Bölüm 34

11.9K 949 320
                                    

(Hoseok)

Mi Soo ile birlikte aşağıya indiğimizde babam da dahil olmak üzere bütün aile yemek masasına dizilmişti. Sol annemin kucağında masadaki kuş figürlü tuzluğa uzanmaya çalışıyordu. Minik kurabiyemi yalnızca birkaç saattir görememiş olsam da çok özlediğimi hissedebiliyordum. 

Gülümseyen ifadem babamın bakışları ile birlikte son bulduğunda derin bir nefes aldım. Sanırım bu bakışlar gergin olmam gerektiğini söylüyor olmalıydı.

Mi Soo'nun öncelikli olarak masaya geçmesini sağladıktan sonra yanındaki boş yere oturdum. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu.

Babam bakışlarını bana odakladığında elime henüz aldığım chopstickleri yerine bıraktım. Anlaşılan yemek falan yiyemeyecektim. Mi Soo'nun da yanımda öylece beklediğini fark etmemle birlikte göz ucuyla ona baktım. Bebeğimizi beslemek zorunda olduğundan en azından bir şeyler atıştırması gerekiyordu.

''Mi Soo hadi kızım yemeğini ye. Sol acıkmış olmalı.''

Annem düşüncelerime tercüman olduğunda Mi Soo çekinerek kaşığı alıp çorbadan birkaç yudum aldı. İçim bir miktar rahatlarken yeniden önüme döndüğümde babamın sert bakışları beni buldu. Sanırım bu ''seni az sonra öldüreceğim'' anlamına falan geliyordu. Belli ki annem konuşmasını yemekten sonra yapması adına babamı öğütlemişti. Her an patlamaya hazır bir volkan gibi görünmesinin tek anlamı bu olabilirdi.

Birkaç saniyenin ardından masa yeniden büyük bir sessizliğe gömüldüğü sırada Sol ağzındaki emziği çıkarıp kafasını bana doğru uzattı. Annemin kucağından beni görmeye çalışıyordu.

''Baba?''

Ona bir tepki vermemi bekliyormuş gibi öndeki iki dişini göstererek güldüğünde, gülmemek adına dudaklarımı birbirine bastırdım. Neden en olmadık anlarda bunu yapıyordu?

Annemin kucağından kendini atmaya çalıştığında ise dayanamayarak masadan kalkıp Sol'ü annemin kucağından aldım. 

Yeniden babamın karşısına geçtiğimde ise bu sefer daha gergin hissediyordum.

''Cee eee!''

Göz ucuyla Sol'e bakma gereği duyduğumda gözlerimi kapatıp bu durumun bir son bulmasını istedim. Çünkü Sol babama merakla bakıyor ellerini yüzüne kapatıp açarak bir oyun oynadığını düşünüyordu.

''Yemeğini yediğine göre, bebekle birlikte koltuğa geç.''

Babamın ciddi ses tonu karşısında ayaklanıp koltuğa yöneldiğimde annem henüz yemeklere dokunmadığıma dair bir şeyler söylese de babam istifini bozmamıştı. 

Uzun sürmeyen yemek faslının ardından babam karşımdaki koltuğa geçtikten sonra anneme Sol'ü de alıp yukarı çıkması hakkında bir şeyler söyledi. Şu an ortamı yatıştırabilecek tek kişi annem ve Sol iken, onların gitmesi beni daha da germişti. Üstelik Mi Soo'ya kızacak ya da ters bir şey söyleyecek olmasından deli gibi korkuyordum.

''Anlatın bakalım, bir bebek yetiştirmek için yeteri olgunluğa ve sorumluluğa sahip olmadığınız halde neden gizli saklı bebek yaptığınızı?''

Gerçekten bu kadar açık mı konuşacaktı? 

Dudaklarımı ıslattıktan sonra babama döndüm.

''Mi Soo da yukarı çıksın. Başbaşa konuşalım.''

Babam histerik bir şekilde gülümsedi.

Baby and Me ❧ BtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin