Bu şekilde öğrendiğin için çok üzgünüm sevgilim...
Seni sevdim, seni kalbimin en derinlerinde sevdim Hoseokkie. Seninle geçirdiğim her saniye daha çok bağlandım sana çünkü sen sevginin en güzel öznesiydin hayalim.
Ama kız kardeşimin kalbini kırışını hiç unutamadım.
Onu nasıl ağlattığını...
Ölümden ellerimle nasıl döndürdüğümü...
Aylarca gördüğü tedavileri...
Her saniyesinde sadece senin adını sayıklayışını...
Ve seni daha yakından tanıdıkça, ona hak verdim.
Seni sevmek çok güzel Hoseok.
Çünkü sen çok güzel seviyorsun ancak kardeşimi beni sevdiğin gibi sevemedin
Duygularıyla oynadın
Sen bana kız kardeşime mal oldun.
Gözlerimin önünde yitip gidişini izledim her gün
Ve son nefesinde yine senin adını sayımlamış kardeşimi, seni bulmadan sadece birkaç hafta önce yine kendi ellerimle toprağa verdim
Yalan yok, canını almak istedim
Kız kardeşimi tüketişini izlediğim gibi, senin tükenişini izlemek istedim.
Ama ben ondan daha zayıfmışım
Gülüşüne aşık oldum
Gözlerine
Ellerinin sadece bedenimi değil, ruhumu da kavrayışına...
Kalbimi avuçlarının arasında hissettim Hoseok
Tek bir gülüşün için dünyaları yakabilirdim sevgilim ama o gülüşü kendi ellerimle soldurmak zorundayım.
Seni seviyorum Hoseok
Seni bir daha asla kimseyi sevemeyeceğim gibi seviyorum
Ama kız kardeşimin anısına ihanet edemem
Daha fazla kalamam seninle
Daha fazla aşık olamam sana
Canım yanacak, biliyorum
Ve inanıyorum ki
Benim canım yandıkça seninki de yanmaya devam edecek
O yüzden elveda sevgilim
Üçümüz de bu hayatın, yolları çok yanlış şekilde kesişmiş kurbanlarıyız.
Ve ödenmesi gereken bedel sadece kız kardeşime kesilemezdi
Üzgünüm
Seni seviyorum Hoseok
Seni hep seveceğim ama şimdi gitmeliyim
Sakın beni bulmaya çalışma
Çünkü ben senin için asla var olmamışım gibi devam edeceğim hayatıma
Sadece kardeşimin değil
Senin de yasını tutacağım artık
Elveda sevgilim...———
"Aranızda Hoseok'tan haber alabilen var mı?"
"Telefonuna cevap vermiyor."
"Okulda görmemiş kimse, kızlara da sordum."
"Acaba Hanbin'le kaçamağa mı gittiler?"
"Sanmam, bu hafta full okulda olması gerekecekti, hocası proje takibi kilitlemiş."
Yoongi ensesini kaşıyarak yere baktı. Hoseok gevşek herifin teki olabilirdi ama konu iş ahlakına gelince ondan daha disiplinlisini de kolay kolay bulamazdınız. Provalar başlayalı 2 saat olmuştu ve Jimin de dahil olmak üzere kimse onu görmemişti. Hem cep hem ev telefonu uzun uzun çaldıktan sonra ikisi de telesekretere düşüyordu.
"Hala ses yok mu?"
Namjoon sahneden peşinde Taehyung ile atlayıp yanlarına gelirken Yoongi başını umutsuzca iki yana salladı. Jin'in parmakları arasında kaybolmuş elini nazikçe sevgilisinden kurtarıp yerdeki çantasına uzandı.
"Ben gidip evine bakacağım."
"Bekle ben de seninle geleyim."
Namjoon Yoongi'nin endişesini anlıyordu. Hoseok asla bu kadar uzun süre sessiz kalmazdı. Yoongi Jin'e dönüp az önce bıraktığı ellerini sıkı sıkı tutup çocuğun çenesine biz öpücük kondurmak için parmak uçlarına yükseldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Purple Hearts
FanfictionMor kalbini ellerimde hissettim. Seni sevmeme izin verir misin?