Okuyun lütfen...

8.2K 213 86
                                    


Bu önemli açıklamayı kaldırmayacağım.

Herkesin okumasını rica ediyorum zira 24. Bölümün son sahnesiyle ilgili herkesin aklında bir karışıklık var. Gördüğünüz yorumlar ve anlam veremediğiniz tartışmalardan dolayı...

Bir okur olarak kötü bir olaydan üzüntü duyup olmamasını istemeniz çok normal fakat ortada tecavüz yok. Kitaplarda üzücü olaylar, okurun görmek istemeyeceği şeyler olabilir.

Yalnızca Nihal için kötü bir deneyim oldu bu. Kaba davranışlara maruz kaldı. Hikayenin devamında olacak olanları bilmediğiniz için neyi neden yazdığıma anlam veremiyor oluşunuzu ve itirazlarınızı anlayabiliyorum fakat bunu tecavüz olarak yorumlayan, beni tecavüzü meşrulaştırmakla suçlayan okurlar tarafından öyle yıpratıldım ki bu konu hakkında olan açıklamamı okumanızı istiyorum yalnızca.

Daha fazla tecavüz yorumu, aklına tecavüz düşüncesi gelmeyen insanları da sürü psikolojisine sokarak, bilinçaltlarına bunu yerleştireceğinden dolayı tecavüz diyen yorumları siliyorum.

Eleştirilerinize, görüşlerinize ve uyarılarınıza önem veriyor, dikkate alıyorum daima. Bir eksiğimi, hatamı gördüğünüzde uyarmanızı istedim daima. Fakat bu demek değildir ki benim hakkımda, yaşım hakkında, hayat görüşüm hakkında, hikayenin devamı ve bu yazdığımın gerekliliği hakkında hiçbir şey bilmeyen insanlar toplanıp yanlış yorumladıkları bir bölüm için beni linç etsinler. Bu yalnızca zorbalık...

Eğer rahatsızlıklarını sakince dile getirseler, bana mesaj atsalar onları saygıyla hatta minnetle dinler, söyledikleri doğrultusunda tekrar gözden geçirir düzenlerdim bölümü fakat yaptıkları şeyle bana o kadar kötü hissettirdiler ki dün on bin sefer baştan okudum, baştan yazdım bölümü. Bölümü tekrar paylaşacak cesareti toplamam saatlerimi aldı.

Ben bir tecavüz sahnesi de yazabilirdim, kurguyu bu yönde de tasarlayabilirdim zaten, bu yüzden gösterdikleri tepki çok gereksizdi fakat, o bir tecavüz sahnesi değildi.

Her iki tarafın da rızası varken, taraflardan biri, istemediğini belirtmiyor, "dur" demiyorken, durdurmak istemiyorken bu tecavüz değildir. İkisi için de bir zorunluluktu yalnızca.

Nihal'in canının yanmasının sebebi, bu ilişkiye zihinsel ve fiziksel olarak hazır olmamasıydı ki zaten aralarında duygusal bir bağ ve istek yokken hazır olması ya da Ege'nin onu hazırlamak için çabalaması da mantık dışı olurdu.

Ege'nin Nihal'e olan kaba davranışı belki bilinçaltında insanlara tecavüzü anımsattı, bilemiyorum. Eğer Nihal Ege'ye bir kez dur dediği halde Ege durmasa bu düşünceye hak verirdim fakat böyle bir durum söz konusu değildi. Nihal, Ege'yi durdurmak istemedi ve eğer isteseydi bunu yapabilirdi, Ege durmayacak biri değildi. Dolayısıyla tecavüz hiçbir zaman söz konusu değildi. Kimse kimseyi bir şeye zorlamadı.

Ben tecavüzü meşrulaştırabilecek en son insan bile değilim. Beni tanıyanlar, ailem, yakınlarım çok iyi bilirler bu konudaki hassasiyetim ve gösterdiğim tepkileri. Elimden gelen en büyük tepkiyi gösteririm gerek sosyal medyadan, gerek çevremde, bu konu hakkında toplumsal bilinç oluşturmaya çalışarak...

Ben Güz'ü yazarken en başından beri güzel mesajlar vermeye çalışıyorum. Daha ilk bölümlerde hatırlarsanız bir emlakçı sahnesi vardı.

O sahnede tacizin bir kadına nasıl hissettireceği, nasıl zarar vereceğini, özgüvenini nasıl yitirteceğini yazmış, betimlemiş, bu konuda sosyal bir mesaj vermeye çalışmıştım.

Toplumsal cinsiyet eşitliğini vurgulamak ve yine topluluğu bilinçlendirmek adına birçok bölümde, güzel mesajlar verdim.

Ben bu kadar şey için çabalarken, bu kadar emek verirken, sizlerin her yorumuna tek tek cevap verip, her söylediğinizi dikkate alırken bu aldığım tepkiyi asla hak ettiğimi düşünmüyorum.

Belki abartı bir kabalıktı ve okurları etkiledi. Öyleyse böyle bir durumda gelen yorumu, okurun rahatsızlığını ve uyarısını dikkate almayacak bir yazar olmadım hiçbir zaman, bana rahatlıkla ulaşabilir, mesaj atabilir, bu konuyu tartışmamızı isteyebilirdiniz. Bir yanlışım olduysa bile bunu fark etmemi sağlayabilirdiniz ama içinizden bazıları öyle bir üslup ve saygı çerçevesinde eleştirmiyordu.

Bu, kurgu benim ve neyi neden yazdığımı ben biliyorum. Neyin neden gerekli olduğunu, gelecek bölümlerde nelere zemin hazırladığımı, neler olacağını ben biliyorum.

O sahnenin kurgunun akışı açısından olması gerekiyordu ve oldu. Şiddet veya tecavüz yoktu, yalnızca kaba davranış ve söylemler vardı ki bu da yazara tepki gösterilecek bir sebep değildir.

Her iki tarafın da rızası varken buna tecavüz diyenlere itiraz ettiğim için hakaret boyutuna ulaşmış yorumlar aldım. Yorumlara cevap vermeye bile endişeleniyorum artık.

Cesaretim kırıldı. Özgüvenim kırıldı. Yapılan muamele ve suçlamalardan dolayı iğrenç hissettim ve dün bütün gün gözlerim dolu dolu oturdum bilgisayar başında. Bunu da özellikle belirtiyorum ki insanlar yorum yapmadan önce birkaç kez düşünsün.

Sizlere tekrar çok teşekkür ederim nazik üslubunuz ve saygı çerçevesi içerisindeki eleştiriniz, güzel görüşleriniz ve bu aldığım tepkiden dolayı, bana gösterdiğiniz desteğiniz için.

Umarım aklınızda bir soru işareti veya tecavüz düşüncesi kalmamıştır. 🍁🙏🏻❤️

GÜZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin