1.5

93 36 13
                                    

'Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Oy veriyorsunuz yorum yapmıyorsunuz. Yorum yapıyorsunuz oy vermiyorsunuz. Bu durum canımı sıkıyor. Lütfen ama lütfen emeğe saygı duyun. Şimdiden oy ve yorum yapan herkese teşekkür ederim.'

Mert'in babası birkaç adımda yanımıza gelip karşımızda durdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Mert'in babası birkaç adımda yanımıza gelip karşımızda durdu.

"Kızıl yarim dediğin bu hanım kızımız mi?"

Ups? Babasına benden mi bahsetmişti. Bu elimi ayağımı birbirine dolayacak bir hareketti. O sırada gözlerim yanımda duran Mert'e kaydı. Onunda gözleri benim üzerimdeydi bir kaç saniye bana baktıktan sonra elini ensesine atıp kaşıdı.

"Evet baba. Şey Bade... Bade babam. Yani Mustafa baban, yani kaynatan."

Dediği kelimeyle gözlerim fal taşı gibi açıldı. Mustafa baban, kaynatan Allah seni almasın Mert. Karnına bir tane geçirdiğimde bana baktı. Ağzımın içinden konuştum.

"Ne diyorsun sen?"

"Ne bu olacak bir şey."

Yanaklarım tıpkı soba gibi sıcacık olmuştu. Evet evet tıpkı bir soba gibi. Ne var yani sobayı seviyorum olamaz mi?

Mert elini yanaklarıma atıp güldü.

"Ya şu surata bak nar gibi kızardın. Utanma kızıl yarim. Babamla tanış." Ellerine vurup ellerini yüzümden çekmesi icin işaret ettim.

Yönümü Mert'ten Mustafa amcaya dönderdim. O sadece gülümsüyordu bu duruma. Elli bana uzatınca bende elimi uzatıp sıktım.

"Tanıştığıma çok memnun oldum efendim." Mustafa amca bana kocaman gülümse gönderdi. Allahım aynı Mert gülümsemesi, yürüyüşü, konuşması.

"Bende memnun oldum kızım. Ama şu efendimi kaldıralım. Bana Mustafa baba diyebilirsin."

Diyince Mert kıkır kıkır gülmeye başladı. Ona ters ters bakıp babasına döndüm.

"Biz çıkmıyoruz, yani aramızda bir çekim vardır elbet ama çıkmıyoruz, sevgili değiliz, arkadaş hiç değilizdir." Mert'i gösterip şirin şirin gülümsedim.

"Zaten bunun neresini sevebilirim ki, tamam biraz kaslı, yakışıklı, Allah nazardan korusun maşallah tüh tüh erik gibi kütür kütür çocuk ama dediğim gibi biz sevgili değiliz, sevgili olsak haberim olurdu."

Diyip 32 dişimi gösterdim.

"Biran hiç bitmeyecek sandım bahsettiğin kadar varmış.Biraz önce pek öyle görünmüyordunuz ama neyseee."

Sonra Mert'e döndü.

"Eve gidiyorum sende kız arkadaşını evine bırak çabuk gel."

"Tamam baba."

Tam arkasını dönüp giderken arkasından bağırdım.

"Kız arkadaşı değilim." Mustafa amca sağdan bir bakış attı.

İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin