"Hyungnim~ Bir daha mı düşünsek?"
Namjoon, hyungunun kabul etmeyeceğini bilmesine rağmen yine de şansını denemekten çekinmiyordu. Çünkü Kim Namjoon korkuyordu, bu bir gerçekti ama ona göre aklı başında olan tek zeki kendisiydi ve yine ona göre bu zeki diğer ikisinin kıçlarını korumalıydı.
Yoongi, son yarım saattir ona dil döken Namjoon'u takmıyordu bile. Kim Seokjin dudaklarının arasında evirip çevirdiği elmalı lolipopunu bir kez daha döndürüp kendisinden küçük bu iki çocuğa çevirdi bakışlarını. Namjoon'u kesinlikle haklı bulmuyordu, IQ'su yüksek olabilirdi ama bu onun tam bir korkak olduğunu değiştirmiyordu. Öte yandan Min Yoongi'nin bu tedbirsiz tavırları da onu endişelendirmeye yetiyordu. Bu kadar umursamaz olmamalıydı.
"Namjoon yeter artık boşa konuştuğun. Bunu yapmak zorundayız. Yaptığımız hoş değil ama kötü bir şey de değil. Şimdi o çeneni boşa yormak yerine bize biraz Illegal çetesinden bahset. Sonuçta bizi uzun bir işbirliği bekliyor."
Seokjin şüphesiz bu grupta aklı en çok başında olandı. Ne Namjoon gibi sürekli panik halinde ve korkak, ne de Yoongi gibi üşengeç ve umursamazdı. Sadece çok fazla yakışıklıydı ve dünyadaki en iyi omuzlara sahipti. En azından kendi düşüncesine göre...
Namjoon pes etmişlikle omuzlarını düşürdü ve dizüstü bilgisayarının başına geçti. Silmekten korktuğu sekmeleri açarken, aklına gelen şeyle kenardaki çekmeceden küçük kuzeni Minnie'nin çilek desenli çıkartmalarını çıkarttı. Aslında ona almıştı ama Minnie onu burada unutmuştu. Minnie'ye yeni çıkartmalar alacağını düşünerek farklı renk ve boylardaki çilekleri inceledi. Büyük ve parlak kırmızı renkteki bir çileği bilgisayarının ön kamerasına yapıştırdı ve biraz da olsun rahatladığını düşünerek rahatça sandalyesine yaslandı. Artık onu izleyemezlerdi.
Seokjin ve Yoongi ise onun yaptığı bu harekete karşı kaşlarını kaldırmışlardı. 94'lü velet cidden kafayı sıyırmıştı sonunda.
"Namjoon Tanrı aşkına, ne halt ediyorsun acaba?"
Namjoon fısıltıyla bir şeyler söyledi. Min Yoongi duyamadığı sözcüklere karşı kaşlarını çattı. Namjoon'un kafası cidden yerinde değil gibi duruyordu.
Namjoon bu sefer de Honey Pie şeklindeki büyükçe bir çıkartmayı bilgisayarın hoparlör kısmına yapıştırdı. Düzgünce yapıp yapmadığını kontrol ettikten sonra genişçe sırıttı. Cidden çok zekiydi.
"Hyung bizi izlemesinler diye kamerayı, duymasınlar diye de hoparlörü kapattım."
"Siktir oradan paranoyak. Milletin işi gücü kalmadı bizi dinleyecek tabii."
"Yoongi küfür etme, Namjoon sende boş konuşmayı kes ve bize biraz konumuzu anlat."
Namjoon Seokjin'in bu tavrına gözlerini devirmeden edemedi. Aynı annesi gibi konuşuyordu büyük olan.
"Neyse, hm... çetenin adı Illegal. İngilizce bir kelime ve yasadışı anlamına geliyor. Legal kelimesinin opposite hali. Yasal anlamına geli-"
"Şerefsize bak şerefsize, iyiki bir İngilizce biliyorsun it herif. Sanki anlamadık hiçbir halt bilmediğin halde yarım saattir saçmaladığını."
"Namjoon bak ağzımı bozmayacaktım ama senin ben harbi amına koyayım. Bildiğin bir şey varsa söylesene."
"Hah, cahiller. Bilmiyorsunuz sonra bana kızıyorsunuz. Seokjin hyung bırak o ayakkabıyı yerine. Tamam tamam anlatıyorum. Bakın şimdi... Illegal çetesi dört üyeden oluşuyor. Bunlar Kore'nin en iyi adamları. Kıyıdan köşeden gördüğüm kadarıyla isimleri Dárren Penumbra, Ukiyo, Golden Nochu ve Vante. Liderleri falanı filanı var mı bilmiyorum ama hepsinin farklı alanlarda uzmanlıkları olduğu söyleniyor. Hatta söylentiye göre ulusal istihbarat teşkilatları bazenleri onlara bile gidiyormuş."
Yoongi kaşlarını kaldırarak ona baktı. "Bütün bunları nerden öğrendin Joon?"
Namjoon omuz silkti. "Dedikodu sayfalarından." Dedikodu sayfaları bazen işe yarayabiliyordu sonuçta.
"Gerçek isimleri neymiş?" Min Yoongi'nin dikkatini çekmişti bu çete.
"Dedikodu sayfalarının duyumlarına göre müşterilerine bir anlaşma imzalatıyorlarmış. Anlaşmaya göre sanırım gerçek isimlerinin medyada veya orada burada falan geçtiklerini duyduklarında anlaşma imzaladıkları kişiyi soğan gibi soyuyorlarmış. Eh adamlar zaten internetin lordları, onlardan böyle şeyler saklı kalmazmış. Anlayacağın kırk haramilerin belgeli 21. Yüzyıl versiyonu. Ve birde kızın tekinin dediğine göre bir tanesinin fena kalçaları varm-"
"Namjoon siktir git."
Nasıl gidiyor? Daha tam açmadım ama gidişattan memnun musunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
illegal | yoonmin
FanficPark Jimin ülkenin en iyi hackerlarından oluşan prestijli bir çetenin üyesiydi.