Kısa bir süre sonra
Jungkook yanıma yaklaştı ve sordu:
-Zeynep ne zaman ateşi yakacağız
Ben:
-Birazdan
Jungkook:
-Hadi ya çalı çırpı toplayıp yakalım
Ben:
-Ben tamam beni ikna ettin hadi iş başına***********************************
Çalı çırpı toplayıp ateş yakmıştık. Ve ben anlatmaya başlamıştım.
Ben:
-Bundan 3 yıl önceydi. Yolda yürürken elime defter gibi kalın bir broşür verdiler. O sırada ben bir üst geçidin altından geçiyordum. Garip taraf ise cumartesi öğlen olmasına rağmen kimse yoktu etrafta. O sırada broşür düştü bende yerden kaldırdım. Bur geçit çıktı parmağımı soktum ve geri çektim. O sırada broşürde yazan sözler aklıma geldi "macera sizi çağırıyorsa siz de maceraya katılın" biraz bu söz üzerine birazda tıpkı Jimin gibi merakıma yenik düşerek girdim. Girdiğimde etraf korku filmi gibiydi. Her yer karanlık o sırada da en başta kocaman harflerle yazan yazı geldi gözümün önüne " YÜRÜ IŞIĞI GÖRÜNCEYE KADAR YÜRÜ ÇIKMAZDA İSEN YÜRÜ KARANLIĞI AYDINLATANA KADAR YÜRÜ" bende yürümeye başladım. Bir an da labirentim ışıkları bölüm bölüm yanmaya başladı ve esi göründü. Bana her şeyi anlattı. Sonrada bunları en yakın zamanda arkadaşlarıma söylememi istedi. Ben ilk olarak hazal ile ırmak'a söyledim. Onlar zaten bu işe seve seve kabul edicekler. Ve büyükte bir şok yaşamayacaklardı. Öylede oldu hatta Irmak çok mutlu oldu. Labirentin eski sahipleri bizi bulamadan öldürüldükleri için bizi perilerimiz eğitti. Neyse hazal o günün akşamı çalışmak için sihirli flütü götürdü bunu petek ile rukiye gördü biz de söyledik en son da zeynep ve ayşe öğrendi. Gelelim ikinci soruya bundan iki yıl önceydi. Bize perilerimiz yardımcılarımızın bts olduğunu söyledi. Biz konuşurken irena army olduğumuzu duymuş ki güçlü bir büyüceye adamlarını sizin kılıklara sokmuş. Biz de bir gün siz sandığımız kişleri labirentte bırakıp gittik. Eğer 5 dk daha geç kalsaydık bütün eserler gitmiş olucaktı. Neyse ki büyük çoğunu kurtardık. Diğerlerini ise Malako'nun elone geçmeden. İşte bizim army oluşumuzla bizi kullanmalarından dolayı söylemek istemedik. Hem bilseniz de bilmeseniz de ne değişir ki
E sıra sende jungkook
Jumgkook:
-Pekala ilk olarak Hazal ve Zeynep sizi ekmiyoruz. Nereden mi biliyoruz şöyle ki biz akıl okuyabiliyoruz. Çünkü biz vampiriz daha doğrusu onlar vampir ben melezim (bilmiyen yoktur ama yine de varsa diye yazıyım dedim yarı vampir yarı kurt)
Ben:
-Şaka mı gerçek mi bu?
Jungkook:
-Maalesef gerçek
Zeynep:
-Peki neden bize söylemediniz.
Jungkook:
-Bazı vampirlerin daha sıcak ve taze olduğu için insanların kanını içip öldürdüğünü biliyorsun değil mi? Bu arada merak etmeyin asla öyle beslenmeyiz zaten onun sonucu bir kurt tarafından öldürümüş olurduk galiba
Rukiye:
-Zor olmalı nasıl dayandınız
Jimin:
-Oldukça zor zaten. Mesela boğazında hep keskin bir acı var. Ama alışyorsun
Suga:
-Artık eve gitsek uykum geldi.
Hazal:
-Benim de
Ben:
-Dönelim gerçi uyayamayacağım ama
Jungkook:
-Neden?
Ben:
-Yarın ırmak geliyo heyecan yaptım
Jungkook:
-Senin adına sevindim ayrıca o kızla tanışmak istiyordum. Neyse hadi sizi evlerinize bırakalım diyip bizi evlerimize bırakırlar. Sonra da kendi evlerine giderler.Irmak Geliyor
Sabah uyandığımda dolabımın ucunda bir not buldum not jungkook'tan dı. Notta
Zeynep Beyza'ya
Zeynep Beyza biz bugün labirente öğleye doğru gelicez. Açıkça söyleyeyim zaten vampir olduğumuzu biliyorsunuz. Ormana gidip avlanacağız sonra geliriz.
JungkookKızlarla kahvaltı yaptıktan sonra havalimanına gittik. Biraz zaman sonra Irmak geldi ve hasret giderdik. İki hafta olmasına rağmen onu çok özlemiştik. Hasret giderdikten sonra arabaya binip Seul'da gezmek için bir yerlere gittik. O sırada Jhope beni arayıp nerede olduğumuzu sordu ben de ona biraz geziceğimizi söyledim.
Labirente girince seslenirim.
Ben:
-Jungkook, suga, tae, rm, jin, jimin, jhope neredesiniz?
Jungkook:
-Buradayım e ırmak diyordun nerede?
Ben:
-Hakketten nereye gitti o Irmak neredesin?
Irmak kapıdan görünerek "buradayım" dedi.
Ben:
-Jungkook bu Irmak o sırada jungkook dalmıştı jungkook iyi misin
Jungkook:
-Hıh İyiyimAslında bu bakış bana ilk görüşte aşkı hatırlatsa da jungkook'un sert bakışları ile bu düşünceyi aklımdan çıkarırım.
Selam Millet nasılsınız? Eğer kötüyseniz iyi bir haber veriyim mutlu olursunuz belki eğer mutluysanız yine iyi bir haber veriyim daha çok mutlu olursunuz belki. E gelelim habere İtiraf bölümlerine başlıyorum kısaca çıkma tekliflerine ordan da mutluluğa giden bir yuvaya....
İtiraf bölümlerinde ki hikayeleri aklımdan planlayacağım canlandıracağım derken çok uğraştım umarım beğenirsiniz. Ama yemin ederim hiç birini internetten almadım. Biraz gereksiz bir detay oldu neyse Bye...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderin Oyunu/Labirent(Tamamlandı)
FanfictionHayat nedir? Ne için yasadığını bilmeden yaşamak mı, sevdiğinin yaşasın diye yaşamak mı, umut mudur hayat?Yoksa bunların hic biri mi? Hayatın sizin için anlamı nedir? Yoksa anlamsız mıdır hayat? Benim hayatım hepsinden biraz farklıydı bir o kadar d...