____________
''Hanımlar ve beylerin dikkatine, overlok makinesi ayağınıza geldi. Ortak salonlarınızdaki halı, kilim, yolluk, paspas kenarına, halıfleks kenarına; overlok çekilir. Beş dakikada yapılır, hemen teslim edilir.''
Cici annem olacak Ahsen, babam olacak adamı, ''halısını yıkar, gurbette ihtiyacı olur'' gibi söylemlerle bir şekilde ikna etmiş. Babama söyleyip hogwarts'a overlok makinesi yollatmış. Amacının beni rezil etmek olduğuna o kadar emindim ki. Enayinin bilmediği şeyse ben her şeyi kâra çevirebilirdim.
Anlamadığım şey okula overlok makinesi almayı nasıl kabul ettiler aq?
''Bade bütün ortak salonları gezdik, şatoda dört kere tur attık, bir sürü Galleon da kazandık. Artık başım ağrıyor, ayaklarım da yoruldu. Ne olur yeter.'' dedi Hermione.
''Of tamam be ben de sıkılmıştım zaten.''
''Hadi Ron'u görmeye gidelim, akşam oldu.'' dedi Hermione.
Kafamla onayladım. ''Tamam gidelim.''
Harry, Hermione ve ben sabahtan beri Ron'un yanında, hastane kanadındaydık. Madam Pomfrey çok fazla kaldığımızı söyleyip Hermione ve beni kovmuştu. O zamandan beri boşluktan overlok makinesiyle para kazanıyorduk. İyi kazıklamıştım bazı kerizleri.
Hermione ile hastane kanadının önüne geldiğimizde Harry ve Hagrid çıkıyordu.
''Ailesi içeride, çok kalabalık olduğu için Madam Pomfrey gitmemizi söyledi.'' dedi Harry.
Hermione buna çok üzülmüştü. Gün bitmeden Ron'u bir kere daha görmek istiyordu. Kaybetme korkusu çok kötü bir şeydi.
''Bade unutmadan,'' dedi Harry ve beziri elime tutuşturdu. Ron'un zehirlenmesini kendi gözlerimle deneyimleyince bezir aklımdan uçmuştu.
''Sağ ol, Harry. Aklımdan çıkmış.'' dedim. ''İyi hatırladın o hengamede.''
Harry, Hermione, Hagrid ve ben mermer merdivene doğru yürürken, ''Korkunç bir şey,'' diye homurdandı Hagrid. ''Bunca güvenlik önlemi var ve çocuklar gene de inciniyor. Dumbledore çok üzüldü... fazla bir şey söylemiyor ama ben anlıyorum.''
Başımı eğip iç çektim.
''Hiçbir fikri yok mu, Hagrid?'' diye sordu Hermione.
''Herhalde yüzlerce fikri vardır.'' dedi Hagrid. ''Ama o gerdanlığı kimin gönderdiğini bilmiyor, Ron'un içtiği şaraba zehri kim koyduğunu da.''
Diğerleri tartışırken ben düşüncelerimde kaybolmaya başlamıştım. Dumbledore kim olduğunu bilmiyor gibi görünüyordu. Ama ben de bilmiyordum ve bugün Ron zehirlendiğinde bunu bir kez daha fark etmiştim. Okulda bir Ölüm Yiyen vardı ve Dumbledore'u öldürmeye çalışıyordu. Hadi gerdanlığı geçtim ama şarap olayıyla da bağlantılı olması kafamı yememe sebep oluyordu. Ben bu durumdayken Dumbledore'un halini düşünemiyordum bile.
Hagrid bizi ortak salona kadar bıraktıktan sonra kulübesine doğru yol aldı. Ortak salon boş ve huzurluydu. İnsanların Ron'un durumundan hâlâ haberleri yok gibiydi. Harry'e iyi geceler dileyip Hermione ile uyumaya gittik.
____________
''Eğer bu kadar sorunsa McLaggen'ı ben sakatlarım, yerine de başka birini buluruz.''
''Bade saçmalama.'' dedi Hermione.
''Bence gayet iyi bir fikir.'' dedi Ron.
''Eğer maça son dakikalar kalmadan önce bunu söyleseydin olumlu bakabilirdim Bade.'' dedi Harry.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Inside of Hogwarts | Harry Potter
FanfictionBade, dört yıldır Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'nda istemeden de olsa öğrenim gören bir genç kızdır. Karanlık Lord'un dönüşü ile kızın bütün arkadaşlarının hafızası silinir ve sil baştan Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'nda, herkesin kader...