Multimedia da ki çalışma için; anilarvarelimdeÇok teşekkür ederim. 💙
İnstagram: mavininhikayeleri
İyi okumalar.
~
"Siz şimdi kesin olarak üç ay sonra evleniyorsunuz?" Selin şaşkın çıkan sesiyle konuştuğunda güldüm. Evet, tam olarak üç ay sonra evleniyorduk. İsteme günümüzün üzerinden beş gün geçmişti ve o gece her şey kararlaştırılmıştı. Babamla, Baran'ın çekişmeleri aklıma geldiğinde daha çok gülmemek için kendimi zor tuttum. Baran hemen evlenelim derken babam ise; okulumuzu bitirmemizi söylemişti. Tabii Baran okul bitirme lafını duyduğu an kalpten gidecek gibi olmuştu. Zar zor babamı üç ay sonra olacak şekilde ikna etmişti.
"Evleniyoruz, evleniyoruz. Bana kalsa şimdi evlenmiştik ama işte Adnan baba." Baran, babama yakınırcasına konuştuğunda güldüm.
"İyi ki sana kalmıyor o zaman Baran. Daha bizim bir sürü işimiz var. Bunun gelinliği var, düğün mekanı var, kınası var, hamamı var, bekarlığa vedası var." Selin konuştuğunda gözlerimi açmamak için kendimi zor tutmuştum. Öyle bir konuşmuştu ki ben şimdiden korkmaya başlamıştım. Kesinlikle Selin benim canımı okuyacaktı.
"Çokta abartmayalım bence Selin," diyerek gülümsedim.
"Yok öyle abartmamak Yağmur. Bundan sonra her boş vaktin benim." Baran, Selin'in söylediklerinden sonra beni kendisine doğru çekip sıkıca sarıldı.
"Yağmur'umu bir sal Selin."
"Yağmur geçmiş olsun." Can bana yandın sen bakışlarıyla bakarken başımı Baran'ın göğsüne doğru koyup, saklanmaya çalıştım.
"Şu kızı alın benim başımdan ya." Konuşmayan Talha sinirli bir şekilde konuştuğunda tabii ki de bunun nedenini anlayabilmiştim. Eslem yine Talha'nın başına çökmüştü anlaşılan.
"Öyle demesene abiciğim ya. Bak kız sana ne güzel tuzlu kahveyi içirdi." Can, Talha'yla dalga geçtiğinde Selin, Can'a dönüp konuşmaya başladı.
"Yalnız sende içtin o kahveyi." Can öksürmeye başladığında, kıkırdadım.
"Bu kız seni kendime alacağım diyor ya. Bir şey yapın, ben bu kızdan nasıl kurtulacağım?" Bildiğimiz Talha korkmuş sesiyle konuştuğunda, işin ciddiyetinin farkına varabilmiştim. Ahh Eslem ahh.
"Eslem çok kafa kız ya. Ben ona bir güzel görümcelik yaparım. Bak benden izin çıktı Talha." Talha, Selin'in sözlerine karşılık alayla konuşmaya başladı.
"Çok sağ ol Selin ya. Sen izin verdin ya içim nasıl rahatladı anlatamam."
"Aman be sana da iyilik yaramıyor." Selin cırlayarak konuştuğunda yüzümü buruşturmamak için kendimi zor tuttum.
"Ben engelleyeceğim bu kızı yaa. Aynen aynen ben engelleyeceğim." Talha bizimle değil de kendisiyle konuşuyor gibiydi sanki. Talha telefonuna döndüğünde, üzgünce iç çektim. Eslem'le en yakın zamanda konuşmam gerekiyordu sanırım. Onun üzülmesini istemezdim ve bu konu onu üzecek gibi duruyordu.
"İyi misin Yağnnur'um?" Baran kulağıma doğru fısıldadığında bakışlarımı ona doğru çevirdim.
"İyiyim," diye fısıldadım aynı şekilde. "Sadece Eslem'in üzülmesini istemiyorum. Talha belli ki Eslem'le konuşmak istemiyor."
"Talha kimseyle konuşmak istemiyor ki Yağmur'um. Hem boşver sen onları, biz kendimize bakalım. Ben diyorum ki," dediğinde sözünü kesip yanaklarını sıkmaya başladım.
"Yine ne diyorsun sen sevgilim?"
"Ben diyorum ki; biz hemen evlensek mi?" Güldüm.
"Ben diyorum ki sevgilim; biz sınavlarımıza mı çalışsak?" Somurtarak önüne döndüğünde yumuşacık olan saçlarını karıştırdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu nasıl bölüm sonu dediğinizi duyar gibiyim pepdpdğdğ
