Ana okulundayken bazı etkinlik saatleri vardı. Boyama yapma, el işi, çay saati, oyun saati vs. Bunların arasında beni en çok sıkan şey çay saatiydi. Bize evden getirdiğimiz bardaklara çay koyarlardı. Benim bardağımın üzerinde kedi resmi vardı. Nedensiz bir şekilde kedileri seviyorum.
Bardaklarımıza çay koyduktan sonra hepimizin önüne bir tabak kurabiye koyarlardı. Bizde o kurabiyeleri çaya bandırıp yerdik. Tadı bir boka benzemezdi ama o zaman hoşuma gidiyordu.
Bir gün kurabiyelerimizi çaya bandırıp yerken yanımda oturan sınıf arkadaşım Açelya'nın kurabiyesi kırılıp çayın içine düştü. (Evlat acısından beter) Manyak gibi ağlamaya başladı. Öğretmen ablaya baktım, masaya oturmuş sevgilisiyle gülüşüyorlar, Açelya'yı görmedi, hiçbirimizi fark etmiyordu bile. Bende olaya müdahale etme ihtiyacı hissettim, çünkü kızın ağlaması sanki beynime matkapla girişiyorlarmış hissi vermişti. Kalkıp çay kaşığıyla çayın içine düşen kurabiye parçasını çıkartıp tabağının kenarına koydum. Sonra peçeteyle Açelya'nın göz yaşlarını silip sarıldım. O da bana sarılıp öptü. Ben o günden sonra Açelya'nın kahramanı oldum.
Çay saatinden sonra velilerimiz bizi almaya geldiler. Açelya'yı annesi almaya gelmişti, giderken bana el sallamıştı. Annemle babam çalıştığı için beni dedem almaya gelirdi. Sürekli kahvehanede olduğu için bazı günler beni almayı unutuyordu. Bu gün yine unutmuş, saat 6'ya kadar gelmesini beklemiştim.
Ertesi gün okulda yine çay saati zamanında Açelya'ya evlenme teklifi etmiştim. Çünkü bu kadar flört dönemini yeterli görmüştüm. Teklifime sevinip gülümsemiş ve benden düşünmek için zaman istemişti.
Sonuç olarak ben Açelya'yla hiçbir zaman evlenemedim ama kızlar hakkındaki ilk tecrübemi yaşadım. Kadınlar, yaşı kaç olursa olsun nazik davranmaya karşı her zaman sevinip mutlu olabiliyor.
Ama tabiki nazik olmaktan anlamayan kızlarda yok değil.
Geçen ay arkadaşım Can benden bir ricada bulundu. "Kanka ben bizim kızla biraz dışarı çıkıcam ama kardeşim kıskançlık yapıyor, diyorum ki hani, sen benim kardeşime çıkma teklif etsen sinemaya, lunaparka falan gitseniz bak gerçekten çok zor durumdayım" ben daha sevgili bulamıyorum millet buluşmak için bahanesini arıyor. Can yakın arkadaşlarımdan olduğu için kırmadım kabul ettim, keşke kabul etmeseydim diyorum hatırladıkça.
Cumartesi günü saat 1'de ben ve Can'ın kardeşi Gül, Can ve sevgilisi Betül alışveriş merkezinde buluştuk. Daha sonra Can ve Betül beraber çıkıp gittiler. Bende 13 yaşında kızla mal gibi kaldım. En sonunda öküzlüğü bir kenara bırakıp sinemaya gitmeyi teklif ettim. Yürürken kız koluma girdi. Beni rahatsız eden şey bir kızla sinemaya gitmek değil, 13 yaşında bir kızla sinemaya gitmek. Adım sübyancıya çıkar korkusuyla kafam eğik sinemanın girişine kadar geldik. Ben korku filmine girmek istiyorum ama Gül'ün Ay ben korkarım .s.s.s.s.s. tepkisine karşı romantik komedi türü bir filme girdik. Girişte kola ve mısır aldık. Film o kadar sıkıcıydı ki daha ilk yarı gelmeden gözüm kapanmaya başladı. Kafam Gül'ün omzuna düşmüş ama ben bunun farkında değilim. Kız kafamı ittirince hafif gözümü aralayıp tekrar kızın omzuna kafamı koyuyordum. Bu 3-4 sefer tekrarlanınca kız kafamı öyle bir ittirdi ki ben birden uyandım, telefonumda yere düştü. Ben oturduğum yerde eğilip telefonu aldım, doğrulurken de destek almak için elimi kızın dizine koydum. Tabi Gül bunu yanlış anlayıp AY SAPIIIIK diye bağırıp kolayla mısırı kafamdan aşağı döktü ve çıkıp gitti.O an herkes filmi bırakmış beni seyrediyordu. Çıkarken bir teyze beni ayıplarken diğeri de püh sana deyip üzerime tükürmeyi ihmal etmedi. Yav kadın ne demeye romantik filme geldiniz gidip menapoza girdim diye kocanıza trip atsanıza. Birde HARĞK diye genizden balgam çekip lama gibi tükürüyorsun teyze.
Hem herkese rezil oldum, hem sapık oldum hem de tükürük banyosu yaptım. Sen ne demeye arkadaşına iyilik yapıyorsun ki Allah'ın manyağı sen gidip evinde yatsana. Bu da bana güzel bir ders oldu.
Bu arada mısır + kola + tükürük içinde kaldığımdan hiçbir taksi ve otobüs beni arabaya almadı. Bütün yolu yürüdüm ve tükürük kokusu üzerimden çıksın diye 3 kez arka arkaya yıkandım.
Tavsiyem eğer bir kız nezaketten anlıyorsa nazik olmaya devam edin karşılığını alırsınız, eğer anlamıyorsa o kızın yanından kaçarak uzaklaşın.
Eleştiriye açığım, görüşleriniz önemli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Başlayanlar İçin Erkek Anatomisi
DiversosKişisel gerileme kitabı. ©Tüm hakları saklıdır.