Kafede kimsecikler yoktu. Otantik bir mekandı. Sadece bir çalışan vardı.
"Ne arzu ederdiniz?"
"Sütsüz şekersiz nescafe."
"Yeşil Çaylı Latte."
Garson siparişleri aldı ve getirmek üzere gitti. Mekana sessizlik hakimdi. Ikimizinde bozmaya niyeti yok gibiydi. Garson siparisleri getirdi.
"Sütsüz ve şekersiz zehir gibi olmuyor mu?"
"Bilmem ki, ben sert seviyorum." Söyleyeceği şeyden vaz mı geçmişti? Yada konuşmayı baslatmaya çalışıyordu.
"Miyuki-san.. Ilk tanıştığımızda benim hakkımda ne düşündün?"
"Etrafında kizlarin pervane olduğu bir zampara."
Güldü. "Miyuki-san çok açık sözlüsün."
"Öyleyimdir. Sen benim hakkımda ne düşündün?"
Gülümsedi ama birsey demedi. Lattesini içti.
"Tanışmadan önce Tomiko-san'dan senin hakkında birseyler duymuştum. Ama nasıl biri olduğunu bilmiyordum."
Kahvemi icmeye çalışırken söylediklerinden sonra büyük bir yudum almıştım. Tukurmemek icin ağzımı kapadım ve yuttum.
"Ne dedi?"
"Miyuki diye çok güzel bir iş arkadaşının Hitomi'nin editörü olduğunu söylemişti."
Yüzüm kızarmıştı. "B-bilmiyordum."
"Toshio-san da senden bahsetmişti."
Şaşırmıştım. "Nasıl?"
"Sevdiği birinden bahsetmişti. Şimdi sen olduğunu anlıyorum."
"N-n-ne?"
Yüzünde ciddi bir ifade vardı. Buraya kadar koşturmamizin sebebi Toshio ile çıkmam için benle konuşmak istemesi miydi?!
Bir anda ayağa kalktım.
"Söyleyeceklerini dinlemeye ihtiyacım yok. Bunların hepsini Toshio'dan habersiz düşündüğünü varsayiyorum."
Şaşkınlıkla bana bakıyordu. Tam ağzını açmış konuşacaktı ki konuşmasına izin vermeden kafeden çıktım.
Bu sefer tek başıma koşuyordum. Taksiye bindiğimde yanaklarımdan göz yaşlarının aktığını fark ettim.
(Multimedia: Mami)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE SURVIVE (Türkçe)
Novela Juvenil"Bak.. Küçük duruyor olabilirim ama 26 yaşındayım. Sense sadece üniversitelisin... Kaç yasindasin? 20 falan mi?" Eğdiği kafasını kaldırdı. Kısa sürede ona bu denli hisler beslemem kötü iken yakışıklılığı her şeyi dahada zorlaştırıyordu. "Birbirimi...
