O günden sonra Ichimaru 'senpai' diye peşimde koşturdu. O günkü ciddiyetinden eser kalmadığını düşünmeyen başlamıştım. Pes mi etmişti? Böyle düşünmek içimde tarifsiz bir acı hissettiriyordu. Yine benle oynuyordu değil mi? Sanırım ona tekrar yenilmiştim.
"Ichimaru, şunları fakslar mısın?"
Asistanım olduğu için tüm getir götür işlerini ona yaptırıyordum.
"Tabii."
Bugün yorgun gözüküyordu. Ona çok mu iş yüklemiştim?
"Yorgun gözüküyorsun."
"Ah, dün gece az uyudum da."
"Kötü olmuş, o zaman bana bir de kahve getir."
Öfkeyle sandalyem ile bilgisayarıma döndüm ve klavyeyi kırarcasına tuşlara bastım.
Ne yapıyordum ben? Hissettiğim öfkenin haddi hesabı yoktu. Ama geceyi bir kızla geçirmiş olma ihtimali aklıma gelen tek şeydi. Sakinleşmeye çalıştım. 10a kadar sayma gibi yöntemler benimki gibi bir bünyede işe yaramıyordu. Departmanın balkonuna çıkıp hava almaya karar verdim. Birşeyler mırıldanıyordum.
"Kanjiteiru.. kizuna wo..."
Kapı sesini duymamışım. Yanıma birinin geldiğini fark etmemiştim.
"Oh."
Sesin sahibine döndüm. Ichimaru yanağıma bir öpücük kondurdu.
Ben ne olduğunu anlayamadan bedenim geriye gitti ve konuştu.
"BAKA!"
Kızarmış yüzümü gizlemeye çalıştım.
O ise 32 diş gülümsüyordu.
"Kahve?"
Hızlıca elindeki kupayı aldım. Balkonun en köşesine gittim ve küs çocuklar gibi laf attım.
"Aptal mısın sen?! Vazgeçtin sanıyordum! Umarım yanılmıyorumdur!"
"Vazgeçmek mi? Aynı hatayı ikinci defa yapacak kadar salak değilim..."
Sesi hüzünlü geliyordu. Yavaşça ona döndüm. Aşağıya trafiğe bakıyordu.
"Yanlış anlaşılmalardan bıktım Mami, sadece benim ol istiyorum."
Donakalmıstım. "İş yerindeyiz! Böyle utandırıcı şeyler şeyler söyleme, biri duyacak!"
Hüzünlü bir şekilde güldü.
"Bu akşam bana gelir misin?"
Kaşlarımı çattım. "Neden?"
Saçlarıyla oynarken dudağını büzdü.
"Annem ve babam akşam yemeğe gelecek. Yani sıkıcı olacak diyebilirim... Hem annemde senle tanışmak istiyor."
"N-n-neden??"
Kıkırdadı. "Teşekkür etmek için. Ee gelecek misin?"
Birkaç saniye düşündüm.
"Annen çağırdı diye geliyorum! Güzel yapta aç kalmayalım."
İçeri döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE SURVIVE (Türkçe)
Teen Fiction"Bak.. Küçük duruyor olabilirim ama 26 yaşındayım. Sense sadece üniversitelisin... Kaç yasindasin? 20 falan mi?" Eğdiği kafasını kaldırdı. Kısa sürede ona bu denli hisler beslemem kötü iken yakışıklılığı her şeyi dahada zorlaştırıyordu. "Birbirimi...
