Gece anlamsız rüyalarımdan kan ter içinde uyandım. Dışarısı daha karanlıktı ne bitmeyen gün böyle. Başımın ağrısından duramadığım için yatmaktan vazgeçtim ve ağrı kesici aramaya karar verdim. Kapıyı açmak üzereyken içeriden cam kırılma sesleri geldi elim kapı kolunda kaldı bir süre. Hemen bakışlarımla odayı taradım ve camın kenarında ki içi boş eski vazoyu aldım. Darcy geceleri genelde dışarıda oluyordu nerede olduğunu bilmiyorum fakat evde olmazdı. Odada ki Darcy değilse. Elimdeki vazoyu daha sıkı kavradım ve ses çıkarmamaya dikkat ederek salona doğru yürüdüm. Karanlıktan etrafımdakinleri çok zor seçiyordum.
Sessizce duvarın kenarından salona baktım. Bütün çerçeveler ve bardaklar yerde ölü bedenler gibi yatıyorlardı. Tam kimse yok dediğim sırada mutfak bölümünden bir silüet çıktı. Bir anda o telaşla elimdeki vazoyu indirdim. İnilti sesi geldi sonra da bir bedenin yere yıkılma sesi. Sıkıca kapattığım gözlerimi yavaşça araladım. Işığı açıp hemen yere baktım. Siyahlar içinde ki bir adam camların arasında yatıyordu. Yüzünü çevirip baktığımdaysa bunun akıllıca bir öğüt olduğunu anladım. Yani Alfredo.
İnsani güçsüzlüğümle onu yerden kaldırdım ve bir sandalyeye oturtup yatak odasında bulduğum iple de bağladım. Ne olur ne olmaz. Etraftaki camları da bir yerime batmadan toparlayabildiğimde ise Alfredo iniltiler çıkarmaya başlamıştı. Mutfakta ağrı kesicimi içerken o iyice ayıldı. "Aisha?" dediğini duydum. Sandalyesinin önünde durup ona baktım. "Alfredo." dedim ben de. Güldü. Ve ben de gülüşüne sinir oldum. "Burada olduğunu bilmiyordum." dediğinde kaşlarımı alayla yukarı kaldırıp ona bakmaya devam ettim. "Darcy benden bir şey istemişti onu alıp gidecektim ciddiyim." dedi. Elimle başımı avuşturup ağrının geçmesine yardımcı olmak istedim. "Darcy senden ne istedi?" dediğimde kısa süreliğine duraksadığını hissettim ve o anda kararım kesinleşmişti. Ona güvenmiyordum .
"Eski bir kitap." dedi ve Darcy'e benzer yarım ağız gülüşünden gönderdi. "Darcy ile aranızdaki bağ ne?" dediğimde ise öfkelendi. Kendini sıkarak bunu zapt etmeye çalıştı. Arka cebimde bulunan bıçağın soğukluğu biraz daha rahatlattı beni. "Hiç bir şey. Sadece birbirimize yardımcı oluyoruz." dedi.
"Peki Darcy şuan da nerede?" dediğimde ise yine o duraksama yaşandı. "Benim evimde." çok kısa cevaplar veriyordu. 100 küsür yaşında olmasaydım ona inanabilirdim. Yetenekli bir yalancıydı. Ona yaklaşıp ceketinin cebinden telefonunu aldım. Bana bakışlarını umursamayıp telefonundan Darcy'i aradım. Onu gözümün önünde tuttum fakat onun arkasına geçip dış kapıya yakın bir yerde telefonun açılmasını bekledim. Kısa bir süre sonra da onun sesi duyuldu "Ne var?" dedi.
"Benim Aisha." dedim ve bir sessizlik oldu. Kapının yanındaki camdan dışarıdaki karanlığa baktım. O gece ki araba kapının önünde duruyordu. "Alfreodo'yu buraya sen mi gönderdin?" sessizlik uzun sürünce telefonu kapattığını düşündüm. Kulağımdan ayırıp ekrana bakıcaktım ki elime vurulmasıyla telefon yere düşüp benden çok uzağa gitti. Arkamı döndüğümde ise Alfredo bana kan çanağı gözlerle bakıyordu. "Eski günler hatrına sana zarar vermek istemiyorum fakat o kitaba ihtiyacım var." dedi. Bana doğru insan üstü hızla geldiğinde elim arkamdaki bıçağı çıkardım ve tam kalbine saplamayı denedim. İşe yaramayacağını biliyordum. O bir vampirdi . Bunu fark edememiş olmama lanet ettim. Beni tutup yere ittirdiğinde elerimde ve dizlerimde yaralar oluşmuştu. Kan kokusuyla Alfredo duygularının hakimiyetini kaybetmek üzere gibiydi. Bu oyalanmadan yararlanıp kırılan sandalyenin bacağını tam kalbine sapladım. Bu sefer başarmıştım. Damarları kurudu ve yere yığıldı. Geçmiş geçmiştir Aisha üzülme ve asla pişman olma. Ya o ya sen.
Yerdeki telefonu aldım. Ve Darcy'nin kitabı sakladığı yeri bildiğim için sevinip kitabı da aldıktan sonra evden çıktım. Önümde yapılan ani bir frenle geriye sıçradım. Darcy telaşlı bir şekilde arabadan inip bana doğru geldi. Onu hiç bu kadar telaşlı görmemiştim. "Sen deli misin? Madem o adam geldi neden kaçmıyorsun?" diye bağırmaya başladığında kulaklarımı kapattım. "Tamam bir şey olmadı kitabın burada." içeriyi göstererek "Onu öldürdüm." dediğimde ise mavi gözleri kocaman açıldı "Ne yaptın?" diye daha çok bağırdığında ise ondan biraz uzaklaştım. "Mavi yıldızı nereden buldun ki?" dediğine kafam karışmış bir şekilde ona baktım. Bunu fark etti ve bir süre gözlerini kapatıp düşündü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Vampirin İntikamı
FantasiÖlüm sadece başlangıç oldu onlar için. Ölümü yaşamak ise sonları oldu. Bu yolculukta yalnızsınız. Kimse sizinle birlikte gelemez. En karanlık anlarda ise umut yok. Bir vampir intikam alevinde yanıyor. Aslında bu hikayede ki herkesin bir intikam a...