Gözlerimi tekrar açtığımda Isabell'im gitmişti. Isabell'im yanımda yoktu. Etrafıma bakındım. Gitmişti… Biraz ilerideki kayalıklara doğru yavaşça ilerledim. Soğuk kayalıklar ayaklarıma temas ettikçe ürperiyordum. Aşağıya doğru başımı uzattım. Onu orada görmeyi beklemiyordum. Kana bulanmış beyaz elbisesi rüzgarda dalgalanırken etekleri suya temas ediyordu. Ellerini suya sokmuştu sanki kendinde değil gibiydi. Yavaş hareket etmeye çalışarak, onu korkutmamaya dikkat ederek onun yanına süzüldüm.
Benim geldiğimi hissetmiş olacak ki arkasını dönmüştü.
Bileğini gördüm o an. Asa dövmesinin yanlarından kan akıyordu.
Gözlerinde korku pırıltıları görsem de şaşırmışa benzemiyordu. Farklı gözüküyordu. Belki daha huzurlu belki daha olgun ama kesinlikle eskisi gibi değildi. Dudaklarının kenarının hafifçe kıvrıldığını gördüm. Bakışlarını arkasındaki eşsiz okyanusa çevirdi. Dalgalar kıyıları dövmeye hazırlanmışçasına hızla yaklaşırken sinirleri yavaş yavaş sönüyormuş gibi kıyıya geldiklerinde sakinleşiyorlardı.
Isabell konuşmuyordu ve bana bakmamaya çalışıyordu. Oysa ben ondan gözlerimi alamıyordum. Kana bulanmış beyaz elbisesinin askılarını omuzlarından sıyırıp elbiseyi kolayca üzerinde sıyırdı. Elbise suların üzerinde dalgalanırken suya kırmızılık bulaştırıyordu. Isabell tam karşımda üzerinde kilodu ve sütyeniyle duruyordu. Soğuk suya küçük adımlar atarak vücudunu hazırlamaya çalışıyordu. Öylece onu izliyordum, o kadar güzeldi ki. Artık su göğüzlerine kadar gelmişti. Ne yapmaya çalıştığını anlayamıyordum. Ama yerimden kıpırdayamıyordum. Beni büyülemişti sanki onu uzaktan izlemek o kadar güzeldi ki. O an onu istediğimi anladım. Benim olmasını istiyordum ama uzaklaşmasına izin veriyordum.
Üzerinde kalan tek şey olan pantolonumu sıyırdım ve suya girdim.
Gerçekten soğuktu iliklerime kadar üşümüştüm. Kafamı sallayıp düşünceleri aklımdan kovmaya çalışırken artık Isabell’i göremiyordum. Gözden kaybolmuştu. On dakika gibi bir süre geçmişti ama onu hala göremiyordum. Nereye kaybolmuştu? Suya dalıp kanatlarımın da yardımıyla daha da hızlı yüzmeye çalışıyordum ama hiçbir yerde yoktu. Nefesimi daha fazla tutamayacağımı anlayıp sudan çıktım. On beş metre ötede güneş ışıklarıyla parlayan noktayı o an fark ettim. Kanatlarımdan biraz daha güç alıp o noktaya doğru kulaç atmaya başladım.
***
Isabell suyun üstünde kollarını açmış, kelebek gibi dalgalarla birlikte savruluyordu. Kendini suyun akışına bırakmıştı. Ona biraz daha yaklaştım. Parlaması gözlerimi alıyordu. Elimi beline koyup onu kendime doğru çektim. Benim olduğumu anlamış olacak ki oda hemen ellerini boynuma sardı. Kanatlarımı biraz sallamaya çalıştım hala onlara alışamamıştım. Arkamda bütün bedenimi saran beyaz tüylere baktım. Islanmış ve daha da ağırlaşmışlardı. Daha hızlı çıkmaya başladım. Suyun üzerine çıkmaya başlamıştık ve kanatlarım suda dalgalara zıt dalgalar oluşturuyordu. Rüzgarın vücuduma değdiğini hissettiğimde ürperdim. Isabell kucağımda masumca yatıyordu gözleri hala kapalıydı. Boynumdaki kollarını biraz daha sıkı sardı. Buz gibiydi ama hala parlamaya devam ediyordu. Kolarımın arasındaki zayıf bedenini dikkt ederek daha çok kendime yaklaştırdım. Suya temas etmeden kayalara doğru uçmaya başladım.
Isabell’in narin bedenini kayaların üzerine bırakırken birşeyler mırıldanıyordu.
-Burdayım bebeğim. İyi olacaksın. Söz veriyorum. Diye onu sakinleştirmeye çalışırken vücudu titriyordu. Saçlarından akan sular kayaları ıslatırken Isabell’in eskisi gibi olmadığını bir kere daha anladım. Sarı saçları bir ton daha açmış uçlarında alevleri andıran ama alev olamayacak kadar yeşil olan noktalar belirmişti. Derisinde de yeşilimsi pullar vardı.
Isabell’in vücudu kasılırken onu kendime daha çok yaklaştırdım. Kasılan bedenini kollarımın arasında alıp ısıtmaya çalıştım. Bütün güneş ışıkları etrafımızı sarmıştı ama görevlerini yerine getirmeyeceklerini belli edercesine etraflarına hiç sıcaklık yaymıyorlardı. Bir kere daha;
-Buradayım bebeğim. Yanındayım. Diye mırıldandım. Vücudu kasılmaya devam ederken onu daha çok sarmaladım. Onu kaybedemezdim.
Bu bölüm biraz kısa oldu kusura bakmayın :/ yarın yeni bir bölüm daha eklemeye çalışacağım :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Hayat
RomanceDaha önce hiç kendinizi dejavu yaşarken hissetmiş miydiniz? Rüyanızda gördüğünüz bir olayı sanki yaşamış gibi ya da yaşadığınız bir olayı rüyanızda gördüğünüzü zannettiğiniz oldu mu? Hayır mı yoksa evet mi? Isabell Wood bunu on dört yaşından beri ne...