Bir eli omzumda hissettim.
Mitsuo!
Ellerin sahibi soluk soluğa kalmış Ichimaru idi. Bir dakika.. Arkasındaki Toshio değil miydi?
"Çocuklar..." Şaşkın bir şekilde onlara baktım.
Toshio Ichimaru'yu ittirdi ve bana sarıldı.
"Toshio.."
Toshio'nun omzundan Ichimaru'nun bakışını gördüm. Dişlerini sıkmıştı ve öfkeli bir şekilde başka yöne bakıyordu.
"Kafayı yiyecektim Mami! Neler oluyor!?"
Toshio'nun bağırmasıyla dikkatimi ona verdim.
"Anlatacağım ama şuradan çıkalım lütfen.."
Dışarı çıktık. Yürümek için ondan destek alıyordum.
Yüzüme bakmak için beni kendinden uzaklaştırdı.
Kaşlarını çatmıştı. Başımı ellerinin arasına aldı.
"Titreme Mami! Ne olduğunu anlat!"
Ne? Titrediğimin farkında bile değildim.
"Biri beni takip ediyordu..."
"Abin mi?"
Etrafa baktı.
"H-Ha-Hayır... Kim olduğunu bilmiyorum.
"Tarif et."
Kekeleyerek Mitsuo'nun görünüşünü ona tarif ettim.
Kaşlarını çattı ama hiçbirşey demedi. Telefonu çalmaya başladı. Cebinden telefonunu çıkardı.
"Kıpırdamayın, geliyorum."
Biraz uzaklaştı ve konuşmaya başladı.
"Ichimaru..."
Uzakta duruyordu. Ellerini saçlarına daldırdı ve derin bir nefes aldı. Sonra yanıma geldi.
"Iyi misin, Senpai?"
"E-Evet. İkiniz beraber miydiniz?"
Başını evet anlamında salladı.
Toshio telefonu kapattı ve yanımıza geldi.
"Haydi, gidiyoruz."
Elimden tuttu ve beni sürüklemeye başladı.
Birşey diyemedim. Ichimaru'nun yüz ifadesini tam olarak göremiyordum ama kaşlarının çatık olduğuna emindim. Toshio'nun arabasına bindik. Etrafa bakındım ama o domuzu göremedim. Ichimaru ve Toshio'yu görünce gitmişti belki de...
Ichimaru sinirli gözüküyordu. Acaba... Kıskanmış mıydı?
______________~_____________
Ichimaru mutfağa girmişti. Elinde bir bardak su ile döndü ve içmemi söyledi.
"Teşekkürler..."
Boş bardağı masaya koydum.
Toshio'yu onda kalmayacağıma dair ikna etmeye çalışıyordum.
"Pekala, ama birşey olursa hemen arıyorsun."
Başımı tamam anlamında salladım ve gittiler. Ichimaru'nun sessizliği canımı yakmıştı. Olanları düşünürken duş aldım ve kendime kahve yaptım.
*Ding dong*
Bu saatte kim gelebilirdi? Yoksa..
"Mami! Benim!"
***
Yazar notu:
@emilystone4ever 'a fangirl çığlıkları için teşekkür ederim!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE SURVIVE (Türkçe)
Teen Fiction"Bak.. Küçük duruyor olabilirim ama 26 yaşındayım. Sense sadece üniversitelisin... Kaç yasindasin? 20 falan mi?" Eğdiği kafasını kaldırdı. Kısa sürede ona bu denli hisler beslemem kötü iken yakışıklılığı her şeyi dahada zorlaştırıyordu. "Birbirimi...