"Lan bu gerizekalı kafayı sıyırmış"dedim sinirle telefona bakarak.
"Ne diyor?"dedi Eren bana gülerek.
"Kızı iyileştirmemizi istiyor!"dedim öfkeyle soluyarak.
Erenin yüzündeki ifade değişti ve şaşkınlıkla bağırdı.
"Ne?!!""Ne yapıcaz şimdi. Evine girip 'pardon ya biz seni iyileştirmeye geldik.' Mi diyeceğiz!?"dedim öfkeyle.
"Yapmayacağız bu kadar basit! Zaten bir tek çocuk bakıcılığı yapmadığım kalmıştı."dedi Eren sinirle"Keyfimden mi söylüyorum lan! Adam vereceği paranın iki katını teklif etmiş"dedim.
İlk önce Eren dondu kaldı. İki saniye düşünür gibi bekledi.
"Kızı iyileştirmeye gidiyoruz hemen!"dedi ve şaşkınlıkla ona bakan beni arkasında bırakıp yürümeye başladı.******
DURUNUN AĞZINDANYatağımda hasta bir şekilde uzanıyordum. Midem bulanıyordu ve üzerimdeki iki kat yorganın aksine çok üşüyordum. Bilincim gidip gelirken yarı aralık gözlerle etrafa baktım. Merve ne zaman gelecekti. Terlemeye başlamıştım. Oysaki hiç sıcak değildi. Ama annem terlediğimizde iyileştiğimizi söylerdi hep. Annem keşke yine söylesen....
Hastalandığımda bile bana yardım eli uzatacak kimsem yoktu.Bak dedim.
Bak Duru.
Etrafına bak. Kimse yok. Sen hayatın boyunca hep yalnızlığa mahkumdun.
Bir damla göz yaşı yanağımdan süzülüp yastığımı ıslattı.
Uyku beni çağırırken gözlerim kapanmaya başladı.******
ERENİN AĞZINDANMirzayla evin salonundaki pencereyi açık görmemizle neredeyse sevinç dansı yapacaktım.
Sessizce içeri girdik. Belkide kız beklediğimiz kadar hasta değildi ve bizi görünce polisi arayacaktı.
Artık başımıza gelenleri aklım kestiremiyordu. Sadece iki kat daha fazla paradaydı aklım.Mirza parmağıyla kızın olduğunu tahmin ettiği odayı gösterdi. Çıt yoktu.
Odaya doğru yürüdük. Zaten bu küçük evde yatak odasının orası olduğu belliydi.
Ağır çekimde yürümeye başladık.Mirza derin bir nefes aldı. Ve kapının gıcırdamasını sağlamadan açtı.
İlk önce yataktaki kızı gördüm.
Sırtüstü yatıyordu. Gözleri kapalıydı.Mirza kıza doğru adımladı.
Elini havaya kaldırdı.
İlk önce stresten dudaklarını kemirmeye başladı. Ama sonunda kaşlarını çatıp elini kızın alnına koydu."Oha"dedi kısık sesiyle
"Ne oldu lan"deyip yanına yürüdüm. Bende kızın alnına dokundum. "Oha ama havale geçiriyor bu kız lan acaba doktora mı götürsek napsak"dedim telaşla.
"Ne doktoru ya saçmalamayı kes ve bana büyük bir kasede soğuk su getir."dedi sinirle.Doğru diyordu. O manyak adam nedense özellikle hastaneye gitmemizi istememişti.
Soğuk su en mantıklısıydı.
Hızla mutfağa doğru adımladım.*******
MİRZANIN AĞZINDANKızın iç çamaşırı çekmecesinden bir atlet aldım. Alnına ve vücuduna soğuk bez koymalıydım. Islatacak bez olmadığına göre,
Bu atlet işimi görürdü.
Hızla kızın üstündeki yorganları kaldırdım.
Üstündeki kazak çok kalındı. Çıkarmak zorundaydım.Yaptığım işe lanetler ederek kazağını çıkardım.
Kız siyah bir südyenle kaldı.
Ve titremeye başladı.
"Ü-üşüyorum"dedi fısıltıyla.
Ne yapabilirim?
Gözlerimi etrafta gezdirdim. İki kişilik bir odaydı. Galiba ev arkadaşıda bu odada kalıyordu.
Kızı izlemeye başladım.Güzeldi. Hem de çok..
Bir elimi yatağa koydum. Ve ona baktım.
Gerçekten güzeldi. Gözlerini hatırladım. Koyu gözleri siyah gibi görünüyordu. Açık kahverengi saçları ve bayaz teniyle adeta ışıldıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİS
Teen FictionAşk nedir? Sona eren bir şey midir? Yoksa sonsuzluğun ta kendisi midir? Bu soruların cevabını dünyaya kırgın ama umutlu olan Duru'nun düşünceleriyle okuyacaksınız. Ve tanık olacaksınız. Aşkın tehlikeli ve gereksiz bir şey olduğunu düşünen ve uzun z...