Gecikmeden dolayı özür dilerim tamamlamaya fırsat bulamadım bir türlü :(
İnstagram: zeynepmcie23
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Satır arası yorum bırakmayı unutmayın lütfen♥
○○○
En büyük kazığı yediğimiz kişilerin başında en değer verdiklerimiz yer alsa da akıllanmaz insanlar olarak hiç düşünmeden insanlara güvenebiliyoruz. Hatalarımızdan ders alamama sorunsalı yüzünden her defasında üzülen kişi biz oluyoruz. Ne zaman 'o bunu asla yapmaz' desem, bir süre sonra yapmaz dediğim şeyi yaparken izlemek zorunda kalıyorum. Şimdi ise karşımda duran adama toz konduramıyor, ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Alaz, ne oldu burada?" Ses tonum korktuğumu adeta haykırıyordu. Karşımda, tüm çaresizliğiyle duran sevdiğim adamın bu hale gelmesinin sebebini çokça merak ediyordum.
"Bilmiyorum..." Derken düşünceli gözüküyordu. "Gözlerimi açtığımda elimde bıçakla yerde yatıyordum. Sonra bu adamı görünce yardım etmek için yanına eğildim, o sırada sen geldin." Anlatım tarzı o kadar masumdu ki elimde onun yaptığına dair kanıt dahi olsa masum olduğuna inanabilirdim. "Benim yapmadığıma inanmıyorsun, değil mi?" O an bir saniye bile tereddüt etmeden içimden geleni söyledim.
"Sen yapmadın, biliyorum." Derken sesim net çıkıyordu. "Mesaj yazış tarzından anladım beni buraya senin cağırmadığını. Arabadan inerken son anda fark ettim, şoför koltuğundaki adamın iki gözü farklı renkti."
"Derin ben hiçbir şey hatırlamıyorum. Buraya nasıl geldim bilmiyorum, hissedemiyorum da." Yanına yaklaşıp diz çöktüm ve kan bulaşan elinden tuttum.
"Bu tuzağı kuranlar bunu da düşünerek böyle yapmıştır eminim. O adam beni vuran adamdı. Amacı senin hapise girmen değil, benim bu manzarayı görmemdi. Birbirimizden uzaklaşalım diye böyle yaptılar. Fakat başka planları da olabilir. O yüzden acele et, çıkalım buradan." Elindeki kanı umursamadan yüzümü avuçlarının arasına aldı. Gözlerinde gördüğüm yoğunluk beni ona çekiyordu.
"Sen mükemmel bir kızsın, Derin. Bunu artık söylememde sakınca yoktur diye düşünüyorum, her şey ortada. Derin ben seni s-" gelen siren sesiyle olduğum yerde sıçradım.
"Alaz kalk çabuk!" Yerden bıçağı alıp diğer elimle de Alaz'ın elini tuttuktan sonra Alazla birlikte koşmaya başladık. Bıçağı bulunmayacak bir yere attım. Siren sesleri durduğunda adım sesleri duyuldu. Yakalanacaktık.
"Hayır, yakalanmayacağız." Dedi ve ben ne olduğunu anlayamadan bana sarıldı. Sarılmasıyla kapanan gözlerim bir anda biz sabit dururken değişen konumumuz yüzünden kocaman açılmıştı. Evimin salonuna mı ışınlanmıştık?
"Oha! Alaz inanamıyorum, benimle birlikte de ışınlanabiliyor musun?"
"Evet ama bunun için büyük bir ceza beni bekliyor olacak muhtemelen. İki saniyelik bir şey olsa da çok tehlikeliydi." Demesiyle suratım asılmıştı. "Asma suratını, görevi başarıyla tamamlayamayacağım belliydi zaten. Batırıyorum bende battığı yere kadar." Diyerek güldü. "Bütün kanıtları kaldırdım. Ben üzerimi değiştirip gezegenimle iletişime geçicem. Sende o sırada bana bir şeyler hazırlar mısın? Sofra da konuşuruz." Başımı olumlu anlamda salladım ve mutfağa gitmeden önce odama gidip üzerimi değiştirdim.
Yapacağım şey için hamur yoğururken Alaz gelmişti yanıma.
"Hamaratlığın tutmuş." Diyerek yanağıma öpücük kondurdu.
![](https://img.wattpad.com/cover/149806873-288-k216742.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAVİNYA
Teen Fiction"Ben buraya ait değilim." Mesafe aşkları günümüzde sıkça görülür. İlçeler, şehirler ve hatta ülkeler bile engel olamaz bazı aşıklara. Peki siz hiç başka gezegenden birine aşık olan bir insan gördünüz mü? Henüz keşfedilmemiş bir gezegenden gelen Alaz...