Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Çocuklar gidince ben biraz ortalığı topladım. Sonra kahve yapıp kahveleri masaya koyarken Ilgın'a imayla baktım. Koltuğa oturup kahvemi elime aldım.
E Ilgın neler yaptınız bakalım..?
Ilgın: Hiç öyle.
Ne demek hiç canım bu kadar saatte ne yaptınız?
Ilgın: eve geldiğimizde dediğim gibi Kız Kulesi ve Galata Kulesinin oraları gezdik dolaştık.
Galata Kulesine çıktınız mı peki?
Ilgın: Evet. Tabii ki de sonuçta oraya kadar gitmişiz tabi çıkacağız ve çıktık.
Ooo iyi iyi. Yalnız bir rivayete göre Galata kulesine karşı cinsten kiminle çıkarsan o kişiyle evleniyormuşsun. Bana da Eda okumuştu bir kitaptan.
Ilgın: Saçmalama ya bütün bunlar batıl inanç hep.
Duru: Bence batıl inanç falan değil çünkü benim bir tanıdığım sevgilisi ile çıkmıştı Galata Kulesi'ne ve üç ay sonra evlendiler.
Evet Ilgıncım sen bir bunları araştır. Belki doğrudur. Ayrıca rivayete göre Galata Kulesi bir ömür boyu yaşamayacak çiftleri kabul etmezmiş. Önlerine bir engel çıkarırmış.
Ilgın: Ya. tabii. Kesin doğrudur. Batıl inanç bunlar. Ama tamam sizin hatırınız için daha dikkatli olacağım ve araştıracağım.
Duru: Tamam. Kızlar yeter artık hadi uyuyalım çok geç oldu. Hem zaten yarın karne günü.
Ilgın: Oh be şükürler olsun sonunda okul bitti. Yaşasın tatil.
Şuna bak. Duru ya seviniyor bir de. Kızım ne seviniyorsun sen 12 olduk ya ona mı seviniyorsun. Ayrıca tatil bizim neyimize. Test çözecez bütün yaz malum son yaz tatilimiz. Ayy hadi kızlar artık uyuyalım. İyi geceler size ben odama gidiyorum. Kızların yanından ayrılıp odama geçtim üzerime pijamalarımı giydikten sonra yatağımın içinde öylece oturdum . Telefonumu komodinin üzerinden alıp instagramda biraz geziniyordum ki bir anda takip isteği geldi ve bilin bakalım kimden? Evet istek Arda'dandı isteği kabul ettim ve iki dakika sonra Dm den bir mesaj geldi . Arda Selam yazmıştı. Mesajı cevaplamak için mesaja girdim ve Selam yazdım. Yaklaşık gece yarısı saat 2.30 a kadar konuştuk. Sonra birbirimize iyi geceler sabah görüşürüz deyip uyuduk.
Saat 6.15
Eda: Kızlar. Günaydıınnn. Hadi kalkın. Cerencim uyansanda bize şöyle mükellef bir kahvaltı hazırlasan nasıl olur. Cereeennnn?
Ne oluyor ya sabah sabah.Eda: Ne sabahı kuzum ya okula geç kalacağız.
Eda. Allah aşkına git başımdan. Ulan karne günü bugün biraz geç gitsek bir şey olmaz.Eda: Ilgınnnn! Duruuuu! Bari siz kalkın ya bu Ceren kalkmıyor.
Duru: Tamam. Benim kuzum, kalktım ben elimi yüzümü yıkıyorum.
Eda: valla Durucum bir ikimiz erkenden kalkmışız.
Duru: Ilgın da kalktı hem de bizden bile önce uyanmış.
Eda: Abo! Kıyamet mi kopacak geliverin başımıza :)
Duru: Niye kız. Ha! Sen Ilgın'ın erken uyanmasına şaşırdın. Şaşırma şaşırma o dün gece rüyasında araba yarışı oynuyormuş sabah da erkenden kalkmış şuan da araba yarışı oynuyor odasında.
Eda: Allah'ım sen şu Ilgın'a akıl fikir ver ne olur.
Ilgın: Ne oluyor ya.
Eda: Ooo. Ilgın hanım sonunda araba yarışının başından kalkmışsınız. Kızım sabah sabah araba yarışı mı oynanır?
Ilgın: of. Sıkıldım ben ya. Kahvaltı hazır değil mi?
Eda: Ceren hanım kalkarsa hazır olacak. Cereeennnn! Kalk kız.
Duru: Ooo. Biz boşuna uğraşıyoruz o çok geç yattı. Ben gece ikide su içmeye kalkmıştım odasının ışığı hâlâ açıktı. Biz hazırlayalım kahvaltıyı.
Ilgın: Valla ben hazırlamam. Biliyorsunuz çok üşengecim.
Eda: Of! Ilgın ya senin bu üşengeçliğin beni bir gün öldürecek. Olmaz öyle hepimiz birlikte hazırlayacağız kahvaltıyı. Kızlarla birlikte mutfağa gidip kahvaltılıkları hazırlamaya başladık.
Yaklaşık 15 dakika sonra
Kızlarrr! Uyandınız mı?
Eda: Günaydın. Uykucu.
Günaydın. Saat kaç ya?
Duru: 8.00
Neeeee! Ben niye bu saate kadar uyudum. Aşk olsun kızlar ya insan bir uyandırır ben sizi her gün uyandırıyorum ama.
Eda: Valla ben kaç kere seslendim ama tık demedin hâlâ fosur fosur uyuyordun.
Of! Tamam. Neyse ben de kahvaltı mı yapayım da yavaştan çıkalım okula doğru. Ben tam kahvaltımın başına oturur oturmaz kapı çaldı. Kızlar kapıya baksanıza.
Eda: Tamam. Ben açtım. Aaa hoş geldiniz çocuklar.
Buğra: Hoş bulduk Eda.
Arda: Ceren nerede? Kalkmadı mı hâlâ?
Eda: kalktı kalktı. Az önce uyandı. Mutfakta kahvaltısını yapıyor.
Arda: Tamamdır. Ben bir gideyim o zaman yanına.
Ben mutfakta kahvaltımı yaparken Arda geldi yanıma. Arda hoş geldin.
Arda: hoş buldum güzelim. Sana da afiyet olsun.
Güzelin miyim gerçekten.
Teşekkür ederim. Gel beraber olsun.
Arda: Yok. Teşekkür ederim. Ben yaptım.
Çikolatalı ekmeğimden bir ısırık daha aldım ve Arda bekle dedi niye öyle bir şey dedi anlamadım. Arda elini dudağımın kenarına doğru uzattı... uzattı ben öpecek diye kendimi geri çektim.
Arda: Yalnızca dudağının kenarındaki çikolatayı silecektim. Sen ne sandın ki.
Hiççç hiççç hiç bir şey canım.
Neyse kahvaltımı bitirdim. Arda hadi gel bizimkilerin yanına geçelim. Arda ile birlikte salona geçtik. Siz burda oturun da ben bi üzerimi değiştirip geleyim sonra çıkalım. Odama çıkıp üzerimi değiştirdim ve aşağı indim. Hadi çıkmıyor muyuz? Geç kalacağız.
Eda: Aynen ya. Hadi çıkalım, yoksa gerçekten geç kalacağız.
Hepimiz okula gitmek için ayaklandık. Kapıdan çıktık ve yola koyulduk.
Bölümü nasıl buldunuz?İnstagram: edebiyatblog64