İyi okumalar ❤️🌸
*******Canın olduğu kafeye girip hızlıca etrafı taradım. Bana el sallayan Can'ı görünce burukça gülümsedim. Gerçekten büyümüştü.
Hatta onu yolda görsem tanır mıydım emin değilim.
Yanına gittiğimde heyecanla gözlerine baktım. O ise hiç vakit kaybetmeden bana sarıldı. Dolu dolu olan gözlerimi görmediği için mutluydum."Çok özlemişim seni"dedi ve sarılmayı bitirdik.
"Salak mısın ben daha çok"dedim gülerek.
O da güldü.
"Hala aynısın"dedi sırıtarak.
Sonunda oturmamla konuşmaya başladık.
Ona anlatacağım uzun bir hikayem vardı.********
Nefes bile almadan ona her şeyi anlatmıştım.
"Mervenin böyle pislik yapmasına çok sinirlendim"dedi öfleyle.
"Bende ama sonra sadece kırgınlık kaldı. Şu an bir iş buldum ve umarım her şey yolunda girer"dedim umutla."Açıkçası seninle küstükten sonra neden benimle konuşmadığını düşünüp durdum. Sana çok kızgındım. Ama aptallık etmişim. Babanın böyle olduğunu bilmiyordum. Ama anlamadığım bana neden hiç anlatmadın. Bir çare bulabilirdik. Sende o boktan adamla yaşamak zorunda olmazdın."dedi dişlerini sıkarak.
"Korktum Can. Yemin ederim ki çok korktum. Özgürlüğe çok yakındım. Sadece 1 yılım vardı. Bunun mahvolmasından korktum. Bu yüzden de bazı fedakarlıklar yaptım."dedim üzgün bir sesle.
Keşke yapmasaymışım o fedakarlıkları.
O zaman en iyi dostumu da kaybetmezdim."Babanı haberlerde gördüm ama tam olarak olayı anlamadım?"dedim merakla.
"Kısacası babamın bu pis işlere karıştığından haberim yoktu. Öğrendiğimde şok oldum. Ben sadece başarılı bir iş adamı olarak düşünmüştüm. Günlerdir evden çıkmadım bunu kaldıramadım Duru anlıyor musun? Babamın bir katil olmasını kendime inandıramadım"dedi masadaki sol elini sıkarak.
"İşin aslı ikimizde baba konusunda pek şanslı olamadık"dedim ortamı yumuşatmaya çalışarak.
"Kızım şans ne zaman bize güldü ki zaten"dedi gülerek. Ama konuşurken ki ses tonundan saklamaya çalıştığı hayal kırıklığını anlayabiliyordum."Peki şirkete ne olucak?"dedim
"Şimdilik soruşturmaya alındı. İş yapılmıyor. Mahkemeden sonra belli olacak."dedi"Anladım. Sana her zaman destek olurum biliyorsun. Birçok kayıp yaşadığım için nasıl bir duygu olduğunu bilirim"dedim üzgünce başımı eğip.
"Yıllar sonra buluştuk ve kötü şeylerden mi bahsedeceğiz cidden?!"dedi çocuksu bir sitemle.
"Kız senin sevgilin falan oldu mu hiç? Gerçi seni kim ne yapsın?" Diye hunharca gülen Can'ın koluna bir tane yapıştırdım. O da bana dil çıkardı. Ve konuşmamız eskisi gibi eğlenceli bir hal almaya başladı.*******
Canın yanından ayrıldıktan sonra eve gelmiştim. Çok yorucu bir gündü. Uyumak istiyordum.
Duş alıp kendimi çabucak yatağa atmıştım.
Bugün olanları düşünmeye başladım.Canla yıllar sonra karşılaşacağımızı hiç düşünmezdim. Ama olmuştu işte.
Bir de Mirza vardı. Ah! Ne diye onun için patronla konuşacağımı söylemiştim.
Salağım ben yemin ederim.
Çocuk bana bir ton hakaret etti. Ben yine ona acıdım. Normal de bunu herkese yapmazdım. Of! Belki de çok yakışıklı diye yapmış olabilirim. Hayır ya benim yüzümden işten de atılmıştı hem. Onun için yaptım ben.Bir de yarın bu meseleyi Sarpla konuşacaktım. Gerçi o bana demişti birini bulursan söyle diye. Benim suçum neydi?
Bu meseleleri düşünmeyi sonraya bırakıp uykunun beni esir almasına izin verdim.**********
Sabah geç kalmamak için hızlıca giyindikten sonra hafif makyajımı da yapıp dışarı çıktım.********
İş yerine geldiğimde asansöre binip Sarpa Mirza olayını nasıl anlatacağımı düşündüm.
Asansör istediğim kata geldiğinde vakit kaybetmeden indim.Sekreterden bugünkü programımızı da alıp Sarpın odasının kapısının tıktıkladım.
"Gir" sesini duyunca kapıyı açıp içeri adım attım.
"Günaydın Sarp Bey"dedim gülümseyerek.
"Günaydın Duru"dedi o da karşılık vererek.
"Şey programınızı anlatmadan önce sizinle konuşmam gereken bir mesele vardı aslında"dedim."Öncelikle lütfen otur sonra anlatabilirsin tabikii de."dedi yumuşak sesiyle.
Hemen koltuğa oturdum."Şey siz bana dün korumalığınızı yapmak için birini aradığınızı söylemiştin. Hatta bir yakınım olup olmadığını."dedim
"Evet yoksa buldun mu?"dedi"Evet buldum tabi sizde uygun bulursanız görüşmeye çağırabilirim."dedim gülümsemeye çalışarak.
"Saçmalama lütfen Duru. Sen benim kişisel asistanımsın. Her şeyimle senin ilgilenmen gerek zaten. Seninle görüştüyse direk alabilirsin hatta" dedi tebessüm ederek."Gerçekten mi?! Tamam o zaman ben çağırayım bugün. Gelsin dedim." Heyecanla.
Ve bugünkü programı anlatmaya başladım.********
Gergin bir şekilde Mirzayı bekliyordum. Umarım saçma sapan bir şey yapmazdı.
Yapsa da atılması umurumda değildi. Onu işe alan ben olduğum için Sarp'a karşı mahcup olmak istemiyordum.Karşıdan gelen Mirzayı görmemle yine ve yine mükemmel görünüşüne büyülendim.
"H-hoşgeldin Mirza ben patronla konuştum. İşe alabilirsin dedi. Bugün gerekli sözleşmeleri imzala yarın başlarsın. Bi zahmet işe alındın sevin yani" dedim donuk suratına bakarak."Sevindim sevindim. Nerde şu patron gidelim imzalayalım ne varsa."dedi etrafa bakarak.
"Gel ben sana eşlik edeyim."dedim gülümseyerek.Mirza beni beklemeyerek asansöre doğru gitti. Ve şansımıza boş gelen asansöre hızlıca bindik. Bana dünyanın hakaretini ettiğinde Mirzayı bir daha hiç görmeyeceğimi sanmıştım. Ve bunun için mutluydum. Ama gerçekten yanılmıştım. Evren bizi sürekli karşılaştırmıştı.
Ve şimdi de onu her gün görecektim.*********
Diğer bölümde görüşmek üzere ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİS
Teen FictionAşk nedir? Sona eren bir şey midir? Yoksa sonsuzluğun ta kendisi midir? Bu soruların cevabını dünyaya kırgın ama umutlu olan Duru'nun düşünceleriyle okuyacaksınız. Ve tanık olacaksınız. Aşkın tehlikeli ve gereksiz bir şey olduğunu düşünen ve uzun z...