"Bak çocuğum, bak canım arkadaşım, bak! Burada ne yazmış? Tundra biyomu."
"Biyom ne lan?"
"Deminden beri söylüyorum ya Berkant! Benzer bitki ve hayvan topluluklarını barındıran yaşam ortamlarına deniyor!"
"E ne işimize yarıyor bu şimdi? Öğrendim de ne oldu?"
Yarım saattir salonda oturmuş ders çalışıyorduk. Daha doğrusu ben çalışıyordum, Berkant ve Sırma kavga ediyordu.
"Azıcık sessiz olsanıza! Deminden beri aynı soruyu üç kere okudum!"diye bağırdım onlara doğru. Önümdeki problemi bir türlü çözemiyordum.
Berkant alayla güldü. "Üç kere okuduysan demek ki geri zekalısın minnoşum. Çok zorlama."
Boşta duran kalemlerden birini alıp ona fırlattım. Hain pislik dalga geçiyordu bir de utanmadan!
"Berkant! Dön önüne. Oku şunları,"diyerek Sırma onu azarlayınca uslu çocuk olup önüne döndü Berkant. Sonra tekrar fısıldaşmaya(!) başladılar. Ben de önümdeki testle boğuşmaya devam ettim.
Yarım saat sonra önümdeki test bitmişti. Kalemi masanın üzerine fırlattım ve ellerimi çıtlattım. Çıkan ses beni rahatlattıktan sonra telefonumu elime aldım. Deniz Beyler ne yapıyormuş bakalım, değil mi?
Arca: Ne yapıyorsun?
Telefonun başında bekliyor olacak ki hemen Yazıyor... yazısı belirdi.
Çam Yarması: Babaannemin evlilik vaazlarını dinliyorum, güzelim. Sen? lkfljgkldfg
Arca: Nee? aepdlşkflşgk ciddi misin?
Çam Yarması: Evet işhlişhlghk
Çam Yarması: Aslında Derya'ya anlatıyor ama şey modunda, kızım sana söylüyorum gelinim sen anla şlkljlkfdjıojeıodo
Arca: Ablan ne diyor peki?
Çam Yarması: Beş sene sonra görüşelim babaanne diyor agduyehdej
Çam Yarması: Siz ne yapıyorsunuz?
Arca:
Arca: Biz de durumlar böyle lfkjdlkfjg
Çam Yarması:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babasının Kızı|Yarı Texting
Short Story''Bön bön çocuğu izleyeceğine yemeğini ye.'' ''Seni mi izlememi tercih ederdin?'' iğnelemem ona koymamış olacak ki, çapkınca sırıttı. ''Kusura bakma, çilli. Tipim değilsin.'' ''Bana diyene bak! Seni gidi aptal çam yarması!'' Sandalyesinden kalkmadan...