X

3K 213 61
                                    

X

Beş dakikadır devam eden histeri krizim hala geçmemişti ve katıla katıla gözlerimden yaş akarken gülmeye ara verdim.

"Gerçekten iyi şakaydı" dedim gülmem biraz olsun hafifleyince. O ise tek kaşını kaldırmış anlamsızca bana bakıyordu, sonrasında sakince mırıldandı.

"Eğlenebildiğine sevindim"

Yüzü biraz bozuk atınca durumu açıklamaya çalıştım. "Ilgaz daha iki ay olmadı şurada tanışalı, evlilik evcilik değil bunun farkındasın inşallah?" diye ciddi bir şekilde açıklamaya başlayınca bu sefer o bana sırıtarak bakmaya başladı. Neden böyle baktığını anlamasam da tavrımı bozmadan açıklamaya devam ettim. Hayatımda aldığım ilk evlenme teklifini mantık çerçevesinde reddediyordum çünkü.

"Yani ben evlenmek için biraz daha zaman geçirilmesi taraftarıyım. Sonuçta birbirimizi ne kadar tanıyoruz ki öyle değil mi? Tamam senden hoşlanıyorum," dediğimde göz göze geldik ve nefesimi dışarı verip "Peki hoşlanmadan da öte belki ama..."

"Belki mi?" diyerek imayla göz kırpınca sinirlendim.

"Neyse konumuz bu mu şimdi? Dur bi seni reddetmem gerek"

"Kızım sen iyi misin? Evlilik teklif etmişim gibi tribe girdin" dediğinde suratım ablek bir hal oldu, öyle mal oldum ancak kendimi toparlamaya çalıştım.

"Karım ol, demenin nasıl bir anlamı olmalı ben bilemedim" dedim anlamsızca yüzüne bakarak. Halimden epey keyif alıyormuş gibi şimdi de sırıtıyordu.

"O çocuğa karşı karım ol diyorum. Caysın, düşsün peşinden. Sonuçta beni kullanacak olman ilk değil, sevgili olduğumuzu sanması onu durdurmuyor belli ki. Evliyim ben, dersin" dediğinde aklım uyanış anı yaşadı ancak bu sefer kendime hakim olamadan ben çıkıştım.

"Ha yani bana evlilik teklif edemezsin. Eğlenmelik mi takılıyorsun, ciddi düşünmezsin öyle mi?"

Bu sefer ani çıkış yapmama şaşırmış gibi önce duraksadı ardından gülmeye başladı. "Çağla... sen cidden hayatımda gördüğüm en garip kızsın. Arızasın yemin ederim" deyip ışıl ışıl gözleriyle bana bakmaya başladı. "Az önce ciddi bir şekilde beni reddeden sensin, şimdi gelmiş niye teklif etmedin diyorsun. Seninle tabii ki ciddi düşünebilirim ama senin de dediğin gibi ileride. Daha her şeyin çok başındayız"

Onun da benimle aynı fikirde olması hoşuma gitse de bu sefer içten içe dertlenmiştim. Bu teklif gerçek bir teklif olsaydı da keşke 2 ay bile geçmeden hayatının aşkı olduğuma onu da inandırmış olsaydım çünkü aksi halde ben onun için öyle düşünüyordum. Fakat evlilik işi ciddi bir durumdu, onu sadece duygularla karar veremezdin. Biraz mantık da gerekliydi.

"Yok," dedim gururumu kurtarabilmek adına. Bozulduğumu ona belli edecek değildim. "Elin salağı yüzünden böyle büyük bir yalan atamam ortaya. Paşa paşa bırakır peşimi, olmazsa yarın babama söylerim. Polise falan gideriz"

"Adam uyanık anlamıyor musun? Sen onu şikayet bile etsen ifade verecek, uyarılıp serbest kalacak belki de. İlla sana elle tutulur bir şeyler yapmasını bekleyecekler. Onu caydırmak için uğraşacaklar önce"

"Olsun, cayar belki. Karakol yolunu gidip gelince aklı başına gelir"

"O tip de bir lavuk kırk kere de o yolu gidip gelse iflah olmaz! Anlamıyor musun, ben sana bir şey olmadan önlem alma taraftarıyım."

KOMŞU TURNAM ☘Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin