SEVEN NE YAPMAZ || YARI TEXTİNG

SNY|10

Merhaba!〽️
Ve dipnot: Bu kitapta ki karakterler için modeller belirtilmemiştir, tamamen hayal gücünüze bırakıyorum. Onlar mükemmel hayal edin. Çünkü öyleler. Multi medyalarda ki ünlülerin vs vs, kişilerle alakası yoktur, sadece çift fotoğrafı oldukları için konulacaktır.
Ek olarak mekan burasıdır sadece İzmir'de olması ve denize bakıyor olması dışında iç ve dış olarak buraya benziyor.
*
Emir'in elini tuttuğum gibi beni hızlı bir şekilde ayağa kaldırdı. Yüzlerimiz birbirine o kadar yakındı ki, kalp ritmim olağandan bayağı bir şaşıyordu.

Hale anladığım kadarıyla şarkıyı baştan açmıştı. Sen bir yılansın! Hemde en tatlısından!

Bana kollarını uzatsan biraz,
Sana kul olurum seven ne yapmaz?

Emir kollarını belime sımsıkı bir şekilde dolayıp beni kendine çekti, yapıştırdı sanırım. Kollarımı usulca boynuna doladığımda kollarım titriyordu.

"Bu şarkı benim için çok tanıdık." Dedi Emir, en sonunda sessizlikten sıkılmış olacak ki. Sadece ufacık bir an kafamı kaldırıp ona bakma gafletinde bulundum. Ve eridim tabi ki!

"Benim içinde tanıdık bir şarkı." Diye mırıldandım zor bela. Bana bu kadar yakın olması, yüzünün yüzümün karşısında hatta yanında olması... Allah'ım tarifi yok. Mükemmel bir duygu. Kokusunu bu kadar yakından solumak..

Gel öldür bu ömür böyle tükensin,
Sana bin can feda seven ne yapmaz.

Emir aniden beni kol boyunca ileri ittiğinde kendi etrafımda dönüp hızlı bir şekilde Emir'e yapıştım. Nefes alış verişlerim o kadar hızlıydı ki, sanırım öleceğim.

Bu gönül uğruna neye katlanmaz?
Öl desen ölürüm seven ne yapmaz?

Emir bana sarılıyordu, başı da boynumdaydı. Bende ona sarılıyordum. Ama Emir neden bana sarılıyordu? Şu an mutluluktan ağlayabilirdim! Bir buçuk yıldır hayalini kurduğum adamın kollarındaydım, ve ona sarılıyordum. En güzeli o da bana sarılıyordu.

İş danstan çok uzak bir raddede gibiydi, sanki o beni hissediyor ben onu hissediyorum. Sanki tenlerimiz birbirini tanıyor gibiydi.

Şarkının sonlarına doğru Emir beni bir kez daha döndürdüğünde yüz yüze kaldık. Yüz yüze derken tek bir yüz gibi kaldık arkadaşlar! Konuşmak istesem bile konuşamıyordum, dudağımı oynattığım anda dudağını öpmüş olacaktım resmen, o sırada Emir'in gözlerine tutundum, o an ona nasıl baktım bilmiyorum.

"Neden böyle bakıyorsun?" Diye sordu, dudağı dudağıma sürttü! Dudağı dudağıma sürttü! Dudağı dudağıma sürttü! Allah'ım bürün vücudumu bir titreme aldı. Artık dansta etmiyorduk sadece sallanıyorduk.

"Nasıl bakıyorum?" Dedim kekeleyerek! Kekeledim! Ay kalbim duracak!

"Kalbinde bir yuvam varmışta beni oraya götürmek istiyormuşsun gibi bakıyorsun."

Kal geldi! Yemin ederim kal geldi, vücudum titredi. Kalbim titredi. Anlayacak diye ödüm koptu. Konuştuğu her saniye dudağı dudağıma sürttü.

Kalbim bu atışı, bu hızı, bu heyecanı tanıyamadım.

Şu an bayılmayıp ölsem bile, onun kollarında bu bir armağandı.

Kendimi onun güzel kollarına bıraktığımda, artık benden mutlusu yoktu.
Ve gözlerim kapandı.

Gel öldür bu ömür böyle tükensin.
Sana bin can feda seven ne yapmaz?
*
Bölüm Sonu.