III

3.6K 233 48
                                    

III

Ellerim sımsıkı kardeşimi sarmış, gözümden akan yaşları hızlı hızlı silerken polis veya herhangi birinin gelip güvende olduğumuzu söyleyene kadar bulunduğum yerden kıpırdamamaya karar vermiştim.

Çağlar'ın odasının kapısı zorlanınca "Kimsin?!" diye bağırdım dehşetle.

"Çağla kızım Necati amcan ben!" diyen Serra'nın babasının sesini duyunca belimi bırakmayan kardeşimle beraber kapıya gidip önündeki her şeyi kenara çektim. İçeri nasıl girebilmişlerdi bilmiyordum ama hele şükür yardımımıza birilerinin gelebilmesine çok mutlu olmuştum.

Kapının açılmasıyla neredeyse tüm mahallelinin endişeli bakışları beni buldu. Hepsi koşup gelmişlerdi demek ki Allah razı olsun. Necati amca hemen eğilip Çağlar'ı benden aldı ve omzuna yatırıp onu sakinleştirmeye çalıştı. Zira benim de elim ayağım adeta kesilmiş bir halde titrediğimi evimizin koltuklarından birine oturtulup elime içmem için su verilince anlamıştım. Sonunda güvendeydik. Çağlar güvendeydi.

Hatta şu an yeni fark ettiğim değişiklikle Ilgaz onu kucaklamış, kulağına kimsenin duyamayacağı sakin mırıltılarla bir şeyler anlatıyordu. Çağlar ağlamayı kesmişti lakin kirpikleri ve göz altlarındaki ıslaklık bariz belliydi. Bir anda kafasını kaldıran Ilgaz'la göz göze geldik ve bende ıslak göz kapaklarımı yumup bakışlarımla teşekkür ettim. Anlamış gibi tek sefer başını salladı.

Benim korkum geçer giderdi ancak 9 yaşındaki bir çocuğun travma sayılabilecek bir durumda kalmış olabileceğini ikimizde biliyorduk. Bu yüzden omzunda gecenin yorgunluğundan şimdiden bitap düşmüş erkek kardeşimin sırtını ovalayıp teselli ediyordu.

"Polisler geldi, ifadeni alacaklar" diyen genç adama bir süre anlamsızca bakındım. Elimde bir yudum alıp daha fazlasını içemediğim bardağı tutmaya devam ediyordum ve bu adamı tanımadığıma emindim. O da anlamış gibi "Kusura bakma tanışmak için şu an pek müsait bir ortam değil ama karşı apartmana yeni taşınan komşularınız" dedi Ilgaz'la kendisini göstererek. Ilgaz'ın abisi olduğunu nihayet anlamıştım. Cüsseleri ve yeşil gözleri hariç birbirlerine pek benzemiyorlardı. Saçları kumraldı bir kere ve asker tıraşı şeklinde kestirmişti. Tabii ayrı bir havası olmadığını söyleyemezdim. Aralarında fazla yaş farkının olmadığına kalıbımı basardım.

"Allah razı olsun. Gece gece hepiniz uykunuzdan oldunuz" dediğimde hemen gülümseyip "Saçmalama abim, lafı olmaz" dedi hemen. Kardeşinden daha kibar ve samimi olduğu kesindi. "Sen iyi misin asıl?"

"İyiyim, teşekkür ederim" dedim suyumdan bir yudum alarak.

O sırada içeri giren polislerle mahallelinin çoğu odadan dışarı çıktı. Necati amca ifade boyunca yanımda durup memurlar işini bitirince babama haber vermesi gerektiğini söyleyerek o da çıktı. Odada tek başıma kalınca ellerimi yüzüme kapatarak öne doğru eğildim. Hayatım boyunca bu geceyi unutmayacaktım.

Serra ve annesi Nazar teyze içeri girip kendime ve Çağlar'a birkaç parça kıyafet almamı söyleyince şaşırdım.

"Kızım baban çıkıp gelecekti Necati amcan zor ikna etti. Bu gecelik en azından bizde kalın da baban sabah biraz daha erken saatte işten çıkıp sizi almaya gelecek ama bu gece burada kalmanıza o da bizde razı değiliz" deyince fazla itiraz edemedim. Zaten bende çok korkuyordum.

KOMŞU TURNAM ☘Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin