Gerçekten özenerek yazdığım bir bölüm oldu. 3-4 kere silip, baştan yazdım.
Umarım beğenirsiniz. Keyifli okumalar. Ayrıca Kırık Türkçe Stella ile yeni odungillerimizden Taner sizlerle =)
Özge içinden ‘Allah’ım ne zaman öleceğimi bilmiyorum ama bu gece olmasın’ diye dua etti. Bunun rüya olmasından ödü koptu. Gözlerini yumup, açtıktan sonra yavaşça arkasına, ondan cevap bekleyen adama döndü.
“Unutmadım,” diye fısıldadı.Alanzo yavaş adımlarla kıza yaklaşırken bir yandan da baştan sona kızı süzüyordu. Biraz daha büyümüş ve hatları biraz daha kadınsı olmuştu. Ama bu onu daha seksi ve daha güzel yapmıştı.
“Değişmişsin.”Özge başını eğdi, “Dört sene, kısa bir süre değil.”
“Kesinlikle değil.”
İkisi de özlemle yanıp tutuşan kalplerinin sesini gizlemek için sanki susmuyorlardı.
“Hatırlamana şaşırdım. Sabah tanımadın-”Alanzo gülümsedi, “Tanıdım. Ama senin tanımadığını sanıp, biraz sinirlendim sanırım.”
Kız eğdiği başını birden kaldırdı, “Hayır. Ben seni hatırladım. Hatta resepsiyona seni soruyordum. Ama sen beni hatırlamadın sanınca-”
“Özge?” diyerek sözünü kesti.
“Efendim?”“Sana sarılabilir miyim?”
Özge adamın sorusu ile bir an ne diyeceğini bilemedi, Alanzo da zaten pek de cevap bekler gibi durmuyordu ve kızı kollarına aldı.Dakikalarca süren sarılma sonucu yavaşça kızdan ayrıldı. “Birdaha seni görebileceğimi hiç düşünmedim. Aramaların da kesilince...”
“Olmayacak bir şey için ikimizi de bağlamak istemedim. Sonuçta farklı şehirlerde değil, farklı ülkelerdeyiz,” derken acı ile gülümsedi.Alanzo kaşlarını çattı, bu sefer burada onu bırakmaya niyeti yoktu. Okulu da bitmişti nasılsa. Tek ihtiyacı olan ona iyi bir iş teklifinde bulunmaktı. Şimdilik bu düşünceyi kendine sakladı.
“Bak ne diyeceğim, yarın ortağımın düzenlediği bir tekne turu var, benimle gelsene.”
“Annem-”
“Arkadaşın yok mu hiç?”
“Var da ne alaka?”
“Onunla olacağını söylesen?”
“Denerim.”“Deneme, gel. Lütfen. Lütfen...” ikinci lütfen’i Türkçe söyleyince, Özge gülümsedi.
“Türkçe konuşunca çok farklı oluyorsun. Yani çekici oluyorsun.”
Alanzo da güldü, “Geleceksen sabaha kadar Türkçe konuşabilirim.”“Tamam, elimden geleni yapacağım. Şimdi gitmem lazım.”
Alanzo’nun kaşlarını yeniden çatıldı, “Nereye?”
“Odama.”
Adam başını eğdi, “Gitmesen?”“Gitmem lazım, yarın görüşürüz.” Allah şahidi olsun o da gitmek istemiyordu ama cebinde sürekli titreyen telefonu tehlike çanlarının habercisiydi. Ya annesi ya babası onu arıyordu.
“Tamam, sabah seni alırım.”
Özge dudaklarını büzdü, “Ben Sera ile gelirim?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR ROMA MASALI * MASAL SERİSİ III - FİNAL
Romance'Ben buraya kendi masalımı yazmaya geldim, onun yüreği benim masalımı sahiplendi.' Kendi küçük dünyasında, ailesinin, sevgilisinin ona kurduğu, hazırladığı o hayattan kurtulmaktı tek niyeti. Kaçtı... Kaçılabilecek en olmadık yere, Hayallerinin baş k...