BİRİNCİ BÖLÜM.

1.8K 63 5
                                    

'Bu adamın ne işi var mahallede"dedi babam sinirle. "Mahallede bir bunlar eksikti. Şimdi tam oldu."
Annem, "Sakin ol Harun, kimden söz ediyorsun?
Neden bu kadar sinirlendin?"

Bende çok korkmuştum babamın öfkeli halinden. Durduk yerde verdiği ani tepki beni çok şaşırtmış hemde korkutmuştu.
Babam oldukça sert bir ses tonuyla söylemişti bunu.

" Şu karşı eve taşınanlardan söz ediyorum sultanım."dedi anneme bakarak.
"Bir onlar eksikti bu mahallade."
Annem bakışlarını karşı eve çevirdi.

"Kim onlar tanıyormusun Harun?
Ben ilk defa görüyorum."

"Adamı tanıyorum canım.
Cinayetten içerde yatan bir katil. Yanındaki de onun oğlu."

"Katil olduğunu nerden biliyorsun Harun?"

"Biliyorum çünkü onun davasında ki karşı tarafın avukatı bendim Lale."
Babamın bu sözleri üzerine annemin korkudan gözleri kocaman oldu.

"Aman allahım sadece tesadüftür değil mi Harun?
Bu mahalleye taşınmaları sadece tesadüftür. Senden intikam almaya falan gelmemiştir değilmi?" dedi korkuyla.

"Saçmalama Lale. Tabi ki tesadüf .
O ev yıllarca boştu.
Biz buraya taşındığımızdan bu tarafa hiç kimse de yaşamıyordu.
Demek ki sahibi o adammış.
Adam karanlık bir dünyanın içinden geliyor canım.
Mahkeme de işinde en iyi avukatlar savundu onu.
Kendisi suçunu kabul ettiği için ceza aldı.
Yoksa tek gün bile yatmadan çıkardı hapisten.
Adam birini öldürmüş" dedi anneme doğru biraz eğilerek.
Babam ve annem bir taraftan konuşuyor bir taraftan da bizim evin bahçesinden görünen eve bakıyorlardı.

Bende bakışlarımı o tarafa çevirdim.
Kapıda büyük bir kamyon ve eşya indiren bir sürü kişi vardı.
O yüzden ev görünmüyordu şu an.
Ben taşınan Baba oğulu görmeye çalışırken.
Babam hala konuşmasına devam ediyordu.
"Cezası on beş yıldı hatırladığım kadarıyla daha on yıl oldu.
Nasıl çıktı bu adam anlamadım?"

Annem daha dikkatli bakmaya başladı karşı eve taşınanlara.

"İyi haldendir belki" dedi babam umursamaz bir tavırla.

Annem korkmuş bakışlarını tekrar babama çevirdi.

"Ben yine de korkuyorum hayatım. Senden intikam almak için gelmiş olabilirler . Nede olsa sen karşı tarafın avukatıydın. Yoksa İstanbul'da o kadar semt varken neden burası?"

"Lale bak karıcım. Eğer bu adam hapisten kurtulmak isteseydi.
Onun avukatları ve arkasındaki adamlar için onu kurtarmak çocuk oyuncağıydı.
Adam bilerek isteyerek o demir parmaklıkların arkasına girdi.
Belki onun için bir kaçıştı.
Belki de işlediği cinayetin vicdan azabından yaptı.
Ama adam hapis yatmaya gönüllü gitti.
Arkasında bir tek oğlunu bırakarak.
O zamanlar oğlu on yaşındaydı galiba. O çocuğa kim baktı nasıl büyüdü bilmiyorum. Ama gördüğüm kadarıyla baba oğul birbirini tekrar bulmuş.
Hem sen fazla korku filmi izliyosun galiba.
Adam beni unutmuştur bile.
Üstünden on koca yıl geçti."

Babam konuşmaya devam ederken elimdeki yarısı yenmiş reçelli ekmeğimi tabağıma bırakarak ayağa kalktım.

Yavaş yavaş bahçemizin büyük demir kapısına yaklaştım. Ellerimi demir parmaklıklarla dolayarak karşı evi izlemeye başladım.
Eşyaları taşıyan adamlar son bir kaç parçayı da büyük eve bıraktıktan sonra kamyonlarına binerek evden ayrıldılar.

Adam ve oğlu evin bahçesinde ayakta yan yana duruyorlardı.
İkisini de net bir şekilde görüyordum ama sırtları bana dönüktü.

İkisi de aynı boydaydı, uzun boyludu yani.
Yada ben sadece on üç yaşında olduğum için bana çok uzun gelmişlerdi.

BENİM MAVİŞİM. #WATSSY2022Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin