Medya:Arctic Monkeys-505
2 haftadır Sehun hariç herkes hayatımdan silinmiş gibiydi.Chanyeol olmadan birkaç röportaj vermiş,diğer şirket CEO'ları ile toplantı yapmış ve şirketin şu anda ki durumunu gösteren tüm evraklara bakmış sorunları saptamaya çalışmıştım.Hiç olmadığım kadar fazla çalışıyor akşam eve gittiğimde de Sehun ile ilgileniyordum.
Yine şirketten çıktığım gibi eve gelmiştim.Sehun televizyonun karşısında ki koltuğa kıvrılmış dizi izlerken uyuya kalmıştı.
O koltuğun şahit olduğu şeyler aklıma gelince sinirle üst kata çıktım.
Kıyafetlerini almaya geleceğini söylemişti ama 2 haftadır ses seda yoktu.Gelmeyi bırakın aramamıştı bile.
"Gölmöm öçön böhönöm ölör.Var işte bahanen niye gelmiyorsun,niye?"Elimde ki poşete özenle yıkayıp,ütüleyip dolabıma yerleştirdiğim kıyafetleri sinirle koyuyordum.Ütüsü de düzeni de kalmamıştı.
"1 gün varsa haftalarca yok beyefendi.Gelme sen gelme.Ben birazdan ağzına sıç-neyse sakinim."poşeti düzeltip yerimden kalktım.Üzerimde ki saçma takımı çıkartıp ılık duşa girdim.Bedenime yayılan pozitif enerji ile banyo sonu kişisel bakımımı yaptım.Güzelce saçlarımı kuruttum.Odama geri döndüğümde Sehun yatağımda yatıyordu.
"Tek yaptığın yatmak.Evin her yerinde yattın Sehun.Sıkılıp konum değiştiriyorsun ama yaptığın iş yine de aynı.Yatmak,yatmak,yatmak."Yorganıma kafasını sürtüp dudaklarına büzerek bana baktı.
"Beni üzüyorsun...aşk acısı çekiyorum ben.Sen nereye gideceksin?"Dolabımdan kıyafet seçmeye çalışıyordum.
"Bay Park'ın kıyafetlerini götüreceğim."bir kahkaha patlattığında arkamı dönüp ona baktım.
"Sevişmeye mi gidiyorsun?Bahaneye bak."Tekli koltukta ki yastığı kafasına attım.
"Terbiyeli ol,kapa çeneni."Dolabıma tekrar dönüp siyah pantolon,siyah boğazlı,kahverengi kaşe bir ceket,boxer ve çorap cıkardım.Koltuğun üzerine yerleştirip bornozumu çıkardım.Sehun çığlık attıp gözlerini sıkıca kapattığında yüzümde ki memnun gülümsemeyle boxerımı giydim.
"Bay Park bu vücudu görebilmek adına milyonların döneceği sözleşme yaptı.Sen gözlerini kapatıyorsun Hunnie~"Sımsıkı kapattığı gözlerini azıcık açıp giyinmişmiyim diye baktı.Altımda ki boxerı görünce rahatlamış olmalı ki gözlerini tamamen araladı.
"Banane senin vücudundan?Ben Bay Park değilim ki soyun diye milyonlar harcayayım?Bak bedavaya soyunuyorsun önümde zaten."Göz kırptığında gırtlağına yapışmak istesem de sadece hızla üzerimi giyinmiştim.Aynanın önüne geçip kendime baktım.Bir şeye ihtiyacım yoktu.Yalnızca lipstick sürüp saçlarımı elimle düzelttim.Parfümümü sıkıp aynanın önünde ki arabanın anahtarını ve cüzdanımı ceketimin cebine koydum.
Tam Sehuna bir şey söyleyecektim ki uykuya dalmış olduğunu gördüm.10 dakika bile olmadan nasıl uyuduğunu merak etsem de sorgulamamayı tercih ettim.Yanına gidip alnına küçük bir öpücük kondurdum.Yatağın kenarında ki poşeti elime alıp önce odadan ardından evden çıktım.
Gereksiz bir heyecan bedenimi kaplamıştı.Park halinde ki arabama giderken ayaklarım titriyordu.
Arabama yerliştiğimde bir süre sakinleşmeyi bekledim.Yaklaşık 15 dakika sonra park halinde ki arabamı haraketlendirip iletişimimizde fazlasıyla rol üstlenen sekreterinden öğrendiğim konuma doğru arabayı sürdüm.
Slow bir parçayla yolculuğumu sonlandırdığımda kendimi gizleme gereği duymadan poşeti alıp arabadan çıktım ve evine yürüdüm.Sevgili olarak bilindiğimiz için fazlasıyla rahattım.2 katlı evine geldiğimde güzel bir bahçeden geçmiştim.Capcanlı çiçekler her gün onlarla ilgilenildiğini haykırıyor gibilerdi.
Demir kapıya ulaştığımda derin bir nefes alıp verdim.Zile basıp başımı eğdim,dudaklarımı dişlemeye başladım.Yarım saniye sonra kapıyı üzerinde sadece büyük bir tişört olan kız açmıştı.Hayatında bir süre var olacağıma emin olan ben bile giymemişken bir sürtüğün bu kadar rahat tişörtünü giymesi sinirlerimi bozmuştu.
"Uh..."beni tanıyor olmalı ki yüzünde bir gülümsemeyle başını eğdi.
"Bir şey getirmiştiniz sanırım.Chanyeol oppa biraz yorgun.Bu yüzden ben ala-"
"Çekil."normalde kızlara kibar davransam da bu şekilde davrananlara karşı bir acımam yoktu.Onu itip içeri geçtim.Koşa koşa yukarı çıkarken odasının yukarda olması için dua ediyordum.Buraya hiç gelmediğimi o kız bilmemeliydi.O gelmeden birkaç odanın kapısını araladım.Sonunda Chanyeol'ün odası olduğunu düşündüğüm odaya girince kapıyı sonuna kadar araladım.Yatağın üzerinde yarı çıplak kitap okuyan bedeni görünce sinirim daha çok artmıştı.Ardımdan o kız odaya girdi.
Ellerini önünde birleştirmiş ağlamaklı bir ses tonuyla konuşmuştu.
"Oppa yorgun olduğunu söyledim ama..."kalın sesi kulaklarıma dolduğunda titredim.Bunu sürekli yaşamaktan nefret eder olmuştum.
"Baekhyun bir sorun mu var?"Kafamı sallayıp işaret parmağımı masum numarası yapan kıza yönelttim.
"Evet o var.Giderse bir sorunumuz kalmayacak."Benden beklemediği çıkışla dudakları önce aralanmış ardından hafif yukarı kıvrılmıştı.Bu davranışından güç bulmuştum.
"Hadi canım giyin de git evine.O tişörtte sende kalabilir.Fazla eskidi diye atacaktım zaten."tam bir şey söyleyecekken Chanyeol lafa karıştı.
"Sol,üzerini değiştir de git hadi artık."Kız tişörtün eteklerinden tutmuş kaldıracakken onu durdurdum.
"Tanrı aşkına git de banyoda değiştir.2 tane adam var karşında.Lütfen çabuk ol."Dudaklarını büzüp kıyafetlerini aldı ve odada ki banyoya gitti.
"Hâlâ masum rolü yapıyor."Sinirle önüme dönüp yatakta güler yüzle beni seyreden formalite sevgilimi gördüm.Yatağın çevresinden dolanıp yanına oturdum.
"Bu sürtükleri yatağına mı alıyorsun sen?Sana 1 ay cinsel ilişki yok demedim mi ben?"Bedenini bana döndürüp ellerini belime sardı.
"Onunla beraber olmadım.Ayrıca o söz geçersiz sanıyordum.Neyse boşversene özledim seni."
"O yüzden mi gelmedin?"Darılmış olduğumu belli etmek istemesem de başaramıyordum.Ellerini belime sarıp beni yakınına çekti.Dudaklarımız arasında santimler varken konuştu.
"Sehun ile uğraşıyorsun diye seni rahatsız etmek istemedim."nefesi dudaklarımı yalıyordu.Pembelikleri her kelimesinde dudaklarıma değiyorken dediği şeyler umrumda bile değildi.Banyodan kilit sesi geldiğinde elimi Yeol'ün yanağına koyup dudaklarına kapandım.Kıskandırmak için öpmüştüm fakat şu anda tek amacım özlemimi giderebilmek adına daha sert öpebilmekti.Dilimle sıkı temas halinde olan dili artık düşünmeyi kesmemi söylüyor gibiydi.Üzerine doğru eğilip onu öpmek zor olduğu için kucağına çıktım.Bir elim ensesinde diğer elim yanağındaydı.Onun elleri ise tişörtümün içine sızmış tenimi okşuyordu.
Dudaklarımı ayırmamın nedeni nefesimin yetmemesi değil de dış kapının çarpma sesiydi.
Yüzümde memnun bir gülümseme yer edindi.Tam penisinin üzerine oturup dudaklarına tekrar eğildim.Onun demin bana yaptığı gibi fısıldadım dudaklarına.
"Kıyafetlerini getirdim.Senin değil benim bahanem oldular."Uzanıp alt dudağımı dişleyip emdi.
Kalçamı haraket ettirip altımda oluşan çıkıntıyı büyüttüm.Düzensizleşen nefes seslerimiz kulağıma dolduğunda aklımda gezinen düşünceyi dışa vurdum.
"Geliş amacımı yerine getirdim.Gitmeliyim fakat...Bugün...önünde,bu yatakta kendimi tatmin edip o sözleşmenin sürerliliğini sağlayacağım."
Uzun süredir yokum.Bunun için üzgünüm.Fazlasıyla özel sebeplerim var.Bugün biraz daha iyi hissediyorum kendimi.Bu yüzden bir bölüm yazmak istedim.Sizi gerçekten özledim.Umarım bu kitabı unutmamışsınızdır...İyi günler,sizi seviyorum.💗💜💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Byun Company And Park Company
Fiksi Penggemar"Baekhyun sana kıçını kaldırıp şirketi kurtar dedim.Git Park Chanyeol'ün altına yat demedim!" "Ama zamanında şirketi kurtarabilmek için babamda Bay Park'ın altına yatmış!"