana doğru koşan Selin'i yakaladı.

Selin: oh canım buradasın!

Ben: merhaba Selin. Herkes nerede?

Selin: oh, ilk önce kimi görmek istediğini biliyorum! İçeri girmeden seninle konuşacaklarım var.

Ben: peki...

Selin: gelinliği beğenip beğenmedini bilmek istiyorum.

Ben: tabi ki! Bayıldım!

Selin: buna sevindim. Her zaman bunu neden giyme şansım olmadığını merak ettim, ama artık biliyorum. Benim için hiçbir anlamı yok zaten. Bazen, olan biten herşeyin bir nedeni vardır. Ve ne yaparsak yapalım, değişen hiçbir şey olmaz.

Ben: bunları söylüyorsun çünkü aşk hayatında şanslı olmamanın ve bu gelinliği giyememenin bir nedeni vardı.

Selin: evet, bunun nedeni bendim. Her zaman bir kadının özgür ruhlu olması gerektiğini düşündüm, gezinmekten yorulup vazgeçtiğimde artık çok geçti.

Selin'in aksine, ben yalnız kalmak istemiyorum. Sevmek ve sevilmek istiyorum. Bence, bizi özgür kılan şey aşk.

Selin bana çiftliğin geri kalanını gösterdi.

Evin kapısına geri döndüğümüzde bizi sadece Kemal bekliyordu. Selin izin isteyip içeri girdi, böylece Kemal ile yalnız kalabilirdik.

Bana doğru gelişini izledim, gülümsüyor ve kendinden emin görünüyordu, bu görüntüyü daha fazla seyredip tadını çıkarabilirdim, ama ayaklarım buna izin vermedi. Kollarına doğru koştum, benim koştuğumu gördüğü anda o da bana sarılmak için koştu. Birbirimize sıkıca sarıldık. Beni belimden tutarak havaya kaldırdı ve havada yavaşça döndürdü. Sonra beni yavaşça yere bıraktı ve dudaklarımın üzerine eğildi. Nefesi tenime nüfus ediyordu.

Kemal: selam güzellik!

Ben: selam! Seni sonunda buldum!

Kemal: uh! Beni mi arıyordun?

Ben: tabi ki arıyordum. Seni bulabilmek için heryerin altını üstüne getirdim.

Kemal: bunu senden duyduğum için mutluyum.

Ben: tüm o yaşadıklarımızda sonra, o düşüncelerden kurtulup geleceğimiz hakkında rahatça düşünebilecek miyim emin bile değilim. Hala seni etrafta göremeyince panik oluyorum.

VAMPIRE LOVE STORY (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin