1970'lerde köyde geçmektedir. Sıcak kolları ile sarıp sarmaladı onun yanında cılız ve küçük kalan bedenimi. Buz gibi günahlarım onunayken yerle yeksan oldu. Kimsesiz ruhuma yabancılaşmadan öksüz bedenime sahip çıktı , yalnız onun yanındayken ruhum b...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yayla evinde tek banyoya girdin diye pek kahırlandım. Beraber banyoya girelim." dediğinde gözlerimi fal taşı gibi açtım.
"Ne?" dedim hayretler içerisinde. Evin içinde gür kahkahası yankı yaptı.
"Öyle ürkek ceylan gibi bakıyorsun ki... Korkutayım dedim. Evet evlendik, bana artık haram değilsin ama bu gece koynumda yatırmaktan başka isteğim yok senden. Söylediğim gibi düğünden sonra, resmi nikahla beraber tam anlamıyla karı koca oluruz zaten senin de rızan olursa. Bu gece kokunla beraber uyumak tek arzum." Ona tam anlamıyla ısınamadan, kocam olarak, direkt kabul edemezdim. Aramızda önce o sıcaklığı yakalamak gerekirdi.
"Bende öyle düşünmüştüm." Dedim ağzımın içinde.
.
Heyecandan dolayı hızlanan nefesim ile üzerimdeki geceliği düzelttim. Dizimin altında biten askılı geceliğimin ipek kumaşını avcumun arasına alıp sıktım. Heyecanım ne yapsam gitmiyordu oysa biraz sonra Ömer odaya gelecekti ben ise kendimi bilmez şekilde odanın ortasında öylece kalakalmıştım. Salık bıraktığım saçlarımı omuzumdan çekip sırtıma doğru attım.
Buradaki yatak çok geniş sayılmasa da çok dar da değildi. Ömer bu evde kaldığı sürede yattığı yatak ardından benim olmuştu. Şimdi ise aynı yatağı paylaşacağımızı bilmek içimdeki ateşi harladıkça harlıyordu.
En sonunda odaya girdi. Gözü hemen benim üzerimde durdu. Usul usul adımlarla yanıma yaklaştı, normalde sert ve hızlı yürüyen adamdan bunları görmek beni oldukça şaşırttı.
Üzerindeki beyaz gömleğin kollarını katlayarak iyice yanaştı bana. Öyle küçük kaldım ki yanında, kafam onun omuz hizasının bile altında kalıyordu.
Elini belime yerleştirdi. Koca avuç içleri arasında ince belim kayboldu sanki. "Benim için hazırlandığını bilirken kendimi ne kadar zor tuttuğumu bilsen Mahur... Sana neler yapmak aklımdan geçiyor ama şu güzelliğin..." Siyah saçlarımı parmağına doladı ve usul usul sevdi her bir telini. "Benim merhametimi uyandırıyor. Kıyamıyorum, tek saç teline bile zarar gelmesin istiyorum." Alnıma öpücük kondurdu. Ufak dokunuşuyla bile aklımı başımdan almayı başardı.
Dilim onun karşısında tek kelime bilmez hale geliyordu. Sözlerine karşın ne diyeceğimi bilemiyor ne yapmam gerektiğini kestiremiyordum. Adam karşıma geçmiş imalarda bulunup sana merhamet ediyorum diyordu, teşekkür edilmezdi ki canım buna!
