Bölüm 44

10.1K 855 196
                                    

(Mi Soo)

Üzerimi düzeltip, derin bir nefes alarak kapıyı tıklattım ve içeri girdim. Düzgün giyinimli, gözlüklü genç bir beyefendi oturduğu koltuktan bana göz ucuyla bakarak karşısına geçmemi istediğinde ağır adımlarla büyük masanın karşısında duran iki adet koltuktan birine oturdum.

''Sekreterlik başvurusu için geldiniz sanırım.''

Başımı usulca sallayarak benden talep ettikleri, önemli hiçbir iş deneyimim olmadığı CV'mi çantamdan çıkarıp masanın üzerine bıraktım.

İsim kartından okuduğum kadarıyla Bay Lee Jong Suk, CV'mi inceledikten sonra olumlu bir şekilde başını salladı.

''Başvurunuzu değerlendirdikten sonra size döneceğiz.''

Dudaklarımı birbirine bastırarak tebessüm ettikten sonra ayaklandım. Kapıya doğru ağır adımlar attığım sırada duyduğum mırıltı yüzünden duraksadım.

''Bir çocuğunuzun olduğu doğru mu?''

CV'de fark ettiği detayla birlikte beni durduran Bay Lee'ye döndüm.

''Evet doğru fakat çalışmam için bir engel oluşturmuyor.''

Bay Lee dudaklarını birbirine bastırıp, iyi günler diledikten sonra kapıya ulaşıp kendimi dışarı attım. Umarım bebeğimin benim için bir engel teşkil etmediği gibi, çalışacağım yer için de engel olarak görülmezdi.

Artık Yoongi ile birlikte çalışamayacağım için, okul harcımı, bebeğimin ve kendimin masraflarını karşılamam adına bir yerde çalışmak zorundaydım. 

İş başvurumdan olumlu bir yanıt almayı umarak şirketten usulca ayrıldım.

.......

Eve döndüğümde rahat bir uyku çekmek adına birtakım planlarım vardı fakat evin önünde gördüğüm ayakkabılar bunun pek mümkün olmadığının kanıtıydı.

Jimin ve Taehyung bizde olmalıydı ve bu durumda günlerdir aklımdan geçen Hoseok'u kendi evine gönderme düşüncemi muhtemelen gerçekleştiremeyecektim. 

Anahtarımı almadığımı fark ederek , kapıyı çaldım. Çok geçmeden açılan kapı ile birlikte Hoseok ile karşılaştım. Bakışma süresini minimuma indirerek, içeri bir an önce geçmeyi denediğimde, Hoseok'a çarpan bedenim yüzünden duraksadım.

Ellerini yanaklarıma götürüp, birkaç saniye buz tutmuş yanaklarıma bastırdı.

Gardımı düşürmemek adına, bakışlarım hala yerdeyken geri çekildim.

''Önümden çekilirsen, içeri geçeceğim.''

Sesimdeki soğukluk beni bile ürpertirken, Hoseok usulca kapının gerisine çekildi.

Hızlı adımlarla içeri geçmeyi başardığımda, bakışlarım Taehyung, Jimin ve Sol üçlüsüne kaydı.

''Annesi de gelmiş.''

Jimin, Sol'ün elini tutup bana doğru uzattığında, Sol nihayet bakışlarını Taehyung'un üzerindeki kaplanlı kazaktan alıp, bana yönlendirdi.

''Şuşuuu!''

Gülümseyerek yanına doğru gittim fakat bana uzanan kızımı kucağıma almadım.

''Hala buz gibiyim biraz ısınmam lazım.''

Henüz yeni iyileşmişken, hasta olmasını istemediğimden montumu çıkarıp ikili koltuğa oturdum. Bu sırada üzerime örtülen battaniye bana Hoseok'un varlığını yeniden hissettirdi.

Baby and Me ❧ BtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin