illegal | yoonmin

11| Miyavlamak

Seokjin, Namjoon ve Yoongi karşılarındaki evlere girmeye cesaret edemez bir halde arabada bekliyorlardı. Dün Kim Taehyung onları -Min Yoongi'yi- sert bir şekilde evden kovmuştu. Min Yoongi yaptığı yanlışın ne olduğunu bilmediğinden sesini çıkarmasa da Kim Namjoon banka hesaplarında olacak olan erozyon yüzünden endişe içerisindeydi.

"Bu kadar kasma Namjoon, bir şey olmayacak." Seokjin Min Yoongi'ye ters ters bakarak konuşmuştu. Yoongi yüzünden bu haldeydiler.

"Sende gidip bize bir şeyler al Yoongi. Boş boş durmaktan acıktım ve burada tıkılı kalmamızın tek suçlusu da sensin."

Yoongi gözlerini devirmiş ve bıkkın bir ruh haliyle arabadan inerek Seokjin'in işaret ettiği markete doğru yürümeye başlamıştı. Abartıyorlardı.

Markete girip birkaç paket çubuk kraker ve hyungu sevdiği için hamur işi aldı. Elinde beyaz market poşeti ile geri dönerken gördüğü turuncu saçlar adımlarını yavaşlatmıştı.

Park Jimin gri eşofmanları ile yere eğilmişti. Saçları çok fazla dağınıktı. Bu hali Yoongi'ye ilkokul zamanlarında sınıfça yaptıkları çiftlik gezisini hatırlatıyordu. Vahşi kazlar bir anda üstüne atlamış ve onun hassas beyaz tenini gagalarken saçlarını da çok dağıtmışlardı. Park Jimin bu haliyle üstünden dev bir kaz sürüsü geçmişe benziyordu.

Min Yoongi onun neye baktığını görebilmek için biraz daha ilerledi ve gördüğü şeyle duraksadı. Park Jimin yüzündeki çökmüş ifadeye rağmen büyük bir gülümsemeyle minik bir kediye bakıyordu. Minik kedi zaten minicik olan avuçlarının arasında neredeyse kaybolmuştu. Jimin'in gözleri gülümsemesinden dolayı bir çizgi halinde kısılmıştı ve tatlı sesiyle karşısındakini kediye eşlik ederek miyavlıyordu.

Yoongi bu görüntü karşısında kaskatı kesilmişti. Kedileri her zaman çok şirin bulurdu ve turuncu saçlı bu çocuk şu an tam bir kediydi.

Park Jimin dudaklarını kedinin minik burnuna bastırdığında Yoongi gözlerini kaçırmış ve adeta ortamdan kaçarcasına arabaya doğru ilerlemişti. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve o ne yapması gerektiğini bilmediği zamanlardan nefret ederdi. Tıpkı şu an olduğu gibi...