Annabeth •5•

879 95 1
                                    

Drakonlar Percy 'e saldırdı. Percy kılıcını çıkarsada darbeden kurtulamadı. Hemen yanına koştum ve kılıcımı drakona savurdum. Bazen hançerimi çok özlüyorum. Hançerimi bana 9 yaşındayken Luke vermişti ama Percy'le Tartarus'a düştüğümuzde hançeri kaybettim. Kılıcımı uzun zamandır kullansam da hala alışmakta zorluk çekiyordum. Drakon darbemi savuşturdu. Thalia drakonlara oklar yağdırıyordu ama hiçbiri fayda etmiyordu. Tam somunuzun yaklaştığını düşünmeye başlamışken arkamızdan iki gencin bağırdığını duydum. Sopalarını sallayarak "Petrificus Totalus" diye bağırdılar. Bana bu çok saçma geldi . Savaşta olmasak gülebilirdim. Drakonlara geri döndüğümde kaskatı kesinmişlerdi. Percy onlara son darbeyi indirdi ve drakonlar toza dönüştü. Hepimiz şaşırmıştık. Önümüzde duran çocukların yanına gittik ve Percy "mükemmel" bir açılış konuşması yaptı ." Ben Percy yardımınız için teşekkürler. Bu arada siz kimsiniz?" 3 kişiydiler biri kız diğer ikisi erkekti kızın saçları kıvırcık ve kahverengiydi. Erkeklerden birinin saçı havuç kadar turuncu ve diğerininde koyu kahve saçları ve yeşil gözleri vardı. Gözleri Percy'ninki kadar güzel olmasada güzellerdi. Kahverengi saçlı kız yanıtladı. "Biz büyücüleriz normalde bunu size söylenemememiz gerekirdi ama ortada pek de normal bir durum yok . Ben Hermione bu ron ve bu da Harry. Siz kimsiniz?" Konuşma işini Percy'ye bırakmamaya kararlıydım. "Ben Annabeth bizler meleziz. Büyücülerin gerçek olduğunu bilmiyordum. Bu da benim salak erkek arkadaşım Percy ve Artemis' in müritlerinden Thalia. Hermione kaşlarını çattı. "Nasıl yani Artemis bir mitolojik tanrıça. Nasıl gerçek olabir ki?" Biz Hermione'yle konuşurken iki taraf da birbirine salak salak bakmayı sürdürdü. "Ben Athena'nın kızıyım, Percy Poseidon'un oğlu ve Thalia da Zeus'un kızı. Bizler yarı tanrı yarı insanız ve tanrı anne babalarımızın bazı güçlerine sahibiz. Örneğin Percy suyu kontrol edebilir,atlarla ve balıklarla konuşabilir. Thalia'da şimşekleri kontrol edebilir." Adı Ron olan çocuk konuşmaya dahil oldu "Atlarla mı? Atlarla mı konuşuyorsun?" Percy gururlu bir ifadeyle başını salladı. Thalia gülümsüyordu. Harry "Peki siz burada ne arıyorsunuz?" dedi. Söyleyip söylememekte kararsızdım. Thalia'ya baktım. Söyleyebilirsin anlamında başını salladı. Sonuçta hayatımızı kurtarmışlardı. Söylemeye karar verdim. "Thalia'ya bir mektup gelmiş. Üzerinde gölge avcısı sembolleri olan. O mektubu görene kadar gölge avcılarının gerçek olabileceklerini hiç düşünmemiştim. Mektupta bir koordinat yazıyordu, koordinatın gösterdiği yeri bulduk. New York' da bir kiliseyi gösteriyor. Oraya gidiyoruz. " 3'ü de şaşırmış gözüktü. Harry "BIZE DE AYNI MEKTUP GELDİ BİZDE AYNI YERE GİDİYORUZ!" dedi. Bunun üzerine şaşırma sırası bizdeydi. Tam o sırada New York treni istasyona yanaştı. Orda bizden başka kimse yoktu bütün ölümlüler etrafa kaçışmıştı." İsterseniz bizimle gelin ." diye öneride bulundum. Kabul ettiler ve beraber trene bindik. Tren hareket etti. Artık kiliseye varmamıza 1 saat kalmıştı...
~star

Kronos ve Lucifer Yıkım Birlikleri: Kahramanlar BirleşiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin