Merhabalar! 39. Bölüm ile karşınızdayım. 💓 Şöyle bir bakıyorum da ne çabuk otuzlu bölümleri bitirdik... Neyse, daha nice kırklara 😂 Bu bölümü elimden geldiğince uzun yazmaya çalıştım. Umarım başarabilmişimdir. Yazmam erken bitti ve bu yüzden erken atmak istedim. 💕 Belki yarın bir bölüm daha gelebilir.... 🙈 Daha fazla uzatmadan size iyi okumalar diliyorum!
Bu arada Kısa Hikaye de 1. Sıraya yerleşmişiz! Hiç söylemiyorsunuz 😂 Sizlere ne kadar teşekkür etsem az. İyi ki varsınız. ❤️
Babaannemlerden döndüğümüzde saat daha erkendi. Her zamanki gibi odalarımıza gidecekken annemin sesini işittim. "Üstünüzü değiştirip yanımıza gelin!"Enis Acar'la birbirimize anlamsız bakışlar atarak odalarımıza geçtik. Odama geçer geçmez okul kıyafetlerimi üzerimden çıkarttım ve sarı polar pijama takımımı giydim. Hemen ardından saçlarımı gelişigüzel bir şekilde toplarken aynadaki yansımama baktım. Berkant'ın deyimiyle tam bir civciv olmuştum.
Salona geçtiğimde annemle babamı koltukta oturur halde buldum. Babam bir yandan elindeki dergiyi okuyor bir yandan da göğsüne doğru yatmış annemin kızıl saçlarıyla oynuyordu. Annemse televizyonda kanalları geziyordu. Onlara şöyle bir uzaktan bakınca ne kadar harika bir tablo olduğunu fark ettim. İleride kesinlikle kocamla bu uyumu yakalayabilmeliydim.
"Geldim!"
Sesimi duyan annem toparlanarak oturur pozisyona geldi. Babam elindeki dergiyi düzgünce ortadaki sehpaya bırakırken, "Kardeşin nerede?"diye sordu. Omuz silktim. "Gelir şimdi."
Annem, "Okuldan mesaj geldi. Haftaya sınavlarınız başlıyormuş,"diyerek söze girdi. Öyle miymiş? Bize niye söylememişlerdi?
Sırıttım. "Valla size sormak lazım. Okul bizden çok velileri bilgilendiriyor. Ben de şimdi sizden öğrendim."
Babam kibar bir kahkaha attı.
"Biz de dedik ki, zaten evlatlarımızın yüzünü normalde zor görüyoruz; bir de sınav haftasında ders çalışmaktan hiç göremeyiz."
Şirince gülümserken, "Tabii, doğru düşünmüşsünüz,"diye mırıldandım. Bakışlarımı yere indirirken yanımda bir beden hissettim. Enis Acar Beyler teşrif edebilmişti.
"Annecim uyuyakaldın zannettik."
Acar saçlarını sağ eliyle karıştırdı. Anlaşılan duş almıştı çünkü kafasından yüzüme sıçrayan su damlacıklarının başka bir açıklaması olamazdı. Sinirle ona baktım. "Havlu diye bir şey icat etmişler, bilmem bilir misin ama?"
"Git kullan o zaman Nilperi."
İkizimin bazen bipolar olduğunu düşünüyordum. Bu dengesizlik normal değildi bence.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babasının Kızı|Yarı Texting
Short Story''Bön bön çocuğu izleyeceğine yemeğini ye.'' ''Seni mi izlememi tercih ederdin?'' iğnelemem ona koymamış olacak ki, çapkınca sırıttı. ''Kusura bakma, çilli. Tipim değilsin.'' ''Bana diyene bak! Seni gidi aptal çam yarması!'' Sandalyesinden kalkmadan...