-22-

959 87 25
                                    

Kendimi durduramıyorum yedikçe yiyesim geliyor sjajajejsqw🙄

"Bana bak yat uyu!" diye hayıflandım ve üstünü düzelttim.

O hâlâ bana gülerek bakarken ben gözlerimi devirip kendimi yandaki koltuğa atıp kafa mı da geri yaslamıştım.

"Ben yatıyorum, ama uyumak istemiyorum" diye çocuk gibi mızmızlandığın da yine göz devirip derin bir nefes aldım ve doğruldum.

"Ben kendime kahve almaya iniyorum, gelene kadar gözler kapalı olacak anladın mı?"

"Tamam anne," diyip şirince güldükten sonra gözlerini kapadı. Gülüp kapıyı kapattım.

Tuna uyanalı 24 saat olmuştu bile, iyi. Hatta o kadar iyi ki gördüğünüz gibi içerde benim ile dalga geçiyor ve söz dinlemiyordu.

Onu kaybetme korkusu içimi o kadar sarmıştı ki ölecem sanmıştım bir an, ölecek sanmıştım...

Gözüm dolduğun da derin bir nefes alıp bakışlarımı tavana çevirdim.

Refakatçi olarak hastane de bir kişinin kalmasına izin vermişlerdi ve bu kişi tabii ki ben olmuştum.

Aşağı inip bir kahve aldıktan sonra yukarı çıkıp içeri girdiğim de gözleri kapalı düzenli nefes alış verişlerinden uyuduğunu anladım.

Tebessüm edip yanına yavaş adımlarla ilerleyip elimde ki kahveyi yanda ki komidiye koydum.

Bir kaç saniye onu öyle izleyip şükür ettikten sonra üstünü biraz daha düzelttim.

Eğilip sağ yanağından sonra sol yanağından öptükten sonra yumuşacık saçlarına da bir öpücük bıraktım.

Eğilip kulağına "Seni seviyorum, güzel uykular." diye fısıldatıktan sonra da geçip kahvemi aldım ve kanepeye oturdum.

Kahvenin soğumuş olmasını aldırış etmeden yavaş yavaş yudumlarken bir yandan da sevdiğim adamı seyirediyordum.

Kıvrımlı yüz hatları, uzun kirpikleri, kiraz gibi dolgun dudakları, pürüssüz teni. Çoğu kızı kıskandıracak bir kusursuzluğa sahip doğrusu. Çoğu erkeği de tabii. Gözlerim nefes aldığı için inip kalkan göğsüne kaydı.

Gülümsedim "Allah'ım çok şükür," diye fısıldayıp kahve bardağını köşede ki çöpe atıp kanepe de azıcık yan yatıp kafamı yana yaslayarak onu izlemeye başladım.

Uykuya nasıl daldım onu bile bilmiyorum...

●●●

"Ne uyudun kızım ya!" diye söylenen Tuna'nın sesi ile yüzümü buruşturup gözlerimi ovaladım.

"Uyuyacağım. Sus!" diye uyardıktan sonra yerimi daha rahat bir pozisyona getirmek istedim ama tutulan boynumla ağzımdan bir inleme kaçmıştı.

"Ne oldu?" diye telaşlı sesi çıkınca Tuna'nın gözlerimi açıp ona kaşlarımı çattım.

"Ebenin a...-" diye küfür edecektim ki kendimi firenleyip boynumu tutarak doğruldum.

"İyi misin?" diye sordu bana bakarken boynunda ki boyunlukla.

Boynu sarsıldığı için boyunluk takmışlardı. Çok bir şeyi yoktu fakat kaburgasın da ki kırıklar yüzünden fazla hareket edemiyordu. Bir de kırılan ve karnına batan cam parçası yüzünden iç kanaması geçirecekti ki çok şükür müdahele olunmuştu.

Mutsuz Son \ UlRemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin