3.bölüm: "PORTRE"

269 58 1.4K
                                    

Heyo!

İyi okumalar canlar.

💦💦

Hayat, bir oyundan ibaret olmuş.

💦💦

Bir oyun, oyunun içinde ben. Neler olduğunu anlayamıyordum, neyin içinde olduğum ise belirsizdi.

Sanki ben hariç, herkes her şeyi biliyormuş gibiydi. Kimin bana karşı neyin peşinde olduğunu ise çözmek zordu.

Kara gözlü adam, sen benim oyunumun neresindesin, ya da ben senin oyununun neresindeyim?

Cevaplara ihtiyacım vardı, daha çok sorulara değil. Bu bulmacayı çözmeye ve rahatlamaya ihtiyacım vardı.
Çocukluğumdan beri bir şeylerin farklı olduğunu hep hissediyordum ama sadece hissediyordum.

Kara gözleri, gözlerime değdi. Bakışlarıyla bana bir şeyleri anlatmak istiyor gibiydi.

“Susacak mısın?” dedi, sanki bir şeyler anlamaya çalışıyordu.

“Bu olanlar sana tuhaf geliyor demek. Baban sana hiçbir şey anlatmadı değil mi?” soğuk bir şekilde gülümsedi. “Peki, öyle olsun. Ama ben babanın sana her şeyi anlatması için bir şeyler yapabilirim.”

Dediğinde bir şeyler söylemek istedim ama hala olanları atlatamamıştım.

Babam bana ne anlatacaktı, ne saklıyordu ki benden?

Başımı eğdim, onun gözlerine bakmak istemiyordum. O gözlere bakınca, kendimi savunmasız hissediyordum.

Benim bu hareketimle ellerimi tutan eli gevşedi ama ellerimi bırakmadı. Boşta duran elini yüzüme doğru yaklaştırdı.

Ardından eli ile çenemi kavradı ve başımı kaldırdı. Kara gözleri, gözlerime bir süre öylece baktı. “Korkuyorsun. Daha hiçbir şey bilmemene rağmen çok ürkeksin.”

Öyle miydim?

Bakışlarını gözlerimden ayırarak, yüzümün her detayını incelemeye başladı. Sanki yüzümün her detayını aklına kazımak istiyordu. 

“İncelemen bittiyse, onu rahat bırakabilirsin artık.” Çağkan’ın sesini duymamla irkilip o tarafa doğru başımı çevirdim. Yüzünde hiçbir duygu kalıntısı yoktu. İlk defa bu kadar duygusuz bakıyordu.

Gözlerimi Çağkan’dan çekip, kara gözlü adama çevirdim. O da Çağkan’a bakıyordu ve dudakları tehlikeli bir şekilde iki yana kıvrılmıştı.

“Bende Çağkan ne zaman aramıza katılacak diyordum? Hayırdır Çağkan, yıllar geçse de korumaktan vazgeçmiyorsun bakıyorum? 

“Sana cevap vermeye niyetim yok.” yavaş adımlarla bize doğru yaklaştı. “Kızı bırak, seninle konuşacaklarım var.”

İlk başta kara gözlü adam bırakmaz diye düşünüyordum ama elini kollarımdan çektiğinde şaşırmıştım. Üstelik Çağkan'ın koruduğu kişi ben miydim?

Kara gözlü adam benden uzaklaşarak Çağkan’nın karşına geçmişti. “Ne konuşacağız?” dediğinde Çağkan sadece “Oku.” demişti.

Kaşlarımı çattım, benim buradan biran önce gitmem gerekiyordu. Hâlâ ne diye dikiliyordum ki!?

Tam harekete geçecektim ki, Çağkan’nın inlemesini duymamla olduğum yerde durdum ve onlara doğru baktım.

Çağkan’ın çenesi seğiriyordu ve elleri yumruk şeklini almıştı. Canı yanıyor gibiydi fakat neden yanıyordu?

KELEBEK ETKİSİ-(Yıldızın Hapsi)                           - Ara Verildi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin