Aynanın karşısında elbisemin kemerini düzeltirken babamın onca karşı çıkmalarına karşı kestirdiğim saçlarımı elimin tersi ile geri itekledim.
Ben Işık Afra Keskin. On sekiz yaşıma bu gün giriyorum.
Aynada ki yansımama uzun uzun gözlerimin içine baktım... Annemin gözlerinin yeşili vardı üzerim de.
Tuna Keskinin kızı olmam belki hayatımın en güzel şansı fakat canım annemin yokluğu kalbimi acıtıyor her defasında. Bana bıraktığı video o kadar sayısız ki sabah mezarına gittiğim de döktüğüm göz yaşlarım döndüğüm de izlediğim video da akıttığım inciler den daha azdı...
Canım annem... her yıl, her gün bir kaç dakikalık videolarıyla büyüttü beni annem. Kokusu olmadı ama o güzel gülüşüne şahit oldum.
Kapımın çalınması daldığım gözlerimden beni ayırırken ağladığımın farkında değildim. Gözüm den akan yaşı silip derin bir nefes aldım ve içeri girmesi için buyur ettim.
Yılların ona verdiği güzellik ve gözlerinin etrafında ki kırışıklıklar gülümseme neden oldu.
"Yenge... gel."
Öykü yengem annem oldu. Dila ablam...
"Kuzum, annene benziyorsun nasıl da..."
Söylediği cümle buruk bir tebessüme yol açtı.
"Keşke oda burda olsaydı."
Bakışlarım ayağımda ki topuklulara kaydı. Gözümün dolmasını engellemek için gözlerimi sımsıkı kapadım ve dudağımı ısırdım.
Sabah babama sarılıp ikimizin de durmadan ağlaması gözüm de canlandı. Güzel adam.
"Aaa... Işık noldu?!"
Babamın koridordan gelen sesi ile bir kaç kez öksürüp gülümsemeye çalıştım.
Öykü abla gözlerinin yaşını silip güldü ve yanıma gelip elimi tuttu.
Kapı açılıp babam içeri bodoslama girerken üstümde ki kırmızı elbiseye bakıp bakışlarını tavana çevirdi ve gözlerinin dolmasını engelleyerek yüzüme baktı.
"Kızım hadi ama, aşağıda herkes!"
"Tamam baba. Geliyorum."
Beni hep gördüğün de gözlerin de görürüm o kırgınlığı babamın.
Kapıyı kapatıp çıkmadan önce ona seslendiğim de omzunun üzerinden bana baktı,
"Ben 10 dakika geciksem ya...?"
"Olur bebeğim."
Neden gecikeceğimi bilen babam ve Öykü yengem kapıyı kapatıp çıkarken elime izleyemediğim dvd'yi alıp leptopumu dizlerimin üzerine bıraktım.
Ekran ilk önce siyah gösterse de aşina olduğum gülüşü ve koca karnı girdi bakış açıma.
Gülümsedim.
"Bebeğim..."
Gözünden bir damla akan yaşı hemen sildi.
"18ci yaş günün kutlu olsun miniğim. Güzel kızım sen hep gül tamam mı? Artık büyüdün eminim üniversite bile kazanmışsındır..."
Doğru. Hukuk fakültesi.
"Ben okumazdım," gülünce bende güldüm, "Hatta hep yaramaz oldum biliyor musun? Mira teyzeni delirtirdim. Bu huyun bana benzemese çok güzel olur. Baban akıllı bir adam ona benze sen olur mu?"
Karnını okşadığın da hıçkırığımı engellemek için ellerim ile ağzımı kapadım.
"Dik başlı ol hep! Gerçi sen Tunayla benim kızımsın olursun dik başlı. Baban iyi mi? Onu hiç yalnız bırakma olur mu bebeğim? Benden sonra evlenemez ki o... başka kadınlar sırnaşmasın yakışıklıya," kendi dediği kelimeye kahkaha attı.
"Annecim, şaka bir yana. Sen benim akıllı kızımsın kuzum. Hayatına iyi,kötü insanlar girecek. Hiç bir zaman güvenme tamam mı bebeğim. Onun gerçekten sana ait olduğunu. Onun seni asla sırtından vurmayacagını anladığın da senin olduğunu bileceksin zaten annecim. Eminim çok güzelsin ve bir gün seveceksin. Bebeğim seveceğin adam baban gibi olsun bebeğim seni çok çok sevsin söz ver olur mu?"
Derin bir nefes aldı ve bakışlarını kameranın arkasına çevirip gülümsedi.
"Çişim geldi."
Söylediği cümle gülüp gözyaşımı silmeme neden oldu.
Arkadan babamın sesini duydum.
"Gel istersen devam edersin sonra sevgilim."
"Ay yok! Gelsene sen de öpelim prensesi."
Annemin yanına gelen babam karnını okşayıp öptü.
Annem yüzünü ellerinin arasına aldı ve sessizce fısıldadı, "Onu benim yerime doya doya öp tamam mı sevgilim?"
Babam başını sallayıp gözünden akan tek yaşı sildi.
"Devam edelim bak ayıp ama aaaa... Evet kuzum gördüğün gibi sulu göz koca adam senin baban. Tanıyorsun zaten. Ne olursa olsun ondan hiç bir şey saklama güzelliğim tamam mı?"
Kafamı salladım.
"Ay Tuna dayanamadım valla kalk kalk kesersin sen burasını öldüm valla!"
Babam gülerek onu elinden tutup kaldırdı."Şiştim bak ne kadar oldum ya tombul tombul!" Mızmızlanarak ayağa kalkan annem babamın elini bıraktı. Ona aşkla bakan Tuna Keskin yanağını okşadı.
"Sen her halinle güzelsin güzel gözlüm."
Buna gülen annem babamın dudağına küçük bir öpücük bırakınca bakışlarımı kaçırdım. Yanyana ilk kez gördüm onları. Harikalar... hemde çok...
"Ay çocuğun önünde neler yaptırıyorsun bana yaw! Hadi ama şuraya işicem ha!"
Kameraya doğru gelen babam ve yavaş adımlarla yürüyen annem ile hışırtı... ekran karardı.
Benim hikayem onların kusursuzluğu kadar güzel olacak belki de.
Ben İrem Afra ve Tuna Keskinin kızı Işık Afra Keskin onların sonsuz aşkının tek kanıtıyım.
Bununla hep ama hep gurur duyacağım.
Aynanın karşısında akan makyajımı düzeltip gözlerime bakıp gülümsedim.
"Seni seviyorum anne..."
Sizi seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutsuz Son \ UlRem
Fiksi RemajaBende böyle olmayı seçtim işte. İnsanların karanlığına karşı içimdeki ışığı seçtim. Benim hayatım, benim kararlarım olan dünyayı seçtim. İREM AFRA IŞIK... *** "Mutsuz son olur mu sevgilim?" Sor...