Erkeklerde işine gelen şeyi yapma hastalığı vardır. İstedikleri şeyi yapar, yapamayacakları, yapmak istemedikleri, yaparken sıkılıcaklarını bildikleri işleri kesinlikle reddederler.
Bir erkek karşı cinsin istediğini yapıyorsa ya o kişiden hoşlanıyordur ya da o kişi annesidir.
Zorla güzellik olmaz deyimi tamda bu durum için bence. Çünkü bir erkek canı istemiyorsa yerinden bile kıpırdamaz.
Eğer bir erkek bir işi zorla yapıyorsa o işe çok dikkat etmelisiniz. Çünkü sonunda zararlı çıkan siz olabilirsiniz.
Hiçbir şey olmasa bile erkek 'OF POF ÜF PÜF BİTTİ Mİ TAMAM MI YETER Mİ' sözleriyle ve mahkeme duvarı gibi suratıyla sizi bezdirir. Bir şey istediğinize pişman olursunuz.
Ama tabiki yapmak istemediği bir işi erkeklere sevdirmenin kolay bir yolu var. Erkeği överek kendini özel hissetmesini sağlayabilirsiniz. Mesela:
Aşkım ben bu kavanozu açamıyorum sen güçlü kollarınla açar mısın? :)
Erkek o işi yapmak istemese bile karşı cinsin iltifatlarıyla kendini bir Superman hissedebilir.
Bir defasında okulda bir tiyatro gösterisi olacaktı. İşte salon kiralandı, kostümler ortam falan hazırlandı. Bu hikayede benim rolüm dekoratörlüktü çünkü kameralarla küçük (!) bir problemim var. Kamera olan ortamlarda kendimi saklamak için şekilden şekile giriyorum. Bu yüzden benim arka planda kalmam çok daha mantıklı oldu.
Oyun günü perde arkasında herkeste bir telaş koşturmaca ve benim derdim şu:
Burada Wi-Fi var mı ya? Adı ne? Şifresini bilen var mı?
Oyun saat 20.00'de başlıycaktı bir aksilik yüzünden oyun başlamadı. Edebiyat öğretmeni tuttu bileğimden kaldırdı ayağa, sırtımdan sahneye ittirmeye başladı.
"Atilla hadi sen komik insansın çık bir şeyler yap durumu açıkla sen gelene kadar oyun başlar zaten hadi"
"Hayır çıkmam olmaz hayır dışarıda en az 300 kişi bir sürü kamera var olmaz hayır"
Öğretmen sırtımdan ittirirken bende ayaklarımla durmaya çalışırken kıç üstü yere düştüm. Kaldırdı sırtımdan sahneye ittirdi. Ben lak diye ortaya çıkınca gürültü birden kesildi. Yavaş yavaş sahnenin ortasına yürüyüp mikrofona dokundum üfledim falan. Amacım zaman kazanmak. Sırtımdan ter akıyor, ellerim arkamda kıçımı sıkıyorum zaten hiç istemediğim bir şeye zorlanmışım onun stresi kameralar karşımda nasıl koşarak kaçmayıp orada durduğumu bilmiyorum. En sonunda sesli bir şekilde nefes verip mikrofona dokundum ve tüm karizmayı sikip atan o kelimeleri söyledim.
"Ee içeride teknik bir arıza var ama en kısa zamanda düzelticekler, yani... ben... bir fıkra anlatayım" tekrar sesli bir şekilde nefes verdim.
"Güle sormuşlar, 'Senin neden dikenin var diye, o da demiş ki hiç kimse dokunmasın diye...Papatyaya sormuşlar... senin neden dikenin yok diye... o da demiş ki... ben orospuyum." kalabalıkta öyle bir sessizlik oldu ki bir çekirge sesi eksikti. Herkes birbirine bakmaya başladı.
Esprisine gülünmeyen adam bile benden daha fazla reaksiyon almıştır. Ya. Ne diyim kendime bilmiyorum ki. Ben altıma işeme sınırına geldiğimde edebiyat öğretmeni sahneye gelip mikrofona:
"Okulumuzun hazırladığı tiyatro gösterisine hoşgeldiniz" dedikten sonra beni sahneden sürükleyerek çıkarmasaydı iş "Dün güldüm bu gün karanfil" esprisine kadar gidebilirdi.
Yani istemediğimiz bir şey yapmamız istendiğinde işleri çok fena batırabiliyoruz maalesef ki.
Bir defasında da annemin dışarıda işi varmış, "Benim için çamaşır makinesini çalıştırır mısın oğlum?" diye rica etti. Bende her zamanki ergenliğimle "Ya anne öf yeter yapamam" dedim. Annem birazcık rica etti. "Canım evladım benim yakışıklı oğlum oyyy" kadın erkekleri överek onlara istediğiniz şeyleri yaptırabilirsiniz kuralını biliyor çünkü. Yapmak istemediğim halde kabul ettim. Makinenin nasıl çalıştığını anlattı sonra gitti. Bende evin etrafına dağıttığım eşyalarımı toplayıp makineye doldurdum. Eşyaları doldurdum, tamam, nasıl çalıştığını biliyorum, tamam. Ama deterjan bulamıyorum. Telefonu çıkartıp annemi aradım, cevap vermedi. Evin her tarafını aradım, hatta en alakasız yerleri bile. Buzdolabının içine baktım, annemlerin odasına baktım, bahçeyi falan aradım. YOK. En sonunda banyoya gidip 'nasıl olsa bu da bir şeyleri yıkamak için kullanılıyor' düşüncesiyle şampuanı aldım. Makinenin içine döktüm şampuanı. Döktükçe şampuan makinenin içine akıyor, annem deterjan koyarken böyle olmuyordu ama. Şampuanın kapağının açıp bütün şampuanı makinenin içine boşalttım. Daha sonra da işini yapmış birinin rahatlığıyla gidip bilgisayarda oynamaya devam ettim. Annem eve gelince "Ooo anne bak makineyi çalıştırdım çamaşırları yıkadım" havasında takılırken annem makinenin kapağının açtı. Keşke açmasaydı. Sanki annem yokken makinenin içinde kaçak eşek kesmişim gibi bir koku... Makineye deterjan yerine şampuan koyduğum için bozulmuş. Ve en acısı da şu, deterjan, çamaşır makinesinin üzerindeki çekmecenin içinde duran kutudaymış. Böylece bakan kör kelimesinin sözlük anlamı olduğumu anlamış olduk.
Bir erkek istemediğiniz bir işi asla yapmaz durumunu ilk defa bir kıza anlattım ve sonuç; beni anlamadı.
Hafta sonu yatağımla aşk yaşarken Gizem odaya daldı. Daldı demek az kalır, Amerikan filmlerindeki gibi camı kırıp içeri girse daha iyi olurdu.
"Atilla, kalk. Hadi birlikte dışarıya çıkalım"
"Ya kızım git başımdan göbek bağın benimle bir mi kesildi?"
"Öylese söylemesene ya hadi bebeğim benim, canım kuzenim"
Kafamı yastıktan kaldırdım.
"Gizem gel şöyle, otur. Sana bir şey anlatıcam. Erkekler zorlamayı sevmez, zorla bir şey yapmak istemezler, fazla üstlerine gidersen de senden uzaklaşırlar yani şu an yaptığın iş boş"
Gizem birkaç dakika suratıma baktı.
"O ne demekmiş? Sabah sersemi saçlamıyorsun tabi anlıyorum."
Ayağımdan tutup çekmeye başladı. Yataktan düştüm, yerde uyumaya devam ettim, yine bırakmadı. Ayağımdan çekiştirerek bütün evde sürükledi beni. En sonunda sıkılıp oturma odasındaki koltuğun arkasına sürükleyip beni bıraktı. Hava sıcak, parke soğuk. Zemin tamam ortam müsait. Akşama kadar orada uyumuşum. Koltuğun arkasında kalktığımda hava kararmış evde ışıklar falan yanmıyor. Gidip yerime yatayım düşüncesiyle odama giderken mutfağın önünden geçtim. Babamda mutfakta yemek yiyormuş. Beni hırsız zannedip havluyla dövmeye çalıştı. :/
Bunları okuduktan sonra kızlarda zorla iş yapmaz diyebilirsiniz, onu da şöyle açıklıyorum. Kızlar yapmak istemedikleri bir işi mükemmelliklerinden dolayı eksiksiz yerine getirirler ama sonrasında bir ton laf işitirsiniz.
Eleştiriye açığım, görüşleriniz önemli.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Başlayanlar İçin Erkek Anatomisi
AcakKişisel gerileme kitabı. ©Tüm hakları saklıdır.