Haru:Kapşonunu yüzüme fırlatan çocuk?
Jungkook saçını kurularken telefonuna gelen mesejla hazırda beklediği için direk açmıştı. Bu kadar çabuk olacağını biliyordu. Haru her şeyden önce meraklı ve düz bir kızdı. Olayı dolandırmayı sevmezdi.
Elim klavyeye gitti ama ne yazacağımı bilemedim. Birçok kere sildim, yazdım, sildim, yazdım...
Yeni bir mesajın gelmesi ise daha çok elimi ayağımı birbirine dolandırmıştı.
Haru:Cevap vermeyeceksen neden numaranı kapşonuna koyuyorsun ki? Sıkıcı.
Güldüm ve doğal olmaya karar verdim. Bu arada yatağıma sırt üstü uzanmıştım.
İlk mesajımı yazmaya koyuldum ve yolladım. Cidden kalbim maraton koşmuşum gibi atıyordu. Bu... Harika bir duyguydu. Onunla normal bir konuşma benim için imkansızdı sanki.
Kapşonlu:Bu kadar aceleci olacağını bilemezdim kusura bakma 😂
Anlaşılan seni etkileyebildim😎
Haru:Kapşonunu sana nasıl verebilirim?
