BİRİNCİ BÖLÜM

9K 401 205
                                    


Joseun döneminde Baekje kraliyeti ve veliahdları vardı. Bir yıl önce kral yine evlenmek istedi bir bölgeyi savaşmadan kendilerine bağlamak için. Evlenip eşi şimdi hamile kaldı.

Birkaç ay sonra kralın en son karısının doğumu yaklaşmıştı. Eğer erkek olsa abileri onu direk öldüreceklerdi. Annesi deli gibi korkuyor ve ağlıyordu. Her akşam tanrıya dua ediyor kız olması için. Eğer erkek olsa taht için bir tehlike olarak görünüyordu. Hekimler onu muane ettiklerinde bir türlü anlayamıyorlardı cinsiyetini.

Kral Kim Jinpyeong'un üç tane eşi vardı. Isimleri de şöyle.
Birinci eşi  Im Ye-Jin iki tane oğlu var.
Kim Sang Wook ve Kim Seung-Hyo.
En büyük abiler ve bu ikisinden birinin tahta çıkması için herşey yapardı anneleri. Oğlarını da ona göre yetiştiriyordu.

İkinci eşi Jung Hye-sun, onunda bir kızı bir oğlu var.
Kim Eun Bin ve kim Ji Bin. Anneleri onları çok iyi yetiştirmiş ve kötülüklerden uzak olmaları için, çok çalışmış.

Üçüncü eşide Yun Yu-Seon en küçük ve şuan hamile. Vaktinin çoğu zamanı hizmetçisi Lee Qri ile bahçede veya dua etmek için tapınağa gidiyorlardı. Kardeşi gibiydi ve her şeyini onunla paylaşırdı.

Bir kaç hafta sonra gece aniden karnına gelen sancıyla uyanmıştı kraliçe. Yataktan kalmaya çalıştığında bir ıslaklık hisseti, o an anladı doğumunun geldiğini hemen baş ucundaki çana bir kaç kez vurdu. Hizmetçisi hemen koşarak içeriye girdi.

Kraliçeyi öyle görünce eli ayağı birbirine girdi, hemen doktoru çağıracağı sırada onu Yu-Seon dururdu.

"D-dur...Bekle... Kimseyi çağırma?" Dedi sancılarından dolayı kesik kesik nefesler alıp konuştu.
"E-efendim. B-ben ne yapayım peki?"
"Sen doğurtacaksın bu bebeği."
"H-hayır efendim. Ben yapamam ben bu güne kadar bir bebeğe bile dokunmadım. Nasıl doğurtayım?"
"Hadi kapıyı kilitle. Sana emrediyorum bu çocuğu sen doğurtacaksın. Yoksa seni cezalandırırım." Diyip ağzına beyaz bir bez aldı ve ıkınmaya başladı. Alnında terler akıyordu ve çok korkuyordu.

Lee Qri hemen sıcak su ve temiz çarşaflar getirdi, arkasından kapıyı kilitledi. Hemen hazırlıkları ayarladı ve kraliçenin karnını aşağıya doğru itirerek masaj yapmaya başladı. Kraliçe derin derin nefesler alıp ıkınıyordu. Sese gelen hizmetliler kapıyı çalıyorlardı, sarayda ki herkez duydu doğumun başladığını.

Büyük kraliçe erkek olmasından korkuyordu. Hemen birilerini gönderdi son durumun ne olduğuyla ilgili bilgiler almak istedi.

Bebeğin başı çıktığı gibi, hemen başını kaldırıp konuştu.
"Daha ıkınmayın ve derin derin nefesler alıp efendim?" Diyip bebeğin başında tutup yavaşça çekti.
Ilık suyla hemen bebeği sildi. Ama bebek ağlamıyordu.
"N-neden...Ağlamıyor? Bir şeyler yap lütfen?" Diyip ağlamaya başladı kraliçe.

Elleri titreterek hemen bebeği ters çevirip poposuna bir kaç kez vurdu ama yine ağlamadı.
Onu yatağa yatırıp ağzını açtı. Ağzının içinde kan pıhtısı vardı hemen ağzında çıkartıp bir iki nefes verdi ağzına.
Onu kollarına alarak poposunu tutup sıktı. Kraliçe hıçkırarak ağlıyordu elinden hiç bir şey gelmediği için, hizmetciside bildiği bütün şeyleri denemişti ama kendine gelmemişti. Ümidini keseceği sırada bebeğin ağlama sesi geldi kulaklarına.

"A-ağlıyor efendim?" Diyip ağlamaya başladı. Onun temiz bir çarşafa sarıp annesinin kucağına verdi.
"Kraliçem bir oğlunuz oldu." Dedi buruk bir gülümsemeyle çünkü oda biliyordu sonunu.
"Hayır bir kızım oldu anladın mı beni? Şimdi git ve herkese söyle?" Dedi ve bebeği öpüp kokladı.

"A-ama efendim. Nasıl olur böyle bir şey ya çıkarsa ortaya sizin içinde çok kötü olur?"
"Sana dediğim şeyi yap ikimiz dışında kimse bilmeyecek ve ona sen bakacaksın hiçbiri dokunmasına izin vermiceksin tamam?"
"P-peki efendim nasıl ısterseniz." Diyip kilidi açıp çıktı odadan.
Kapıda bekleyen herkese kralın bir kızı olduğunu söyledi.

Kral doğum yaptığını duyduğu gibi, hızlıca onun köşküne geldi. Yolda bir kızı olduğunu öğrendi. Aslında bir oğlu olmasını istemişti ve bir isim bulmuştu ama şimdi kız olduğunu öğrenince nasıl bir isim koyacağını bilemedi.

"Kraliçem kendiniz nasıl hissediyorsunuz? Bebeğimiz nasıl?" Bebeği kucağına alarak sordu.
"Iyiyim kralım."
"Çok güzel bir kız, isim hiç düşündün mü?"
"Hayır efendim hiç düşünmedim siz ne uygun görürseniz o olsun."
"Ben erkek ismi düşünmüştüm ama bir kızımız oldu. Kim SeokJin nasıl ama olmaz ki."
"O zaman Kim Seok Jina olsun olmaz mı efendim?"
"Ahh çok iyi düşünmüşsün çok güzel olur. Kim SeokJina." Diyip bebeği ismiyle sevmeye başladı.
Kraliçe bu ismi çok beğenmişti.

Bu sonraki gün sarayda isim türeni yapıldı. Herkez onun bir kız olduğunu öğrendi ve böylece hayatı kurtuldu şimdilik...

(Bir bölüm daha sonuna geldik, inşallah beğenirsiniz ve yazım hatalarım için çok üzgünün. Kısa bir fiç olacak inşallah beğenirsiniz.♡)

TAEJIN 'le kalın.
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜

GİZLİ SIR TAEJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin