8

1.5K 132 103
                                    

Peter bir kaç araştırma ödevini bitirdikten sonra Maeve'i aradı.

Telefon bir kaç kere çaldı. Sonra telesekreterdeki Maeve duyuldu.

"Şu an muhtemelen telefonu duymuyorum. Umarım önemli değildir. Ben size geri dönerim."

Peter bir-iki saniye sinyal sesinin gelmesini bekledi. Daha sonra konuştu.

"Hey, Maeve, ben merak ettiğim için aramıştım. Bana geri dönersen sevinirim. Seni seviyorum."

Sesli mesajı gönderdikten sonra telefonu masanın üzerine bıraktı ve kitaplığından bir kitap alıp yatağına yattıktan sonra okumaya başladı.

Maeve tamamen uyanmıştı ve konuşabiliyordu. Şu an gözlerinde bandaj vardı ama görememek alışık olmadığı bir şey değildi.

Su içmek için yatakta doğrulmaya çalıştı ama bacağında hissettiği acıyla kalkamadı. Bacağına baktığında orada bir bandaj vardı çünkü anjiyo işlemi oradan yapılmıştı. Janet kalkmasına yardım etti ve Maeve oturur pozisyona geçti. Janet'in uzattığı suyu yavaş yavaş içtikten sonra komidinde duran telefonu istedi.

Telefonun kilidini açtı ve sesli komut verip kimin aradığını dinledi.

"Peter kişisinden bir çağrı ve bir sesli mesaj."

"Janet, kulaklıklarımı verebilir misin?"

Janet ona kulaklıklarını takmasına yardım ettikten sonra bir şeyler yemek için büfeye indi.

"Sesli mesajı aç."

"Hey, Maeve, ben merak ettiğim için aramıştım. Bana geri dönersen sevinirim. Seni seviyorum."

"Peter'ı ara."

Telefon hemen açıldı.

"Alo."

"Maeve. Ben seni merak etmiştim, ne yaptınız indiniz mi uçaktan?"

"İndik, indik."

"Nereye geldiniz?"

Bir ülke düşünmesi gerekiyordu. Aklına gelen ilk ülkeyi söyledi.

"Türkiye."

Türkiye şu an çok alakasızdı ama daha iki-üç gün önce Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın bir makalesini dinlemişti. Ve araştırırken onun Türkiye'de yaşadığını öğrenmişti. Bu yüzden Türkiye demişti.

"Ne güzel, hangi şehirdesiniz?"

"İstanbul. Bir hafta kalıp geri döneceğiz."

Hayatında söylemediği kadar yalanı şimdi sevdiği kişiye söylemişti. Ve bir hafta tatil süresi değil, hastanede kalacağı süreydi. Gözlerindeki bandajlar o zaman çıkacaktı.

"Sen çok uykulu konuşuyorsun, uyandırmadım umarım?"

"Aslında, uyuyordum ama önemli değil. Senin sesini duymak iyi geldi."

"Tamam o zaman, sen uykuna devam et ben de yatacağım. Seni çok seviyorum. İyi uykular."

"Ben de seni seviyorum. Görüşürüz."















Ben bugün bölüm atma sözü vermiştim o yüzden kısa oldu ama napalım elimden bu kadar geliyo öptüm bye❤

blinded love | peter parker & avengersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin