~Accidental PornStar~

7.Bölüm~

Accidental PornStar~

Rainizer~

7.Bölüm ‘Soğuk Geceler’

Ertesi gün,okulu asmış yatağımda pinekliyordum.Fena durumdaydım.Fena derecede fena durumda.Kıçımda keskin bir acı vardı ve sabahki işeme merasimimi bile yerine getiremiyordum.Kafamı yastığa bıraktığımda ağzımdan oldukça sesli ve kaba bir ses çıktı.O sesin benden çıktığına kimse inanmazdı.Yorganı boynuma kadar çekip üşüyen ellerimi pijamamın içine soktum.

Sinirliydim.İçimdeki şeytan kalk evi yerle bir edinceye dek dağıt diyordu.Ama kendime hakim oldum.Bir başkası tarafından ele geçirilmeme izin vermeyecektim.Bedeniminde,beyniminde kontrolünü kaybetmeye başlamıştım ve bunun son derece farkındaydım.Sehun denen şerefsiz bana büyü yapmış olmalıydı.Kendimi shoujo mangalardaki aptal kız karakterler gibi hissediyordum.Gece gündüz işkencecisinin hayalini kuran aptal,saf kız karakter.

Vücudumu yatakta döndürüp kafamı yastığıma sertçe gömdüm ve olduğum yerde debelenmeye başladım.Aramızda 7 yaş vardı ve o bana çocukmuşum gibi bakıyordu.Haklıydı da.Ona göre çocuktum.

O 24 yaşındaydı ve ben sadece 17’ydim.17 yaşında,kendi çamaşırlarını bile yıkamaya üşenen,mızmız bir çocuk.Oysa KyungSoo 20 yaşında,yaşını başını almış,hatları yerine oturmuş,dolgun,beyaz kalçalı tapılası derecede sevimli ve apaçık ikiyüzlülüğü temsil eden bir Yunan Tanrısıydı.Bana davranış şekliyle,Sehun’a davranış şekli nasıl bir tutulabilirdi ki Tanrı aşkına?Şampuanımın içine işeyen o piç kurusu değil miydi?Cüzdanımın içine örümcek koyan?

Oysa Sehun’un atındayken bir bebek kadar masumdu.Her şeyi bir kenara bırakın.Sehun KyungSoo’nun kendisine dokunmasına izin veriyordu.

Kahretsin.Bu doğruydu.Onları seks esnasında izlemiştim ve KyungSoo onun kucağına çıkmış zıplıyordu.Elleri Sehun’un saçlarını kavramış,kızarmış yanağını sarışının omzuna yaslamıştı.Ve ben tüm bunlar olurken onları izleyerek kendime faça atmakla meşguldüm.Birkaç çizik daha atsaydım az kalsın şu birkaç haftada kazandıklarımıda kaybedecektim çünkü attığım çiziklerin hepsi gün gibi ortadaydı ve fondotenle falanda kapatılamıyordu.Kısacası kalmıştım sap gibi.JongIn’de zatürreeydi zaten gelmiyordu sete.Birkaç kere onu ziyaret etmeye gitmiştim ama burnu şelale gibi akarken bile düşünebildiği tek şey seks,seks ve seksti ve ben de sırf bu yüzden oradan kaçıp gitmiştim.Sözde zatürree öldürebilecek kadar tehlikeyliydi.Ama JongIn Tanrı tarafından kutsanmış olacaktı ki,birkaç gün yattıktan sonra kendine gelmiş yine de sırf işe gelmek istemediği için hasta numarası yapmaya devam etmişti.Enayisi vardı nasılsa değil mi?İstediği zaman gelirdi ve JongIn’de onu becerebilirdi.Evet,o enayi ben oluyordum.Beni tam iki defa ölmek üzere olduğu yalanıyla kandırmış ve yatağa atmıştı.Tam bu defa kanmayacağım diyordum ki bana kanlı bir peçetenin resmini çekip attığında yine soluğu onun evinde almıştım.Ama elbette ortada kan yoktu.Boyaydı…

Piç JongIn.

Dudaklarımı büzüp uyumaktan şişmiş suratımı ovaladım. 

‘Sehun’u istiyorum.’ Yatakta oturur pozisyona geçip bağdaş kurduğumda aslında tek istediğim şeyin bağıra bağıra ağlamak olduğunu farketmiştim.Neden ağlamak istediğim muammaydı tabii.Kendi acizliğime mi üzülüyordum yoksa Sehun denen herifi bir başkasına kaptırdığıma mı?

Onunla ilk yatışımın üzerinden 3 hafta geçmişti ve deliğim çaresizlik içinde onu yeniden içinde hissedeceği günü bekliyordu.Mucizevi Oh Sehun’un penisine ihtiyacım vardı.

Öyle çok büyük bir şey değildi belki.Ama ciddi ciddi büyülüydü.İyi hissettiriyordu.Eroin çekmişsinde kafan güzelmiş gibi.

Tanrım…Sehun.