ZAMAN

440 17 3
                                    

      Medyada Poyraz var yorumlarınızı bekliyorum :)

   Bir de şarkı var: AYNA - yağmur. Bugün buralara çok yağmur yağdı bu bölümü bu şarkıda yazdım iyi okumalar.gif deki de Lena :)

Şimdiye kadar uyuduklarımın hiç biri gerçek değilmiş ,hiçbiri yatak ,hiçbiri huzurlu değilmiş.Sıcacık bedenini sırtımda hissediyordum ,boynumdaki boşlukta yanağını ve düzenli nefes alış verişini hissediyordum.Karnımın üzerinde duran elini ,kolunun ağırlığını; tüm kirlerden arınmış sessizliğin içinde sadece onu hissetmek ,güzeldi.Çok yorulmuştu bugün, benden önce uyuduğuna emin olduğumda kollarının arasında yavaş hareketlerle yüzümü ona döndüm.Pencereden sızan ışık demetleri gözümün karanlığa alışmasıyla yüzünün hatlarını seçecek hale getirdi.Göğsü düzenli olarak benimkine çarpıyordu.Ne kadar süre onu izlemeye devam ettiğimi bilmiyordum ,göz kapakalarım ağırlaşana kadar olsa gerekti.Ne zaman uyuduğumu hatırlamıyordum.Yorgunluk bedenimi esir alırken ilk kez aralıksız ve huzurlu bir uyku çekmiştim.Yanağımın altında yastık olmadığına emin olduğum bir sertlik ve sıcaklık hissettim.Omzumda ve bacağımın üzerinde ki ağırlık da rahatsız hissettiriyordu.Gözlerimi kırpıştırarak araladım ,burunlarımız birbirine değecek kadar yakındık ;omzumda hissettiğim ağırlık kolu ve bacağımdaki de sol bacağıydı.Bendenlerimiz birbirine dönük ve ben onun göğsüyle kolları arasında uyuya kalmıştık.Erken kalkmaya karşı olan alışkanlığımı şimdi anlıyordum beni yatağa bağlayan bir şey yoktu ,şimdiyse elimde  olsa dünyayı durdurur ,zamanı hiçe sayardım.    

    Gözlerim onun gözleri açıkmış gibi onunkilere bakarken dudaklarım istemsizce yukarıya kıvrılmıştı.Tanımadığım bir adamın kollarında uyuyordum ,aşk bu muydu?Geçmiş ,zaman ,insanlar ,kelimeler ,tanımlar olmadan sadece 'o' var diye o anı sevmek miydi?    Bilemediğim o kadar soru vardı ki aklımı kurcalamayı bırakmıyorlardı biri bitiyor diğeri başlıyordu ama artık onlara kulak tıkamayı öğrenmiştim yoksa nasıl katlanabilirdim, bilmiyorum.Gözlerimi usulca yeniden yumdum.    

    "Kış uykusuna mı yattın?"rüya mı görüyordum?Biri sabahtan beri bir şeyler geveleyip duruyordu aralarından tek tük anlamlı cümleler çıkarabiliyordum."Uyan artık!"da bunlardan biriydi.Aynı tanıdık erkek sesi tekrarladı.Omzumda hissettiğim darbeyle sarsıldım ve gözlerimi açmaya çalıştım fakat bir anda suratıma vuran yoğun güneş ışığına alışamayan gözlerim tekrar kapandı.Elimle gözlerimi kapatıp yavaş yavaş aralıyarak kendimi ışığa alıştırdım.

      "Saat kaç?"    

  "On ikiye on var.Çık yataktan."üzerine ceketini geçirip aynada saçlarına elleriyle şekil vermeye çalışıyordu.

     "Peki anne."dedim ayağımla yorganı üzerimden attırırken.

    "Uyutmadın."dedi tekli koltuğa kendini atarken.Yalancıya bak ben gördüğümde mışıl mışıl uyuyordu.Kendimi ele vermek istemiyordum ama laf çarpmasam olmazdı.

   "Diyorsun?"dedim kaşlarımı havaya kaldırarak.O da kaşlarını kaldırıp başıyla onayladı.Yataktan çıkıp banyoya yöneldim ellerimi yüzümü yıkarken uyumaktan şişen göz kapaklarıma soğuk su bastırarak indirmeye çalıştım.

     Saçlarımı elimle düzeltip sağ omzumun  üzerinden dağınık bir şekilde örüp ucuna düğüm attım.Dışarı çıktığımda o da kapının önünde duruyordu.Eşya getirmediğim için içeriyi kontrol etmedim, elinde duran kabanımı alıp o kapıyı kapatırken bende kabanı giydim.

     Holden geçip danışmana anahtarları teslim ettikten sonra dışarı çıktık.

   "Açlıktan ölebilirim."dedim karnımdaki boşluğun derdini dile getirmek istercesine.

MAVİ ÇİLEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin