İki bölümü birleştirdim ve size upuzun bir bölüm hazırladım. Bayram bitti ve yakında işe başlıyorum. Üç yıldır çalışmadığım için işe alışma ve kızımı kreşe alıştırma sürecinde bölümler haftada bire düşebilir. Bunun için anlayışınızı bekliyorum.
Keyifli okumalar =)---------------------------------------
Miray kızla odasına girmişti, kızı hazırlayıp, yatağına yatırdı. Saçlarını hafifçe okşadı, bu kızın hoşuna gitmişti. Açıkçası Miray’ın da çok hoşuna gitmişti. İkisi birbirine bakıp gülümsedi.
“Biliyor musun Yaren, sesini çok merak ettiğimi söylemek istiyorum. Eminim mükemmel bir sesin vardır.”Kız hafifçe somurttu. “Bunu üzülmen için söylemedim. Hadi gülümse. Ama bilmeni isterim ki konuşmaman babanı çok üzüyor. Eminim o da sesini özlemiştir. Hemen yapma, ama en azından tekken konuşmaya çalış olur mu?”
Yaren bir tepki vermeyince, yeniden saçlarını okşadı, “Sana masal okumamı ister misin?” dedi.Kız çekmecesini açtı ve ona masal kitaplarını uzattı. Miray gülümseyerek kızın elinden aldı kitapları. Bir tanesini seçti, tam sandalyeye oturacağı sırada, Yaren yatakta yana kaydı ve yanını işaret etti. Miray hiç düşünmeden yanına yerleşti. Kız uykuya dalana kadar masal okudu. Uyuduğunda saçlarından öpüp, üstünü örttü. O dışarı çıktığında Yaren gözlerini açtı ve kapanan kapıya sevgiyle baktı.
“Seni seviyorum Miray,” dedi ve yeniden uykuya daldı.
Kapının önünde duran Miray elini kalbinin üzerine koydu ve ağzını kapatarak ağlamaya başladı. Onu duymuştu. Yıllar sonra kızın ilk söylediği şey onu sevdiğiydi. Sesi ise düşündüğü gibi billur gibiydi.
Derin nefes aldı, sakinleşmeye çalıştı. Aşağı indiğinde sehpadaki tabakları alıp, makineye dizdi. Mutfağa geçen adama baktığında ısıtıcıya su koyduğunu gördü.
“Kahve?” dedi adam gözlerine ulaşmayan bir gülümseme ile.
“Olur. Ama ben yapardım.”“Pasta ve yemekler harika. Ama kahve benim işim.”
Kız dün içtiği kahve ile adamın haklı olduğunu düşündü. Ayarlaması gerçekten güzeldi.
“Evet, dün içtiğim mükemmeldi.” Ona kızının konuştuğunu şimdilik söylemeyecekti. Kızı hazır olduğunda adamla kendi konuşurdu nasılsa.“Bugün farklı bir şey yapacağım,” derken, kızın hiç bilmediği bir marka çıkardı.
“Miray.”
“Efendim,” dedi kız ona bakarak.
“Ailen, biliyorum onlar hakkında konuşmak istemediğini söyledin, ama merak ediyorum. Onlar nerede?”Kızın bakışları değişti, kaşları çatıldı. “Benim ailem yok. Lütfen bu konuyu açmayalım bir daha. Size demin de söyledim, benim ailem benim nazarımda ölü, sizde beni kimsesiz bilin.”
“Özür dilerim. Ben sadece burada çalışıyorsun diye, yani yanlış anlamalarını istemem. Senin zor duruma düşmeni istemem yani.”“Dediğim gibi, benim bir ailem yok.”
“Peki, ne diyorsan o.” Ama bu konuyu araştıracağını aklına yazdı.
Kızın fotoğraflara baktığını görünce, kendi de o tarafa baktı.
“Bunlar son mutlu karelerimizdi. Yaren de ben de o günden sonra öyle mutlu olamadık.”Miray adamın gözlerinin içine baktı. Adam da onun gözlerine daldı.
“Her insan ikinci şansı hakkeder bence. Siz de kendinize kızınıza ikinci bir şansı vermelisiniz. Hayatta mutlu olacak o kadar çok güzel şeyler var ki. Mesela kızınız var. Kızınızla bir haftasonu parka gidebilirsiniz. Piknik yapabilirsiniz.”“Aslında Yaren kuşları izlemeyi çok severdi küçükken.”
“O zaman onu vapura bindirin.”
“Güzel fikir.”
“Ya da onu sinemaya götürün, birlikte yemeğe çıkın.”
“Peki hepsini aklımda tutacağım. Hatta şu sinema fikri çok cazip geldi. Üçümüz gidebiliriz.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ HAYAT - İKİNCİ ŞANS SERİSİ I - FİNAL
Lãng mạnArın... Eşini kaybettiği an, hayatını da kaybetmişti. Ne bunalıma giren kızını görüyordu gözleri, ne de hasta annesini... O çok sevdiği mesleği- öğretmenliği bile bırakmıştı. Hayat onun için çıkmaz bir sokaktı ve o yalnızca ölmeyi bekliyordu. Miray...