13| Park Jimin'in yüzleri.

11.2K 1.2K 285
                                    

"Hazır mıyız millet?"

Barın giriş kapısının ardındaki uzun koridorun içinde duran Jung Hoseok ışıltılı kırmızı saçları ve deri kıyafetleri ile gerisindekilere bakıp gülümsemişti.

Karşılık olarak hepsinden onaylayan mırıltılar çıkarken elini yumruk yaparak baş parmağını yukarı kaldırmıştı. "Hadi bu işi bitirelim o zaman."

Yedisi de farklı noktalara dağılırken Park Jimin de bar tezgahının yakınına gelmişti. Bar taburesine oturup dizlerini tezgaha yaslamıştı. Turuncu saçları dağınıkça alnına dökülüyordu. Beyaz ipekten gömlek ve sımsıkı dar bir pantolon giymiş, gözlerine sürme çekerek dağıtmıştı.

"Boş musun yavrum?"

Yüzünden rahatsız edici seviyede tıraş losyonu gelen hafif tıknaz bir adam sağına oturmuş, ona sırıtıyordu. Jimin onun yüzüne kusmaya çok fazla istese de isteklerini kontrol altında tutmaya çalışarak sadece gülümsemişti çünkü aradıkları adamı resmen gökte ararken yerde bulmuşlardı ve işi baltalamak istemezdi.

Gözleri, onları biraz ileride elinde içki bardağıyla sırtını duvara yaslamış bir şekilde onları izleyen Min Yoongi'ye takılmıştı. Mint saçlının üzerinde geniş yakası olan koyu gri metalica tişörtü ve siyah renkli yırtık pantolon vardı. Başına kırmızı bir bandana takmıştı ve kesinlikle çok ateşli görünüyordu.

Öte yandan Min Yoongi ise kafa karışıklığı içindeydi. Park Jimin'in çok farklı yönleri vardı. Park Jimin neşeliydi, Park Jimin umursamazdı, Park Jimin kendisine yapılan haksızlığa sesini çıkarmazdı, Park Jimin şirindi, Park Jimin seksi ve baştan çıkarıcıydı.

Yoongi kelimenin tam anlamıyla Jimin'i çözemiyordu. Tam onun karakterini kavramaya başlamışken karşısına yeni bir yüzü çıkıyordu. Lise zamanlarında olsa çirkefçe Jimin'in yüzüne karşı 'seni yüzsüz!' diye bağırabilirdi belki de ama lisede değildi ve Park Jimin de liseli değildi. Bunu söylediği an büyük ihtimalle suratının ortasına yumruğu yerdi. Min Yoongi o an için düşündü. Elleri bu kadar küçükse, attığı yumruk çok mu sevimli olurdu?

Jimin tam adama ters bir cevap verecekken adamın telefonuna gelen bildirim ile aynı anda toz olması eş zamanda olmuştu. Turuncu saçlı olan neye uğradığını şaşırmış bir şekilde etrafına bakarken tıknaz adam çoktan uzaklaşmıştı bile.

Sinirle oflarken tombul parmaklarını saçlarından geçirmişti. Jung Hoseok küçüğünün bu halini fark ederek anında yanına ulaşmış ve omzunu destekler bir biçimde sıkmıştı.

"Bu sefer olmasa bile bir daha ki sefere olacak Jimin-ah."

illegal | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin