ON-IKİNCİ BÖLÜM

3.1K 277 167
                                    

(Isterseniz medyayla birlikte okuyun, güzel olur.♡)

Jina ne kadar ağladığını bilmiyordu, yerde kıpırdamadan ağladığından dolayı. Vücudu uyuşmuştu ve üşümeye başlamıştı, çıplak olduğu için. Kapıda kendisine seslenen hizmetçileri duyduğu gibi, eliyle yüzünü sildi. Yakalanmamak için hızlıca üstünü giydi ve kendi dairesine gitti.

Çok korkuyordu, neler olacağıyla ilgili hiçbir fikri yoktu. Hem Taehyung ona yaklaşmasına bile izin vermemişti, kendini açıklayamamıştı bile. Jina, Taehyung gözlerindeki boşluğu hatırladıkca daha da ağlıyordu. Akşam olmuştu kendisi için gelen yemekleri yememiş ve geri göndermişti. Iştahı yoktu ve midesi bulanıyordu.

Içeriden hıçkırık sesleri geliyordu arada ve hizmetçiler onu merak etmişlerdi. Ne olmuş olabilir diye de kendi aralarında konuşuyorlarken. O sırada onardan geçen Jimin'in dikatini çekmişti ve onların yanına gitip, "Ne oluyor hanımlar? Neden bu kadar tedirgindiniz?" Diye sordu.

-"Efendim prens Taehyung, prenses Jina'nın yanından ayrıldığından beri ağlıyor ve hiç bir şey yemiyor. Bizde bundan bahsediyorduk."

-"Bir şey dediniz mi kimseye bunla ilgili?"

-"Hayır efendim. Sadece kendi aramızda konuşuyorduk."

-"Güzel kimseye bahsetmeyin anlaşıldı mı?"

-"Peki efendim." Diyip önünde eğildiler hepsi.

Jimin, Taehyung'un neden sinirlendiği merak etti. Normalde fazla sinirlenen biri değildi çünkü. Onu aramaya çıktı, gidebileceği yerlere bakacaktı. Endişelenmişti onun için ve içeride ciğerlerini yırtmak için and içmiş, ağlayan Jina içinde.

Gece olmuştu Jina ilk defa tek başına bu koca yatakta kendini ısıtmaya çalışıyordu. Sesiz hıçkırıklarına devam ediyordu, her nefes aldığında Taehyung'un kokusu burnuna geldiği için, ağlamasını durduramıyordu. Onu görmek istiyordu, onu özlemişti kendisine sarılmasına ve güzel sözler söylemesine ihtiyacı vardı. Onsuz yapamayacağını anlamıştı, onun kokusuna ihtiyacı vardı nefes alamıyordu artık.

Onun nerde olduğunu merak ediyordu, kendisine 'senin kokun olmadan artık uyuyamıyorum.' Demişti ama şimdi yoktu. Taehyung'u bekliyordu o gelmeden uyumak istemiyordu üşüyordu ekstradan. Bir süre sonra hala bi türlü ısınamadığı için, uykusu gelmeye başlamıştı.

Yorganı kendine sarmıştı başını Taehyung'un uyuduğu yastığa bastırmıştı. Belki kokusunu daha çok alırsa onun burda gibi hisseder ve ısınırdı. Artık sessiz bir şekilde sadece göz yaşlarını döküyordu, Taehyung'un yastığına çünkü ısınamıyordu.

Bilmiyordu ki üşüttüğünü, hamamda yerde ıslak bir şekilde oturuken.
Şimdi ateşi çıkmış ve titriyordu. Daha fazla dayanamamıştı bünyesi ve gözleri kapandı.

Taehyung gördüğü şeyi tam olarak idrak etmek için, her zaman gitti sesiz yere gitmişti. Kafasını toplaması gerekiyordu ve bir şeyler yapması gerekiyor. Ama sanki beyni durmuş geldiğinden beri karşıdaki nehre bakıyordu boş bakışlarla. Ne düşüneceğini bilmiyordu.

Içinde kendi kendine savaş veriyordu. Birisi diyor, onu geri gönder ve kendilerini kandırdıkları için savaş aç. Öbürü diyor, al onu git buralardan kimsenin sizi tanımadığı yerlere. Ama ne yapacağını bilemiyordu.

Sadece mutlu olmak istiyordu Jina'yla ama şimdi her şey mahvolmuştu. Ne zamandır oradaki taşın üstünde oturduğunu bilmiyor, ama karanlıktan dolayı çok olduğunu anlamıştı.

Saraya dönmekten başka seçeneği yoktu. Gitmek için yerinden kalktı uyuşmuş bacaklarından dolayı safsak adımlarla yürümeye başladı. Karanlık yolda ilerlerken birisinin kolundan tutmasıyla, Taehyung hızlı bir hareketle geri çekilmiş ve kılıcını kılından çıkarıp tam çekecekken. Onu durduran tanıdık ses olmuştu.

"Benim efendim Jimin. Sakin olun lütfen?" Dedi Jimin korkuyla.
"Ne işin var burda ve bu saatte?" Dedi yorgun sesiyle. Uzun bir süre konuşmadığı için sesi pürüzlüydü.
"Sadece sizi merak ettim efendim? Bir sıkıntı yoktur umarım?" Diye sordu.
"Nerden çıktı bu şimdi?" Dedi cevap vermek yerine, merak ettiği soruyu sordu.

"Sadece prenses Jina sabahtan beri ağlıyor ve hiç bir şey yemiyor. En son siz yanındaymışsınız. Bende sizin iyi olup olmadığınızı merak ettim?" Dedi ve birlikte saraya gitmek için yürümeye başlarken.

Taehyung bunu duyduğu gibi bir anda durdu, kalbinin sıkıştığını hissetti. Jina'nın neden böyle yaptığını merak etti. Sonuçta kendisini kaç haftadır kandırıyordu, böyle yapmasını istemedi. Lanet bu duygu onu bir anda esir almış ve endişelendirmeye başlamıştı. Jina'nın yanına gitmek istiyordu, ne olursa olsun yanına gidip onu görmek istiyordu.

"Önemli değil, sadece küçük bir tartışma." Dedi derin bir nefes alarak. Bir anda kimseye böyle bir şeyi söylemek istemedi. Nasıl söyleyebilirdi ki kadın bildiğim eşinin, erkek çıktığını.

Jimin artık onu sıkmamak adına hiç bir şey demedi. Karanlık sokaklarda sessiz yürüdüler. Kısa bir süre sonra saraya varmışlardı, Jimin prens Taehyung'un daresine girmeden ayrıldı yanından.
Taehyung içeri girip girmemek arasında kararsız kalmıştı.

Içeriden ses gelmediği için, içeri girmeye karar verdi. Yatak odasına doğru yürüdü ve odaya girdi. Jina'nın yatakta uyuduğunu gördü, yanına gitmek yerine biraz izlemek istedi. Aklına gelen yalanıyla tam gidecekken Jina'nın inilti gibi çıkan sesini duydu.

Kaşlarını çatıp arkasına döndü. Daha dikatli bakınca yatağın titrediğini fark ediyor. Kalbi korkuyla hızlı çarpmaya başlıyor, Jina'nın yanına gidip ayak ucuna oturdu. Yumruk yaptığı elini titreterek kaldırdı, yavaşça Jina'nın üstündeki yorganı açmaya çalıştı.

Ama açamıyordu, Jina öyle sıkı tutmuş ki üşüdüğü için. Taehyung bu sefer iki eliyle denedi ve ikinci denmesinde başarılı olmuştu. Yorganı yarısına kadar kaldırıp, Jina'nın yüzüne baktı. Endişeyle bembeyaz yüze baktığında, boğazına bir yumru oturmuş ve yutkunmasana izin vermiyordu sanki.

Sağ elini Jina'nın yüzüne koydu, koyduğu gibi kaldırmıştı ve seslice konuştu. "Tanrım Jina yanıyorsun?" Dedi sanki Jina duyurmuş gibi. Hemen üstündeki yorganı kaldırdı, ardından eli beyaz geceliğine gitti. Sesli Bir şekilde yutkundu, titreyen eliyle üstündekilerini çıkartmaya başladı...

(Bir bölüm daha sonuna geldik, inşallah beğenirsiniz ve yazım hatalarım için çok üzgünün.Çok saçma bir yerde bitirdiğimi biliyorum, yetiştirmek için kestim devamı bi diğer bölümde.♡)

TAEJIN'le kalın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

TAEJIN'le kalın.
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜
💜💜💜💜💜💜💜

GİZLİ SIR TAEJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin