'Fotoğraftaki Mert'^^
Montumun cebinden eymenin bana aldığı mavi kulaklığımı çıkartıp telefonuma taktım. Müzik listeme girip Edisin An şarkısını açıp dinlemeye başladım.
Birkaç adim attığımda yanımda Ali belirdi. Onun olduğunu pekala biliyordum ama dönüp yüzüne bakmadım. Sol kulaklığımın çekilmesiyle yüzümü ona döndüm gülümsüyordu. Kulaklığı kulagına taktıktan sonra.
"Hımm güzel parçaymış." Dedi. Kulaklığımı kulağından çektim.
"Kulaklığıma dokunma!" Diye dedim tehditkar bir şekilde. Gülümsedi ellerini ceplerine koyarak.
"Ne o özel birinden mi hediye?" Sinirden gülümsedim.
"Sanane?" Diyerek kulaklığımı takıp yürümeye devam ettim. Gerizekalı onun yüzünden aşkım edisin şarkısıda bitmişti.
Dersaneye geldiğimizde duvar kenarına oturdum. Melisa ve Murat yine yan yana oturuyorlardı. Bende kalas ali beyle oturuyordum. Kulaklığımında çalan yüksek sadakatin şarkısıyla yüzümde gülümseme oluyordu.
Sıramın üzerine kollarımı koyup yüzümü kollarımın üzerine koydum.
'Belki üstümüzden bir kuş geçer, kanadından bir tüy düşer.'
Diye devam ediyordu şarkı. Gözlerimi kapatıp kendimi şarkıya bıraktım. O sırada tekrar kulaklığımın teki çıkarıldı. Gözlerimi araladigimda Ali kollarını sıraya koymuş yüzünüde kollarına almıştı. Şuan oldukça yakındık dışardan biri bizi görse yanlış anlayabilirdi. Tam birşey söyleyecekken Ali konuştu.
"Sadece müzik dinlemek istiyorum. Söz rahatsız etmem seni." Dedi. Ses tonu özlem bir tondaydı yada bana öyle geliyordu.
"Tamam." Gülümsedi.
"Teşekkür ederim." Gülümsedim. Şarkıyı beraber şarkıyı dinledik. O benim gözlerimin içine bakarken bende onun gözlerinin içine bakıyordum.
Bu durum nedense beni rahatsız etmiyordu ki ben öğretmen bile bana bir kaç saniyeden fazla baksa rahatsız olan bir insandım. İstemesemde aralık olan gözlerimi kapattım.
'Gül renginde gün doğarken Boğaz'dan gemiler usulca geçerken...'
'Hiçbir yüz güzel değil senin yüzünden.'
Şu klarnet tarafı beni benden alıyordu. Acayip güzeldi.
Tam o sırada Ali'nin sesini duydum.
"Hiç bir yüz güzel değil senin yüzünden." Dedi. Oysa şarkı bitmişti gözlerimi açtığımda ağzımdan
"Hi?" Lafı çıktı. Ali söylediğim kelime ona komik gelmiş olacak ki gülüyordu. Kulaklığını çıkartıp bana uzattı.
"Şarkı öyle diyor ya hoşuma gitti." Dedi. Birşey söylemedim gülümseyip telefonu ve kulaklığımı çantama attım.
Sınıfın kapısı açıldığında Hasan hoca girdi. Hasan hoca dershanenin en yakışıklı, en iyi Türkçe öğretmeni, öğrencilerin en iyi arkadaşıydı. Yani şöyle Hasan hoca enlerin adamıydı.
Hasan hoca öğretmenler masasına oturup yoklamayı almaya başladı.
"Kenan?"
"Burda."
"Selen?" Dershanenin en sinir kızı herkesi elde etmeye çalışıyor. Bunun içinde Alide var.
"Burda."
"Mustafa?"
"Burdayım teacher." Diyerek elini kolunu salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK
Teen FictionNormal hayatımın içine giren anormal insan seni seviyorum. "Normal çift değiliz biz manyağız." 🦋 30.11.2018