Bölüm 20

11.6K 996 354
                                    

(Mi Soo)

Duştan çıkıp saçlarımı havluyla kurulamakla meşgulken aynanın karşısına geçip yansımamı izlemeye koyuldum. Hoseok beni odasına bırakıp duş almak için yanımdan ayrıldığından beri yüzümde oluşan kocaman gülümseyişe engel olamıyordum. Havluyla saçlarımı sarıp alev aldığını düşündüğüm yanaklarıma ellerimi yerleştirdim. 

Hoseok ile dans edişim ardından sakarlığım yüzünden havuza düşmemiz gözümün önünde sırasıyla canlanıyordu. Aslında yaklaşık bir saattir aynı sahneleri gözümde canlandırıp ayrı ayrı her biri için duygu patlaması yaşıyordum. 

''Mi Soo gelebilir miyim?''

Hoseok'un sesini duyduğumda aynanın karşısından çekilip kendimi toparladım. üzerimi giyinmiş olmama rağmen saçlarımı henüz kurutamamıştım fakat bunun herhangi bir sorun teşkil ettiğini düşünmüyordum.

''Gelebilirsin.''

Hoseok ona seslenmemin ardından kapıyı açarak içeri girdiğinde bakışlarını üzerimde gezdirdi. Anlaşılan bana göre daha hızlı duş alabilmiş ve saçlarını kurutmuştu. Hafif dağınık saçları gözünün önüne düşerken ben bir kez daha onun ne kadar harika göründüğü hakkında düşünmeye başlamıştım.

''Sıcak bir şeyler getirdim bize.''

'O gülümseyerek yanıma doğru ilerlerken ben kurduğu cümledeki 'Biz'' kelimesine takıldım. Bir gün gerçekten beraber olup olamayacağımızı merak ediyordum.

''Gelsene'' derken hala ona baktığımı fark edip kendimi toparlayarak oturduğu puflara doğru ilerledim hemen yanındaki boş yere oturduğumda Hoseok pufun üzerinde duran poları bana uzattı.

''Saçlarını da kurutmamışsın hasta olacaksın buna sıkı sıkı sarın.''

İçtenlikle gülümseyerek ona döndüm. Beni düşündüğünü belli eden cümleler kurması oldukça hoşuma gidiyordu.

''Teşekkür ederim.''

Hoseok'un yere bıraktığı bitki karışımı içeren sıcak içeceği alarak parmaklarımın arasına yerleştirdim sıcaklık ellerime işlerken Hoseok'a döndüm.

''Ailen çok sıcakkanlı, hepsi çok tatlı insanlar.''

Hoseok önce gülümsese de sonra ciddileşti.

''Ablam ve annem tam olarak göründükleri gibi fakat babam son zamanlarda ilgili olmaya başladı.''

Hoseok bakışlarını boydan boya cam kaplı duvardan dışarıya sabitledi. Odanın havuza bakan güzel bir manzarası vardı. Ardından konuşmasına devam etti.

''Çocukken babam hep işleriyle meşgul olduğundan neredeyse yüzünü hiç görmezdim. Günlerim onu özlemekle geçerdi. Bu odayı ablamla paylaşamadığımızdan ikimiz ortak kullanmaya başlamıştık. Annem de yalnız uyumayı sevmediğinden çoğunlukla burada bizimle uyurdu o yüzden üç tane yatak var bu odada.''

Hoseok'un söyledikleri üzerine odada iç yatak olduğunu henüz fark edebilmiştim. Aklım başımda değildi fakat Hoseok'un söylediği her detayı zihnime kazıyordum. 

''Ona kızgınsın sanırım bu yüzden'' dedim. Hoseok'un buna üzüldüğünü fark edebiliyordum.

''Kızgınlık demeyelim buna yalnızca benimle ilgilenmesini o zamanlar bütün kalbimle istiyordum.''

Hoseok'un söyledikleri üzerine yutkundum. Sol de babası ile vakit geçirmeyi elbette isterdi onu baba sevgisinden mahrum ediyordum. Elimde olmayan sebeplerle bu durumu saklamıştım fakat şimdi bunun için bir şansım daha olmalıydı.

Baby and Me ❧ BtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin