Şaşırmıştım. Elinde çok tatlı kalpli bir kutu vardı. İçindede sarı bir ayı. Kutu ortadan ikiye ayrılmıştı ve yarısı kırmızı güller ile dolu diğer yarısıda sürpriz yumurta ile doluydu. Kuzeye koşarak sarıldım. Yanağından öpüp:
-İyi ki varsın.
Dedim.
Yarın. Saat=Sabah=7:00.
Sevgili günlük:
Kuzeyin hediyesinden sonra niye bilmiyorum bir karar verdim. Okula dönücem. Ben okuldaki vampir kızım. Benim yerim okul. Unutmamalıyım annem benim eğitim almamı ne olursa olsun isterdi. Düşünsenize siz bir annesiniz ve çocuğunuzu bırakmak zorunda kalıyorsunuz. Artık zaman geçiyor geçiyor ve kızınız yıllar geçiyor yaşı gelmiş 15 e yakında olacak 16 siz onun bu yaşına kadar hiç okula gitmemesine üzülmezmisiniz? Belki üzülmessiniz ama ben üzülürdüm. Öyle işte bu gün Cuma ve şimdi okula gitcem. Okulun formasına kimse uymuyor. Zaten serbest giyiniyoz sayılır. Neyse en iyisi hazırlanıyım.Günlüğü kapatıp okul çantama attım. Üzerime siyah birşeyler giyindim. Düz beyaz bir tişört gidim.
Altımada siyah yıldızlı eteğimi giyip tişörtü içine koydum.
Altımada topuklu ayakkabılarımı giydim. Siyah olanları.
Aslında topukluları giymemin bir sebebi var. Kuzeye yetişmem için. Boyu benden iki karış daha uzun. Tamam çok uzun değil ama var sonuçta. Çantamı kontrol edip evden çıktım. Daha kimseye okula gideceğimi söylemedim. Mutfağa inip bir kaç paket kan alıp çantama koydum ve okula vampir hızında gittim. Hızlıca müdüre gidip bi yalan uydurdum. Sonuç olarak bi daha okulu bırakmıycam. Ders zili çalmıştı ve herkes sınıfa giriyordu. İnanmıycaksınız ama karma olmuş. Artık sınıfımda Kuzey ve Ada var. Su, Yamaç, Meriç ve Ceyda başka sınıfta. Her neyse asıl bomba geliyor. Bulunduğum sınıfta Kuzey ve Ada dışında bi de Uzay var. Evet Uzayda benim sınıfta. Herkes sınıfa girmişti. Müdüre son kez teşekkür edip sınıfa yöneldim. Kapıyı tıklattım. Hoca "gir" dedi. İçeri girdim. Direk hocaya bakıp:
-Hocam müdürün yanındaydım. Kusura bakmayın.
Dedim.
Hoca kafasını sallayıp:
-Kumsal bayadır yoktun kızım iyimisin bi sıkıntımı var?
Dedi.
Müdüre söylediğim yalanı hocayada söyledim.
-Hocam cenazemiz vardı. Anca gelebildim. Kusura bakmayın.
Dedim.
Hoca:
-Tamam. Boş bir yere geç hadi.
Dedi.
Hızlıca boş bi yer aradım. Kuzey bön bön bana bakıyardu. Kuzeyin yanına oturmadım. Çünkü Kuzeyin yanında Ada oturuyordu. Tek boş yer simsiyah giyinmiş Uzayın yanıydı. Bende oraya oturdum. Çantamdan telefonumu çıkarıp masaya koydum ve dersi dinlemeye başladım...
Sonunda zil çalmıştı. Uzay:
-Çıkalımmı?
Dedi.
-Tamam.
Deyip ayağa kalktım. Telefonumu alıp aşağı indik.
Beraber kantine indik. Uzay elinde duran bardaklardan birini uzatıp:
-Sıfır eraş.
Dedi.
Gülümseyip bardağı aldım. Kantinde durmak hiç içime sinmedi. Yavaş yavaş aşağı bahçeye indik. Bizimkiler toplanmıştı ve bize inanılmaz ters bakıyorlardı. O sırada Uzayında gurubu geldi.
İrem
Sena
Berfin
Ezel
Can.
Hepside gelmişlerdi. Sena:
-Selam.
Deyip sarıldı.
Bende karşılık verdim. Can biraz bizden uzak duruyordu ki Meriç, Yamaç ve Kuzey gelip üçüd sırayla Cana omuz atıp tam dibimizden geçtiler. Can ve Uzayda peşlerinden gittiler. Hemen ayaklanıp elimdeki bardağı İreme uzatıp bende peşlerinden gitmeye başladımki Su ve Ada önüme geçtiler.
-Önümden çekilin.
-Hayır Kumsal bekle. Konuşcaklar.Adayı umursamayıp ilerledim. Okula girmeden bir şey fark ettim. Bizimkiler okulun çatısındaydılar ve Kuzeyin eli Uzayın yakasındaydı Hızlıca çatıya yöneldim. Ceyda da oradaydı fakat gerizekalı hiçbirşey yapmıyordu. Piskolojimi bozdu. Hızlıca aralarına girdim. Kuzeyin elinden tuttum. Ben tutar tutmaz Su ve Adada geldiler. Su sevgilisi Yamacın elinden tuttu. Adada Meriçin elinden tuttu. Kuzeyi tutup çatıdan indirip sınıfın oraya götürdüm. Kuzey:
-Sen napıyosun ha!
Dedi.
Anlaşılan baya sinirlenmişti. Konuşmaya devam etti.
-Ben seni anlamıyorum. Amacın ne? Çözemiyorum. Niye lan niye niye. Niye o Uzay denilen adamla takılıyorsun?
Dedi ve itekledi.
Biraz sıkı iteklemişti. Kafamı duvara çarpmıştım. Kuzey hızlıca yanıma geldi. Peşindende Meriç, Yamaç ve kızlar...
Kafam kanıyordu farkındaydım. Üzülmüştüm. Canım acıyodu ama acımasının sebebi kafamı çarpmam değildi. Kafamın kanamasını başlatan Kuzey yani yaşama sebebim olan kişi olmasıydı. Ayağa kalktım. Kaşımın üstünden kan akıyordu. Hızlıca sınıfa girdim. Sınıfta herkes "iyimisin?" tarzı şeyler diyordu ki bi hoca içeri girip:
-Kumsal nouldu?
Dedi.
Bizimkiler yalanlar ile açıklama yaparken bende çantamı alıp sınıftan çıktım. Hızlıca eve girip odama doğru yöneldim. Koridordan geçerken bi şey fark ettim. Kuzey odasındaydı ve ağlıyordu. Üstündeki tişört beyazdı zaten altımdaki etek siyahtı ama tişörtüm beyaz olduğu için kan çok belliydi. Hemen Kuzeyin odasına girip:
-Aşkım.
Dedim.
Yanına gittim. Sarılmak için kollarımı açtımki Kuzey:
-Yapma. Beni seviyormuş numarası yapma. Herşeyi mahvettim.
Dedi.
Kan hala akıyordu. Ayrıca yere bi damla damladı. Kuzeyin göz yaşlarını silip dudağından uzun bir öpücük kondurdum. O sırada Kuzeyin gözlerinden bir kaç damla daha düştü benimde kafamdan bir damla kan... Kuzey ayağa kalkıp kayboldu. On on beş sny sonra geldi. Bir kaç damla daha kan düştü. Kuzeyin elinde sargı bezi vardı önce kanayan yeri dezenfekte etti sonrada büyük sargı bezinin kalınlığı ve dokusunda olan yara bantlarında iki tane yan yana yaraya yapıştırdı. Biter bitmez tekrardan Kuzeyi öpüp ayağa kalktım.
-Üzerimdeki tişörtü değiştirip geliyorum.
Dedim.
Tekrardan odaya yöneldim. -Üzerimdeki tişörtü çıkrıp bol rahat yine beyaz bir tişört giydim.Yine tişörtümü eteğimin içine koydum. Onun dışında yine topuklularımı ve eteğimi çıkarmadım. Elimi kafama götürüp hala kanayıp kanamadığını kontrol ettim zaten birazdan kapanırdı. Odamdan çıkıp kan bulaşan ellerimi yıkamak için lavaboya gittim.
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okuldaki Vampir Kız! (Tamamlandı)
VampireElanur Kervankıran ❤ Gizemli bir kızın hikayesi, tuhaf bir anlatıcı, siyah rengin en çok yakıştığı kız.. ?Benim adım kumsal soyadımsa, soyadımı bilmiyorum neden mi annem ve babam kim bilmediğim için soyadımı da öğrenemedim ben şimdilik soyadımı si...